Uzun bir yazı olabilir. Zira 65 yaşında olmak uzun bir yolculuk gerektiriyor. Kendisi zaten uzun ve yorucu…

              Karışık bir yazı olabilir. Ekmek parası karışık bir mevzu sonuçta. İşin içine bir de hak girince karıştıkça karışıyor. Kim haklı, hak nasıl talep edilir soruları yanıt arıyor.

              Kriz halindeyiz. Halk otobüsü şoförlerimiz 65 yaş üstü, ücretsiz ulaşım kullanan vatandaşlara bu hakkı kullandırmayacaklarını açıkladılar birkaç gün önce. Birkaç gündür de ücret ödenmediği takdirde araca almama, aracı hareket ettirmeme ve hoş olmayan sözler sarf etme gibi davranışlarda bulunduklarına şahitlik ediyoruz.

              Ücretsiz binme hakkı… Yasa ile verilen bir hakkı eleştirmemiz mümkün mü? Yasa, hani bizi gerektiğinde özgürlüğümüzden edebilecek olan. Gasp suçunun cezası 5 yıla düşürülsün diyebiliyor musunuz mesela? Ya da hırsızlık suç olmaktan çıkartılsın. Yasa koyucuyu bu noktalarda eleştirmiyorsunuz ama, 65 yaş üstü için ücretsiz ulaşım kimilerine göre haksızlık. Öğrencilerin indirimli bilet kullanmasının haklı bir uygulama olduğunu nasıl iddia edebiliriz bu durumda. Neye göre, kime haklı?

              Kanunun haksız olduğu iddiası ile uygulanamayacağını iddia etmek, esnetmeye çalışmak hele de bunu eylemle yapmak, taraftar toplamaya çalışmak ne kadar doğru?

              Ekmek parası? Zarardayız. Mazot bile alamıyoruz diyorlar.  Zarar edenin, zarar ettiği sektörü bırakması değil mi olağan olan. Ya da varsa bir zarar bunun tek sorumlusu 65 yaş üstünün mahrum kalınan kârı mı? Ortada mahrum kalınan, azalan bir kâr var mutlaka. Kanun ile alınması engellenen bir kâr. Halk otobüsü işletmek eskisi kadar kârlı bir iş değil, belki de zarar ettiriyor. 30-40 kişinin kazancı azalmış durumda. 65 yaş üstü çoğunluğu emekli yaşlıların ise bütçeleri biraz rahatladı.

              Serbest piyasa kazancımızı azaltırsa sorun yok. Devlet eli ile kazancımız azaltıldığında bu bir sorun evet. Ama sorumlusu 65 yaş üstünde olup kendilerine verilen hakkı kullananlar mı?

              65 yaş üstü tüketicilerin karşılaştığı davranışlar, kanunla verilen hakkın kullandırılmamaya çalışılması suçtur. Bu konuda eylem yapmak isteyenlerin neden tamamı ile kontak kapatmadıkları ve yalnızca 65 yaş üstünü hedef aldıkları da merak konusudur.

              Hak, haksızlık yaparak talep edilmiyor. Hak, haksızlık yaparak alınmıyor. Bu nedenle hem 65 yaş üstü tüketiciler, hem de onların yanlış davranışlara maruz kaldığını görenler suskun kalmamalı. Valiliğin para cezası verme yetkisi var. Büyükşehir’in işleticilikten çıkartma ve para cezası verme yetkisi var. Bu yetkilerini süratle kullanmaları gerekiyor. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Otobüsle Toplu Taşımacılık Esaslarına Dair Yönetmelik’ in “Denetim ve Cezalar” başlıklı bölümlerinde yapılabilecekler açıklanmış : “Bu yönetmelik hükümlerine uymayan işleticilere para ve taşımacılıktan çıkarılma cezaları uygulanır” denilmiş.  Yine yönetmelik kapsamındaki işletmeci ve şoförler aşağıda sayılan kurallara uymadıkları takdirde 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 32. maddesine göre belediye encümeni tarafından cezalandırılırlar denilmiş. Cezalandırılması gereken durumlar içinde “Kanun, Yönetmelik ve Genelgeler uyarınca şehir içi toplu taşımacılığında ücretsiz seyahat hakkı bulunan Gaziler ile Şehit, Dul ve Yetimleri, Özürlüler, 65 yaş üzeri kişileri vb. KİMLİKLİ SERBEST ESKART sahiplerinin ücretsiz seyahat hakkının engellenmesi, sözlü, fiili ya da olumsuz davranışlarda bulunulması” da var.

 

              Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından bu olayların şikâyet konusu yapılması beklenmeden sıkı denetimler yapılmalı. Göz göre göre insanları bu davranışlara maruz bırakmak doğru değil. Yapılacak tek şey dilekçe dağıtmak da değil. Denetimler bizzat yapılmalı.

              Dağıtılan şikayet dilekçeleri ile başvuracak olan tüketiciler de gerekenin yapılabilmesi için olaya şahit olan iki kişinin de ismini ve telefonunu bu dilekçelere yazmalı mümkünse imzaları da almalı. Aksi halde olayın doğruluğunu ispatlamak da güçleşir.

              Hakarete uğrayan tüketicilerin savcılığa ya da karakollara suç duyurusunda bulunma hakkı var. Bu anlara şahit olanlar gerçekten şahit olsunlar, gerektiğinde ifade versinler. Aksi halde mi? Aksi halde utansınlar. Aman, onlarda her gün binmesinler, iş-okul saatlerinde binmesinler diyenler de utansınlar. Keyfi biniyorlar diyenler de utansınlar. Bir tek 65 yaş üstündekiler, el üstünde tutulması gerekenler, kanuni haklarını kullananlar. Bir tek onlar utanmasın…

 

              Av. Pınar TURHANOĞLU GÜCÜYENER

www.tukdes.org    [email protected]