Eskişehir’den yükselen bir marka

Eskişehir’de tabiri caizse pırlanta gibi bir marka yükseliyor. Altın bildiğiniz üzere kadınların vazgeçilmez takısı olmuştur, bir de bu takılar usta ellerde hayat bulduğunda, işte o zaman altının değeri bir kat daha artıyor. Eskişehir’de İmalat yaparak bu imkanları bizlere sunan Eskişehir Kuyumculuk ve Mücevherat Mağaza Müdürü Emre Öztürk ile Piyasalar, Pırlanta ve Mücevher markası esdia üzerine güzel bir söyleşi yaptık.
 
Sizi kısaca tanıyabilirmiyiz ?
1986 yılı Çorum doğumluyum. İlköğretim ve liseyi okuduktan sonra üniversite ile birlikte Eskişehir ile tanıştım. Burada Halkla İlişkiler ve Reklamcılık okudum. Aynı zamanda İşletmeyi bitirdim. Farklı projelerde yer aldım ama sanırım tam mesleğimi buldum diyebilirim. çünkü ortaya insanların beğeneceği bir ürün sunmak, üretmek ve sizin tasarımını yaptığınız bir ürünü takan kişileri görmek gerçekten farklı bir durum. 50’den fazla sertifikam var. Atölye eğitimi aldım, Uluslararası Pırlanta Eğitim sertifikam mevcut ama yetmez diyerek kendimi sürekli geliştiriyorum Bu sektörde yenilenmezseniz yenilirsiniz. Ben de tamn olarak bunu yapıyorum.
 
Esdia nasıl doğdu bize markanızdan bahseder misiniz?
Aslında bunun iki nedeni var birincisi büyük markaların yüksek kar marjları, ikincisi Eskişehir’ olan düşkünlüğümüz. Biz markamızı yaratırken sıradan bir isim olsun istemedik, isminden de anlaşılacağı üzere Eskişehir ve Diamond kelimelerinin birleşimi ile oluşturulmuş yazı karakterimizdeki zarifliği bayanlarımızdan esinlenerek Pırlanta Aşkı sloganımzıla gerçek bir marka yaratmaya çalıştık. Biz Eskişehir’i ve Eskişehir insanlarını seviyoruz o yüzden tüm yatırımı ekmeğini yediğmiz yere yapıyoruz. Zaten tüm işyerlerimizde Eskişehir ibaresini özellikle kullanmamızın en büyük nedeni bu. Bu bizim için bir sosyal sorumluk projesi. Esdia zaman içinde daha da büyüyerek sayılı firmalar arasıda yerini alacak ve bize bu konuda yardımcı olabilecek tek kişi müşterilerimiz olacak Biz büyük markaları tercih etmek yerine  Eskişehir’den doğan bir marka ile  yolumuza devam edeceğiz önemli olan da bu zaten.
 
Model ve tasarımlarınızı nasıl oluşturuyorsunuz ?
Bizim için ilk olarak müşterinin ne istediği ve nasıl görünmek istediği önemli. Bu bir düğün, toplantı ya da resepsiyon olabilir. Böyle bir buluşmada takılacak bir model özel olmalı. İşte burada da müşterinin tarzı ön plana çıkıyor. Bunu anlamaya çalışıyor ve tasarımı müşterimize göre yönlendiriyoruz. İlk olarak istediği tasarımı kullandığımız programlarda tasarlamakla başlıyoruz. İsteği doğrultusunda 3 adet örnekle kendisine sunum yapıyoruz. beğenmesi durumunda istedeği tasarımı renklendirerek tekrardan görsel olarak nasıl görüneceği hakkında modelleme yapıyoruz. Tasarımı 3 boyutlu modelledikten sonra döküm için hazırlıyoruz. yaklaşık 1 günümüzü alıyor bu işlem daha sonrasında kullanacağımız taş gruplarını ayırarak el mıhlaması ve lazer mıhlama yaparak ürünü cilaya hazır duruma getiriyoruz. bu işlemler sonunda rodaj ve cila işlemleri ile tasarımı tamamlayarak müşterimize teslim etmek üzere sertifikalandırıyoruz. Ayrıca gelecek müşterilerimiz için hazırda en beğenilen ve şık modelleri de Eskişehir’de bir ilk olarak özel yaptığımız pırlanta ve mücevher odamızda geniş bir porföyde sunuyoruz. Yani işimizi sloganımızdaki gibi Pırlanta aşkı ile yapıyoruz.
 
Esdia Pırlanta olarak müşterilerinize sunduğunuz avantajlar nelerdir ?
Bir marka olmak için adım atmışsanız diğer firmalardan farkınız olmalı diye düşünüyorum, o yüzden sürekli yeni projeler sunuyoruz. Bunlaradan en önemlisi ‘‘Regain’’ yani ‘‘Geri Kazanım’’ Biz müşterilerimizi 1.000.000 yıllık bir ürün sunuyoruz. Doğada nadir bulunan ve dünyanın en sert madeni Elmas yani Pırlanta bulunması zor olduğu kadar işlenmesi de bir o kadar meşakkatli.  Regain ne olduğuna gelirsek Pırlanta alan müşterilerimize şöyle bir avantaj sunuyoruz. Aldıkları Tektaş veya Beştaş ürünlerde yıl sınırı gözetmeksizin sürekli ürünlerinin boyutlarını yükseltebiliyorlar. Daha önce 0.15 Crt bir tektaş ile başlamış müşterimiz bugün 0.70 Crt Tektaş takıyor ve hiçbir kaybı olmayarak ayrıca, sattığımız her ürünün uluslararası sertifikası mevcut. Bir de dolar fiyatlarınında yükselmesi ile kar dahi etmek kaçınılmaz oluyor. Yani hem müşterimizi hem de üretici olduğumuz için pırlantayı geri kazanıyoruz. Bu da bizim için ayrı bir mutluluk veriyor. Şunu da belirtmek isterim ki Pırlanta ürünlerimizde geri alma taahhütü ile çalışıyoruz, aldıkları her ürünü o günkü dolar kuru ile yazılı olarak kendilerine teslim ediyoruz ve satmak istediklerinde yüzde 20 kayıp ile geri alıyoruz. Dolar kurunun yükselmesi ile kâr dahi eden müşterilerimiz mevcut.
 
Pırlanta almak isteyen müşterilerinize tavsiyeleriniz nelerdir ?
İlk olarak söyleyebileceğim şey güvenilir ve sözünün arkasında duran mağazalardan alışveriş yapmaları olacak çünkü bu işi layıkıyla yapmak gerçekten emek, sabır ve bilgi ister. Pırlanta alacak müşterilerimiz ilk olarak ürünün patenti var mı ? Değişim garantisi var mı?, İade garantisi var mı? gibi önemli konulara firmadan cevap bulmalıdır. Ayrıca markalı bir ürün almaları hem marka marjı ödeyecekleri için hem de geri almadıkları için dezavantaj olacaktır. Daha sonrası ürün incelemesine geçebilirler, ürün incelemsinde ise az da olsa biraz araştırma yapmalarını tavsiye ediyoruz 4c kavramı denilen konu hakkında bilgi sahibi olmaları biraz daha iyi bir pırlanta seçiminde önemli rol oynamaktadır. Genel manada Color yani Renk olarak Pırlanta, Diamond’un D’si ile başlayarak Z’ye kadar gider piyasadan genellikle H ve I renkeri mevcut bizim önerimiz tabiki ışıltısını en iyi verebilmesi adına D-E-F ve G renk kalitesini seçmeleri daha sonra Clarity yani Berraklık gelir bu konuda fiyatını da çok etkileyeceği gibi en çok tercih edilen gözle görülmeyen hafif lekeli ürünler olacaktır. VS ve SI tercih edilebilir, bir diğeri Cut Yani Kesim kesim olarak yuvarlak seçmeniz en avantajlıdır çünkü hem çeşitlilik çoktur hem de ışığı en iyi oval kesim pırlantalar yansıtır. Gelelim cebinizi de etkileyecek en önemli unsura Carat, Karat ağırlığı burası tamamen size kalmış ayırdığınız bütçenize göre pırlanta büyüklüğü bakabilirsiniz, piyasada en çok tercih edilen büyüklükler ise 0.20 Crt ile 0.35 Crt arasındadır. Buraya kadar bir yol almış iseniz ürünün uluslararası sertifikası ile teslim alarak iyi günlerde kullanmanızı dileriz.
 
Önümüzdeki sezon için yeni tasarımlarınız var mı ? Farklı çalışmalar veya kampanyalarınız olacak mı?
Daima farklı tasarımlarımız ve yeni modellerimiz çıkıyor. Biz bunun diğer firmaların aksine için belirli bir sezonu beklemiyoruz. Aklımıza gelen her tasarmı hayata geçiriyoruz. Hatta şu sıralar özel bir Tektaş, Beştaş ve Kolye, Küpe grubunda ismini de söylemek gerekirse Mirror Stone Koleksiyonunu çıkardık. bu ürün grubu özel bir çaba sonucunda çıktı. Tam bayanlarımız istediği şekilde görselde gösterişli ve şatafatlı ama pahada hafif bir ürün grubu ayrıca yılbaşına özel indirimlerle bu ürün grubunu destekliyoruz. Birde tabi söylemeden geçemeyeceğim yine yılbaşına özel kokulu bir kolye yaptık. ve 499 TL üzeri 14 ayar ve pırlanta alışverişlerde hediye olarak veriyoruz. gerçekten farklı olmak için elimizden ne geliyorsa fazlasıyla yapıyoruz.
 
Online olarak da satış yapıyorsunuz. E-Ticaret sizin için ne anlama geliyor.
Online mağazacılık artık kaçınılmaz oldu. İlk olarak bizim de çekinerek başladığımız bir süreçti ama şu anda tamamen profesyonel bir tasarımla www.eskisehirkuyumculuk.com’da hizmet veriyoruz. Türkiye’nin en uygun Ziynet altın fiyatları ile anlık işlem yapabiliyorsunuz. Hesabınıza transfer isteyebiliyorsunuz. Ayrıca İnternet mağazamıza özel kampanyalar da oluyor tabi bu durum müşterilerimizin de hoşuna gidiyor Türkiye’nin dört bir yanından sipariş alıyoruz. Odaklanmak çok önemli… Öyle ki, tüm heyecanınızı ve tutkunuzu bir noktaya konsantre ettiğinizde ve biraz da şanslı olduğunuza inanır ve şansı çağırırsanız, kimse ve hiçbir şey sizi tutamaz. Bundan sonraki projemiz online pırlanta grubunda esdia markamızla gelişerek pastayı büyütmek istiyoruz. 
 
Pırlanta son yıllarda gerçekten popüler duruma geldi sizin bu konu hakkında düşünceleriniz nedir ?
Pırlantada her zaman için sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada en çok satılan çeşidin tek taşlar, 3 ve 5 sıra taşlı yüzüklerin de popüler ürünler olduğunu belirterek, daha ağır takılar, setler ve gerdanlıkların satışında ise yavaş yavaş artış yaşanmaya başladı.
Pırlanta satışında İstanbul’un ilk sırada yer alıyor, bu ili Ankara, İzmir, Bursa ve Eskişehir’le birlikte turizmin gelişmiş olduğu sahil kentlerinin izliyor. Pırlantada 25-35 yaş arası kişiler ekonomik ürünleri, 35 yaş üzerinin ise orta ve yüksek fiyatlı ürünleri tercih ediyor, erkeklerde pırlantalı mücevher kullanımında artış yaşanmaya başladı, erkekler de pırlanta kullanımında; yüzük, kol düğmesi, kravat iğnesi ve tesbih ilk sırada yer alıyor. Bu bizim için de sevindirici bir durum çünkü arz ve talep doğru orantılı işliyor biz ne kadar çok önem vererek çalışır farklılık kazandırırsak müşteri potansiyelinde de o denli artış muhakkak olacaktır.
 
Son Olarak Piyasalar hakkında ne düşünüyorsunuz ?
Altın yüzyıllar önce de bir yatırım aracıydı ve günümüzde de geçerliliğini koruyan bir emtia. İnsanlardaki algı; paranın çabuk harcanabilir ve gözden çıkarılabilir bir şey olduğu. Ancak altın bu yönde insanlara bu rahatlığı sunmadığı için ilk tercih edilebilir yatırım aracı olarak karşımza çıkıyor. Altındaki yükseliş ve düşüşler tabiki kâr zarar oranını artırmakta. Ama gelişen piyasalar, devletler arası görüşmeler, iç piyasa hareketlerinden fazla bir şekilde etkilenen altın yatırımcısına her zaman kazandırdı. Bundan sonraki yıllarda altın tabi ne getirir bilinmez ama bu hareketlilik sürdüğü sürece kazandırmaya devam edecektir.