CHP Eskişehir milletvekili Av. Cemal Okan Yüksel, 10 Ekim Cumartesi günü kan gölüne dönen barış mitinginin ardından Ankara’da bir dizi incelemelerde bulundu. Yüksel incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada; “Devletin zafiyeti yüzlerce insanın hayatına mâl oldu. Yapılan incelemeler gösteriyor ki, orada devlet yokmuş” dedi.

 Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili Av. Cemal Okan Yüksel, 10 Ekim’de gerçekleşen Ankara katliamının ardında patlamanın gerçekleştiği olay yerine giderek, olay yeri inceleme ekipleri ve polislerle görüştü. Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsi sonuçları incelemesinin ardından, hastanelerdeki yaralıları ziyaret ederek durumları ile ilgili doktorlardan bilgi aldı. Milletvekili Yüksel, 11 Ekim Pazar günü Ankara’daki patlamada hayatını kaybedenler için Sıhhiye meydanında düzenlenen anma yürüyüşüne ve sonrasında Pir Sultan Abdal Cemevi’ndeki cenaze törenine katıldı.

 GÜVENLİK ZAFİYETİ VARDI

 Milletvekili Yüksel, Ankara’daki katliam ile ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin de aralarında bulunduğu, çok sayıda siyasi parti ve derneğin destek verdiği, Ankara’daki “Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi” kana bulandı. Ne yazık ki milletimiz “barış mitingine” katılmanın bedelini hayatıyla ödedi. Ankara’da Adli Tıp Kurumu’ndaki otopsi sonuçları incelemesinde manzara tüyler ürperticiydi. Patlamanın gerçekleştiği olay yerinde yaptığım incelemelerde ise istihbarat ve güvenlik zafiyetinin olduğu aşikardı. Türkiye’nin başkentinde, 14 bin kişinin olduğu bir alandaki aramalar daha ciddiye alınmalıydı, insan hayatı bu kadar ucuz ve önemsiz olmamalıydı.”

ANKARA-İSTANBUL, BAĞDAT-ŞAM’A DÖNMESİN

Kamuoyunun bu olayın arkasında hangi güçlerin olduğu konusunda merak içinde olduğunu dile getiren Yüksel; “Olayın üzerinden 3 gün geçti. Henüz saldırıyı kimlerin yaptığı konusunda kesin bir şey yok. Ankara’da yaşanan katliamın, Suruç saldırısına benzerliği dikkat çekiyor. Suruç’taki suç, İŞİD’e yüklenmişti. Eğer Ankara’daki saldırının arkasından da IŞİD çıkarsa durum çok fena... Çünkü bu durum, önümüzdeki günlerde yaşanacak bir terör dizisinin diğer halkası olabilir. IŞİD ve benzeri terör örgütlerinin Irak ve Suriye’yi ne hale getirdiği ortada. Ankara ve İstanbul gibi şehirlerimizin Bağdat’a veya Şam’a dönmesi, hepimizin korkulu rüyası” dedi.

BAŞBAKAN ADALET İŞLEYİŞİNDEN BİHABER

Başbakan Davutoğlu’nun katliamın hemen ardından kameralar karşısında yaptığı açıklamaları da değerlendiren Yüksel; “Kendisi daha önce Suruç ve Diyarbakır'da yapılan saldırılardaki failleri yakaladıklarını belirterek, Suruç'ta HDP mitingine bomba koyan Abdurrahman Alagöz'ün yakalanarak hukuka teslim edildiğini söyledi. Ancak “canlı bomba” Alagöz, olay yerinde ölmüştü. Başbakanın bu gafı hafızalarımıza kazındı. Türkiye’nin Başbakanının, ülkenin adalet sisteminin işleyişinden bihaber olduğu da bir kez daha gözler önüne serildi” diye konuştu.

 ORADA DEVLET OLSA İSTİFA EDERLERDİ

 Yaşanan acı olayın ardından 3 bakanın kamera karşısında Türkiye’yle alay eder şekilde açıklama yapmalarını ve gülmelerini vahim bir tablo olarak yorumlayan milletvekili Yüksel, İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı ve Sağlık Bakanı’nın olaylara hiçbir şekilde hâkim olmadığını söyledi. Yüksel; “10 Ekim günü Türkiye, tarihinin en büyük terör saldırısını yaşarken, orada ciddi bir güvenlik açığı vardı; orada devlet yoktu! Çünkü orada devlet olsaydı, bugün Ankara Valisi, İstihbarat Dairesi Başkanı, Adalet Bakanı ve İçişleri Bakanı çoktan istifa etmiş olurdu. Yetkililer, saldırıda güvenlik zafiyeti olmadığı konusunda ısrarcılar. Eğer bu devletin güvenlik önlemleri almış haliyse, Allah bizi güvenlik önlemleri alınmamış halinden korusun! Sorumlular ve bu saldırıya göz yumanlar, en kısa zamanda bulunarak adalete teslim edilmelidir!” şeklinde konuştu.

IŞİD KONUSUNDA KİMSE MASUM DEĞİL

Saldırının arkasındakilerin IŞİD olması durumunda akıllara yeni bir soru takıldığını söyleyen CHP’li Yüksel; “Peki, IŞİD’i Ankara’ya yönlendiren kimdir? Çünkü birçok devlet IŞİD’i amaçları doğrultusunda bu tür saldırılara yönlendiriyor. Batı ülkeleri, Rusya, İran, Suriye, İsrail ve diğerleri, hiçbiri IŞİD konusunda masum sayılamaz. IŞİD ve benzeri terör örgütleri devletler arasında kullanıma uygun araçlara döndü. Eğer Türkiye’de IŞİD saldırıları gerçekleştirilmek isteniyorsa, maalesef Türkiye buna hazır. PKK’ya karşı son birkaç yıldır gösterilen hoşgörünün kat be kat fazlası IŞİD’e karşı gösterildi” dedi.

Editör: TE Bilişim