CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Evet deyin işsizlik bitsin, Evet deyin istikrar gelsin, Evet deyin sorunlar bitsin diyorlar. Sanki iktidarda muhalefet partisi var gibi söylüyorlar. Ülkeyi kim yönetiyor 15 yıldır. Bu vatandaşın aklıyla dalga geçmek demektir” dedi.
Utku Çakırözer, yeni yerine taşınan Esgaze’ye hayırlı olsun ziyaretinde bulundu. Esgazete’nin yeni bürosunu gezen ve Eskişehir Manşet’in son sayısını inceleyen Çakırözer, Anayasa değişikliği ve Referandum ile ilgili yaptığı çalışmalar hakkında bilgi verdi. İlçelere, köylere, kahvelere derneklere özellikle hemşehri derneklerine gittiğini belirten CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, anlattıkça Hayır diyenlerin sayılarının arttığını ve aratacağını söyledi. Günlük hayatla anlatmıyoruz. Yürütme Yasama ve Yargıyı günlük hayattan örneklerle anlatmaya çalıştığını vurgulayan Çakırözer, tek kişiye yetki verildiğinde neler olacağını halka çok iyi açıklamak gerektiğini ifade etti.
HAN VE MAHMUDİYE DE YARARLANACAK
Referandumun bir seçim değil, sistem ve rejim değişikliğine neden olacağını “Evet” denilirse ne olacağını buluşmalarında anlattığını kaydeden CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer şunları söyledi: “Köylere gidiyorum anlatıyorum.  Çiftçiye gidiyorum, onlar dertlerini anlatıyorlar. Mazot pahalı, giderler pahalı, kredi borcu var diyorlar. Bizde bunları şimdi bakanlara nasıl ilettiğimizi ama Evet çıkınca bunları anlatamayacağımız söylüyoruz. Örneğin; Bakana gidiyoruz, anlatıyoruz, bu köylünün ihtiyacı var diyoruz. Hükümet meclisten güven aldığı için bakanların milletvekillerine saygısı var. Örnek Çalışma Bakanlığı’ndan bir şey rica etmiştim. İşKur'la bir destek programı vardı. İlçelere de destek verdiler. Han ve Mahmudiye vermediler. Bütçede Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na söyledim. 10 tane ilçeye belediyeye veriyorsunuz, iki tane belediyeye vermiyorsunuz, bu da CHP'li belediyeler oluyor. Bunu eşit şekilde verilmesini istedik.
YURTTAŞ İLE YÖNETİM ARASI AÇILACAK
Geçen gün Bakan yardımcısı aradı. Yeni bir program yapıyorlarmış. Kırsalda Han ve Mahmudiye, şehirde Odunpazarı ve Tepebaşı var demiştim. Hiç vermezsiniz yanlış olur demiştim.  Arayıp sayılarını sordular. Kontenjanları veriyorlar. Mahmudiye’ye 30, Han'a 10 veya 15, Tepebaşı ve Odunpazarı'na kontenjan 60 dediler. Mevcut sistemde milletvekili olarak, bunun gibi eksiklikleri görüp dile getirip sonuç alabiliyorsunuz ancak, rejim değiştiğinde böyle olmayacak. Bu parlamenter sistem değiştiğinde, rejim değiştiğinde Bakan beni dinlemeyecek,  belki görüşmeyecek. Çünkü Bakan ben Cumhurbaşkanına tabiim diyecek. Bu yurttaş ile yönetimin arasını açar. Han’ın veya bir köyün sorunu var ben bunu meclise ve hükümete taşıyorum. Yetkinin tek kişiye toplandığında bunu nasıl ileteceksin. Şimdi yurttaş ile yönetim arasındaki bu arayı milletvekilleri kapatıyor.
GENSORUYU ZAMAN KAYBI OLARAK GÖRÜYORLAR
Rejim değişince bunların hiç biri olmayacak. Yurttaşları etkileyecek şey. Yetkililere aktarılmasını yurttaşlar yapamayacak, yapılıp yapılamayacağını soramayacaklar. Bakın gensoru, soru önergelerini hesap vermeyi zaman kaybı olarak görüyorlar. Güven oylamasını, böyle düşünüyorlar.
VATANDAŞLAR BAKANLARI SEÇEMEYECEK
Anayasa değişikliğini veya neden referandum yapılacağı konusuna az bilinen yerlere gittiğimizde halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı olduğunu ancak onun yardımcılarını, bakanların halkın seçemeyeceğini söylüyorum.
Tek başına yetkiyi alan kişi ‘Sen bakansın sen yardımcısın’ diyecek.  Ama bunu vatandaş ancak atama yapıldığı zaman öğrenecek. Onun seçeceği yardımcılarını bakanlarını bilmeyeceksiniz, sizin beğenip beğenmeyeceğiniz önemli olmuyor. Cumhurbaşkanı hasta olduğunda veya yurt dışında olduğunda onun yerine geçecek birisi bu ülkeyi 80 milyon kişiyi yönetecek. İşte bu konularda insanların kafasında soru işareti olmasını istiyoruz.
“HAYIR”CILARI KÖTÜLEYEMEZSİNİZ
Evet’çi cephesi yani Evet diyenler bu yetkinin sanki sadece Erdoğan’ın olacağı süre boyunca devam edeceğine inanıyor veya öyle biliyor. Biz Erdoğan için istiyorsunuz ama bir gün sizin beğenmediğiniz bir partinin ve liderinin bu koltuğa oturacağını düşünüyor musunuz diye soruyoruz
PROPAGANDALARI İLE SANKİ HALKALA DALGA GEÇİYORLAR
Şöyle yapmak istiyorlar, söylüyorlar. Evet deyin işsizlik bitsin, Evet deyin istikrar gelsin, Evet deyin sorunlar bitsin diyorlar. Sanki iktidarda muhalefet partisi var gibi söylüyorlar. Ülkeyi kim yönetiyor 15 yıldır. Bu vatandaşın aklıyla dalga geçmek demektir. Aramızda Evet diyenler, Hayır diyenler olacak. Ama Hayır’cıları terör yandaşı gibi göstermek, hedef göstermek büyük yanlış.
TERÖRİST İLAN ETMEK İSTİYORLAR
Oysa referandum bittikten sonra herkes birlikte çalışmak zorundayız. Yoksa birbirimizin yüzüne nasıl bakacağız. Her yerde olmaya çalışıyoruz, yüz yüze anlatmaya çalışıyoruz işçilerle emeklilerle olmaya çalışıyoruz.  Genel kurullara kongrelere katılmaya çalışıyorum. Hayır diyenler bizden ibaret değil. SP DP DSP Vatan Partisi daha bir çok parti Hayır diyor. MHP üst yönetim Evet diyor ama MHP'nin tabanı Hayır diyor. BBP henüz açıklamadı ama Hayır diyeceklerine inanıyorum. Yani bunların hepsine terörist diye nasıl ilan edersiniz.
İŞSSİZLİK YÜZDE 35
Evet diyenlere kötü bir şey söyleyemem. Ama onlarda Hayır diyenlere kötü bir laf söylememeleri lazım. Ama onlar Evet diyen için ne söyleyecekler. Evet’i anlatamadıkları için Hayırcıları kötülüyorlar. İşsizlik başını alıp gitmiş, üniversite gençleri işsiz, taşeron işçi olursa şükrediyor. Yüzde 25 civarında genç işsizlik, yüzde 33-35 civarında kadınlar özellikle eğitimli kadınlar işsiz. Yani şimdi Evet'i nasıl anlatacaklar. Terör korkusu var, vatandaşlar AVM’lere gidemiyorlar, İnternetten alışveriş yapmaya çalışıyorlar. Esnaf kan ağlıyor.
EVETİ ANLAMATADIKLARI İÇİN HAYIRI KÖTÜLÜYORLAR
Çıkaracakları veya çıkaracakları kanuna bakıyorum, torba yasasıyla hep para basıyorlar piyasaya getirmek için kanun yapıyorlar. Yani günü kurtarmak için çalışıyorlar. Esnafın durumu iyi diyorlar ama Esnaf Ahilik Sandığı... Yani esnafın durumu iyi olsa bu sandığa niye ihtiyaç var.  Evet'i anlatamayacakları için Hayır'ı kötülüyorlar. Gazetecilerin konumunu biliyorsunuz, birçoğu işsiz, cezaevlerine konuldu. Emeklilerin durumuna bakın ne diyecekler Evet için… Kredi vermeye çalışıyorlar. Zaten kredi borçları var. Yani oraya buraya para vererek suni teneffüs yapmaya çalışıyorlar. Çiftçilerin halini biliyorsunuz. Hani mazotun yarısını vereceklerdi, Çiftçilerde sordum, bu yardımı almamışlar mı diye hayır dediler.
Esnaf sussun diye para veriyorlar. Ancak bu paralar geri dönemeyecek. Köprülere yapan müteahhitlere paralar verilirdi. Geçmediğimiz köprüye para veriyoruz. Şirket kendini garantiye almış. Bir sayı belirlenmiş bu sayı geçse de geçmese de şirkete para veriyorlar. İşte bu parayı biz ödüyoruz. Hayır demek için çiftçinin, işçinin, esnafın, emeklinin birçok nedeni var.”

 
Editör: TE Bilişim