ESKİŞEHİR (İHA) - Eskişehir Halk Sağlığı Müdürlüğü'nde görevli psikolog Cenk Umur, otizmin erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 3-4 kat daha fazla görüldüğünü belirterek, "Her 54 erkek çocuktan biri günümüzde otizm riski taşımaktadır" diye belirtti.

2 Nisan Otizm Farkındalık Günü sebebe ile bir açıklama yapan Umur, otizm konusunda sürdürülen farkındalık çalışmalarıyla hem otizmli bireylere yönelik etiketlemenin önüne geçmek, hem de bu konuda aileleri bilinçlendirerek erken teşhis ve tedaviyi yaygınlaştırmanın amaçlandığını belirtti. Otizmin, doğuştan gelişen, genetik altyapıya sahip, karmaşık nöro-biyolojik tabanı olan gelişim bir bozukluğu olduğunu ifade eden Cenk Umur, açıklamasını şöyle sürdürdü;

"HER 54 ERKEK ÇOCUKTAN BİRİ GÜNÜMÜZDE OTİZM RİSKİ TAŞIMAKTADIR"

"Genetik faktörlerin yanı sıra, çevresel koşulların - yanlış beslenme, çevre kirliliği, kimyasal maddeler, yanlış ilaç kullanımı, ağır metaller, aşılarda bulunan bazı koruyucu maddeler gibi otizmi tetiklediği düşünülmektedir. Başkalarıyla etkileşimde bulunmayı engelleyerek bireyin kendi iç dünyasıyla baş başa kalmasına yol açan otizm, genellikle 3 yaştan önce ortaya çıkarak çocukların sosyal iletişim, etkileşim ve davranışlarını olumsuz olarak etkilemektedir. Otizm erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 3-4 kat daha fazla görülmekte ve her 54 erkek çocuktan biri günümüzde otizm riski taşımaktadır. Otizmde ilk önemli adım, erken teşhistir. Otizm, yaklaşık bir yaş civarında ilk belirtilerini göstermektedir. Çocuğun annenin sesi ve gülümsemesi gibi sosyal uyaranlara tepkisiz kalması veya tepkilerinde yavaşlık olması, başkalarıyla göz teması kurmaması, gözlerin bir yere takılıp kalması, ismi söylendiğinde bakmaması, sözleri tekrarlaması, parmağıyla ile istediği şeyi gösterememesi, akranlarının oynadığı oyunlara ilgi göstermemesi, sallanması, çırpınması, parmak ucunda yürümesi, dönen nesnelere karşı aşırı ilgi ve takıntılı davranışlar göstermesi otizmde ortaya çıkan birtakım belirtilerdir. Otizmde biyolojik tedavilerin yanı sıra erken tanı ve yoğun, özel eğitim de önemli yer tutmaktadır. Erken tanı ve özel eğitimle otizmli çocukların hayatlarında büyük fark oluşturmak, sağlıklı gelişim gösteren akranları ile birlikte aynı okulda okuyacak seviyeye getirmek mümkün olabilmektedir. Otizmli çocukların eğitim sistemi içinde yer almaları otizmli birey için her şeyden önce “tedavi” anlamına gelmektedir. Otizmli bireyler sadece eğitimle bile sorunlarının büyük bir kısmını aşabilmektedirler."

KONFERANSA DAVET

Cenk Umur, Halk Sağlığı Müdürlüğü olarak Zübeyde Hanım Kültür Merkezi’nde 13 Nisan Pazartesi günü saat 14.00’da farkındalık oluşturmak için “Otizm” konusunda bilgilendirici bir konferans vereceklerini de belirterek tüm halkı davet etti.

Editör: TE Bilişim