DİSK’e bağlı Birleşik Metal İş Sendikası, Nakliyat İş Sendikası ve Sosyal İş Sendikası ortaklaşa düzenlenen yürüyüş önce OHAL engeline takıldı. Polis ile yapılan görüşmeler neticesinde 50 metre yürüyüş yapılmasına müsaade edildi.

OHAL için işveren gidilsin

Adalar Migros önünden şair Fuzuli Caddesi adalar girişine kadar izin verilen yürüyüşün ardından bir basın açıklaması yapılarak kıdem tazminatlarının fona devredilmesi protesto edildi. İlk olarak konuşan Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu, günlerce fabrika önlerinde direnişte olduklarını kaydederek şunları aktardı:  “Örgütlenmelerden dolayı işten atılan arkadaşlarımızın mücadelesini sürdürüyoruz. Ülkede insanlar yürüyor ve bazı rahatsızlıklarını belirtmeye çalışıyorlar. Biz de Eskişehir’de bugün itibari ile bir yürüyüş gerçekleştiriyoruz ve daha sonra da yine geniş katılımlar ile tekrar yapacağız. Bir başlangıç olsun dedik ama maalesef ki yine OHAL engeline takıldık. Cumhurbaşkanı her gittiği yerde şunu söylüyor; ‘OHAL’lin kime zararı var’ diye. Sayın Cumhurbaşkanı OHAL’in işçilere zararı var. OHAL’den dolayı işçiler dertlerini paylaşamıyorlar, yürüyemiyorlar. Greve çıkamıyorlar, fabrikada örgütlenmelerinden dolayı işten atılıyorlar. Yetmiyor mu bu kadar zarar? Olağanüstü halin kaldırılmasını isteyen işverenlere gidip ‘Grev hakkını engelliyoruz. Daha ne istiyorsunuz ’ diyorsunuz. OHAL sisteminin Türkiye’de sadece ve sadece işçilere zararı dokunuyor. Kıdem tazminatı ile ilgili 80 yıllık kazanımımıza sahip çıkmak ve bugün işçi arkadaşlarımızı bütün bölgelerde, fabrikalarda duyarlı hale getirmek için başlatmış olduğumuz bu yürüyüşümüzde bundan sonraki süreçlerde de devam edecektir. Hükümetten de bir talebimiz var. İşçilerin karşısına OHAL var diye çıkacağınıza, işverenlerin karşısına çıkıp ‘OHAL var işçileri işten çıkartmayın’ deyin.”

Kafa karıştırılıyor

Kıdem tazminatı yine pişirilerek önlerine getirildiğini ifade eden Genel Başkan Serdaroğlu, şöyle konuştu: “Hükümet, daha önceki hükümetlerde olduğu gibi yine işçilerin üzerinde işverenlerin üzerinde yük olarak gördüğü kıdem tazminatını kaldırmak için bin bir türlü söylem içinde. Güzelleştirmeler yaparak fonla ilgili ellerindeki bütün imkânları işçilerin ve halkın kafasını karıştırarak fon sistemini yeniden önümüze getirdiler. Bakanlarla ilgili olarak şunu söylemek istiyoruz; Her gün bir yerlerde bir açıklama yapıyorsunuz. Fon sistemi işçiler için yararlıdır diye. Eğer bizim için yararlı olanı yapmak istiyorsanız, bu fondan, bu tazminattan elinizi çekin bu fonu bir daha gündeme getirmeyin. Çünkü fon işçiler için yararlı değildir, bunun yüzde 85’inin alınamaması da sayın bakanlar sizin ayıbınızdır. Eğer bu ülkede tazminatları yasal hakları olmasına rağmen insanlar alamıyorlarsa bunu siz istemiyorsunuz demektir. İşçileri 15 ay, 11 ay olarak çalıştırıyorsunuz, kiralık işçi olarak çalıştırıyorsunuz, taşeron olarak çalıştırıyorsunuz, fabrikalar battığı zaman işçinin alacaklarını geriye atıyorsunuz. Onun için yüzde 85’i almıyor, bunun da doğruluğuna biz inanmıyoruz da. Gelin deyin ki; Kıdem tazminatı, işçinin işverende bıraktığı ücretinin bir parçasıdır, bu kıdem tazminatını alması gerekir diyerek kıdem tazminatsız çıkışları yasaklayın.”

Tazminatsız çıkış yasaklansın

İşçilerin hak kaybına uğramaması isteniyorsa kıdem tazminatsız çıkışların yasaklanmasını isteyen Birleşik Metal İş Sendikası Genel Başkanı Adnan Serdaroğlu , sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğer fabrikalar batıyorsa, iflas ediyorsa, hileli iflaslar, kongordatalar ilan ediliyorsa, işçi alacaklarını birinci sıraya getirin ve devlet güvencesi altına alın. Bizler 80 yıllık süre içersinde defalarca bu tür saldırılarla karşı karşıya kaldık.  Ama hepsini püskürttük, bunu da püskürteceğiz. Bakmayın bugün insanların sessiz olduğuna yarın öyle bir sesleri çıkar ki, o sesin altında sizler kalırsınız. Referandumdan önce çıktınız, ‘referandumdan sonra gündeme alınacak’ dediniz. Madem işçilerle ilgili iyi bir sonuç ortaya çıkartılacaktı neden referandumdan önce yapmadınız, gündeme getirmediniz bunu? Demek ki iyi bir sonuç çıkmayacak. 12 Eylül’de bile sınırlama getirdiler, Kenan Evren bile bu yasanın kaldırılmasına cesaret edemedi. Birtakım sınırlamalarla devam ettirmek zorunda kaldı. Daha sonraki hükümetlerde aynı şekilde getirip geri çektiler.”

Ardından kalabalığa seslenen Sosyal İş Sendikası Genel Başkanı Metin Ebetürk de bir konuşma yaparak, bazı sendikaların kıdem tazminatlarının fona devredilmesine sıcak baktığını ifade etti. Ebetürk, “Diyorlar ki; ‘Biz bunu kıdem tazminatını almayan ve ödemeyen işverenler için istiyoruz.’ Bunun çözümü son derece kolay. Bir iki yasal düzenleme ile kıdem tazminatı almayan işçilerin, kıdem tazminatı almaları olanaklı hale gelebilir. Bir iki yasal düzenleme ile kıdem tazminatı zorunlu hale gelebilir. Ben bunu uygun gören sendikalara sesleniyorum. Kıdem tazminatı ödemekten çıkarılırsa ve fona devredilirse, ondan sonraki hangi hakkımıza göz dikilecek? Unutulmasın kapitalizm asla doymaz. Biz kapitalizmin son bulmasını istiyoruz. Biz sömürü düzeninin son bulmasını istiyoruz.”

Nakliyat İş Sendikası Genel Başkanı Ali Rıza Küçükosmanoğlu ise şunları söyledi: “Meclise Türkiye İşveren Sendikaları Başkanı, TOBB Başkanı, TÜSİAD ne talimat veriyorsa onlar geçiyor. Mecliste şuan iş mahkemesi kanunu var. Arabuluculuk Yasası var. Patronlar diyorlar ki; ‘Bu iş davaları hep bizim aleyhimize sonuçlanıyor. ‘O zaman sen de adaletsizlik yapma, sen haksızlık yapma, senin de aleyhine sonuçlanmasın. Bu da bize yük diyorlar. İşçilerin mağduriyetleri üzerinden bu yasal düzenlemeyi meclis gündeminden geçirmek istiyorlar.”

Yapılan konuşmaların ardından kısa mesafeli yürüyüş sona erdi.

Editör: TE Bilişim