Çocukların sorunlarına değinen Alkan, “Türkiye, yıllardır dünyanın tek çocuk bayramını kutlayan ülke olmakla övüne durmaktadır. Oysaki ülkemiz çocuklarının sorunları her geçen yıl katlanarak artmaktadır. Bizler biliyoruz ki toplumların çocuklara bakış açısı, aynı zaman da o ülkenin gelişmişlik düzeyini de ortaya koymaktadır” dedi.
Alkan, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Türkiye’de çocuk olmak gerçeğine baktığımızda pek iç açıcı bir manzara ile karşılaşmak mümkün değildir. Çocukların çoğunluğu maalesef nitelikli eğitim ve sağlık hizmeti alamamakta, sosyal imkânlardan uzak büyümektedir. Türkiye’de çocukların yalnızca yüzde 2.8’i nitelikli okul öncesi eğitim imkanına kavuşmaktadır. 2016 yılında evlenen her 100 kişiden 18’ i çocuktur. Bunlar toplumun yakından tanıdığı çocuk gelinlerdir. Eğitimde uygulanan 4+4+4 sistemi bu oranın doğmasında temel etkenlerden biri olmuştur. Ülkemizde çocuklara yönelik şiddet ve istismar ne yazık ki 2006 yılına göre yüzde 700 artmıştır. Sadece 2015 yılında açılan ‘çocuğa yönelik cinsel istismar’ davası sayısı 16 bin 957 olmuştur. Ülkemizin çocuk hakları konusunda en temel sorunlarından biri de çocuk işçiliğidir. 23 Nisan’ da çocuklarımızın payına düşen sömürü ve ölümdür. Türkiye’ de 2 milyona yakın çocuk işçi bulunmaktadır. Geçen yıl yaşanan iş cinayetleri sonucunda 56 çocuk yaşamını yitirmiştir.”
Alkan, “Türkiye’de çocukların yaşadığı sorunlara kalıcı çözümler üretmeden, onlara sağlıklı bir gelecek hazırlamak için gerekli adımlar atılmadan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın gerçek bir çocuk bayramı olarak kutlanması mümkün görünmemektedir” diyerek açıklamasını sonlandırdı.
Editör: TE Bilişim
