Eskişehir Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Anabilim Dalı öğrencilerine, Çocuk İhmali ve İstismarını Önlemek konulu konferans düzenledi.

Eğtim Fakültesi Prof. Dr. Şefik Yaşar Konferans Salonunda gerçekleşen konferansa konuşmacı olarak Hacettepe Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Ergen Sağlığı Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Orhan Derman katıldı.

Konuşmasına Dünya Sağlık Örgütü(DSÖ) istismarı nasıl tanımladığını anlatarak başlayan Prof. Dr. Derman“Çocuğun sağlığını, fiziksel ve psikososyal gelişimini olumsuz yönde etkileyen; bir yetişkin, toplum veya ülke tarafından bilerek veya bilmeyerek yapılan davranışlar. İstismar ve ihmal ne demektir? İstismar, yapılmaması gereken davranışların yapılmasıdır, ihmal ise yapılması gereken davranışların yapılmamasıdır. Çocuk istismarı ve ihmali, çocuğun sağlıklı gelişimini engelleyen, çocuğa bedensel ve ruhsal zararlar veren önemli bir sorundur. Tıbbi, sosyal ve hukuki yönleri bulunmaktadır. Çocuk istismarı ve ihmali yeni bir kavram mıdır diye soracak olursak çok yakın zamanda tanımlanmıştır” dedi.

“Fiziksel ceza, fiziksel istismarın formudur”

Çocuk ihmalini beş ana başlıkta özetlenebileceğini aktaran Prof. Dr. Orhan Derman, bakım, barınma, sağlık, eğitim ve yaşamın bu başlıklar olduğunu aktardı ve sözlerine şöyle devam etti: “Fiziksel istismar ile fiziksel ceza arasında ise ne kadar güç kullanıldığı, ne kadara hasara yol açtığı ve tekrarlanması fark olarak gösterilebilir. Biz hep söyleriz, fiziksel ceza, fiziksel istismarın bir formudur diye. Sözün bittiği yerde şiddet başlar. Cinsel istismar için risk faktörleri kız veya erkek adolesan, üvey baba, biyolojik ebeveynlerin ayrı yaşaması, zayıf aile ilişkileri, zayıf kişilikte anne varlığı ve aile tartışmalarına tanıklık etmek olarak söyleyebiliriz. Cinsel istismarcıyı tahmin edebilir misiniz? Cinsel istismarcı güzel giyinir, güzel konuşur, çok anlayışlıdır çok sevecendir, sanılanın aksine pis kılıklı insanlar değillerdir. Olguların yüzde 50’si aileden birisi olduğunu gösterir. İstatistiklere göre yabancı tarafından çok az yapıldığı çoğunlukla istismarcının suçlu kişiler olduğu görülmüştür.”

“Çocuklara ‘Hayır’ diyebilmeyi öğretiyoruz”

İstismarın gelişmesindeki medya, arkadaş ortamı, değer yargılarının sığlığı, aile içi sorunlar, istismara uğramış olmak, kültürel değerler, yaşam ile karşılaşılan zorluklara verilen cevapların önemli faktörler olduğunun altını çizen Prof. Dr. Derman şunları aktardı:“İstismarcı denilen bir sarmal var bunu unutmayın, her mağdur istismarcı olma potansiyelini taşır. İstismarcılar her zaman uygun yer ve uygun zaman ararlar. Bunları anlattıktan sonra Sivil Toplum Kuruluşlarından bahsedelim. Bizim derneğimize herkesi bekleriz, Çocuk İstismarını ve İhmalini Önleme Derneği. Hayır diyebilme projesi, Avrupa Topluluğu projesidir. Birçok hayır diyebilme projesi var ama bu proje gençler üzerinden çocuklara ulaşıp hayır diyebilmeyi model olarak öğretip hem gençleri kazanıp hem de çocuklara daha kolay ulaşan bir proje. Bu projede 12 hafta boyunca hayır diyebilmeyi konuşuyoruz. Fiziksel istismar, ihmal, duygusal ve cinsel istismar, çocuk hakları, gelişimsel olarak çocuğu tanıma ve anlama gibi konularda alanında uzman kişiler eğitimler veriyor. Katılan çocuklarda bu projeden çok mutlu oyunlarla öğreniyorlar.“

Konferans boyunca zaman zaman meslek hayatında yaşadığı ve karşılaştığı olayları da aktaran Prof. Dr. Orhan Derman öğrencilerin sorularını cevapladıktan sonra kitaplarını imzaladı.
Editör: TE Bilişim