Bu ankete göre ülkemizde Alevilik diye bir mezhebin olmadığının açıklandığını kaydeden Durur, “Daha öncede Aleviliği sosyo-kültürel bir oluşum olarak değerlendiren Diyanet’in yaptırdığı ankette bizlere yer verilmemesi Alevilere karşı bakış açısının “Yok saymak” olduğunu bir kez daha gösterdi.
Biz Alevi-Bektaşi toplumu olarak fişleme niteliğinde olan bu tür çalışmaların karşısındayız. Ancak anketlerde bize yer verilmese de Türkiye’de 20 milyon Alevi vardır. Alevilik bir mezheptir ve başka bir mezhebin içinde yer alan bir oluşum değildir.
Bizleri görmezden gelmeye çalışarak zaman içerisinde asimilasyona uğrayacağımızı düşünenler unutmasınlar ki, Alevilik yüzyıllardır dönemin iktidarlarının baskılarına rağmen varlıklarını kimliklerine daha da bağlanarak devam ettirmişlerdir.
Alevilik Hz. Muhammed ve Ehli-Beytinin sevgisi ile yaşayan “İslamiyet’in özüdür”. Alevilik Pir Sultan Abdal, Hallacı Mansur gibi her devirde dik durmaktır. Alevilik Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre gibi insanlığa ışık olmaktır, kardeşliktir, toplumsal hoşgörüdür”dedi.
Alevi-Bektaşi toplumunun ibadethaneleri olan Cem Evlerini dahi tanımayan Diyanet İşleri Başkanlığının yaptığı bu açıklamanın kendilerini şaşırtmadığını kaydeden Durur, “Orta Asya’dan Balkanlara kadar milyonlarca Müslümanın Alevi olduğunun farkında olmayan bir Diyanet’in kendisini tekrar sorgulaması gerektiğini düşünüyoruz. Alevilik dün olduğu gibi bugün de yarın da varlığını devam ettirecektir.”
