Gaziantepli baklava ustası Metin Yücedağ, “Baklavayı ağzınıza aldığınız zaman o hış sesinin gelmesi lazım. Yufkası ince olacak, yağı Urfa’dan gelecek ve şekeri orijinal şeker olacak, glikoz şeker olmayacak. Yediğiniz zaman da zaten sizi rahatsız etmiyorsa iyi baklava olduğunu anlayabilirsiniz” dedi.

Ramazan Bayramına sayılı günler kala vatandaşların bayram alışverişleri hızlandı. Herkes misafirlerine ikram edeceği şeker, çikolata, baklavasını hazırlamaya başladı. Özellikle bayramların vazgeçilmezi olan baklavanın iyisinin nasıl olacağını Gaziantep Kocatepeli 37 yıllık baklava ustası Metin Yücedağ anlattı. Yücedağ, önce tezgahtaki ürünlere bakıp, göze hitap ediyorsa o ürünün alınması gerektiğini söyleyerek, “Güzel rengi olacak, yufkası güzel açılacak, yediğimiz zaman da tadından, şekerinden, yağından iyi olduğunu anlayabiliriz. Renginin altın sarısı olması lazım. Bizim baklavamız aşağı yukarı 40 kat oluyor, orta katına ceviz veya fıstık atıyoruz zaten, 20 alta, 20 de üste olmak şartıyla üretimimizi yapıyoruz. Hamurun sertliği ve yufkanın inceliği çok önemli. Çünkü yufka ince olmazsa ağzınızda börek yemiş gibi bir tat alırsınız. Baklavayı ağzınıza aldığınız zaman o hış sesinin gelmesi lazım” şeklinde konuştu.

"BAKLAVA GAYET SAĞLIKLI, BEN 37 YILDIR YİYORUM EN UFAK BİR SORUN YOK"

Yücedağ, bazı baklavacıların Antep fıstığı yerine bezelye tozu kullandığı iddialarıyla ilgili ise, “Kesinlikle ben 37 yıldır bu işin içindeyim kesinlikle böyle bir şey görmedim. Duyuyoruz ama ne kadar doğru ne kadar gerçek bilmiyorum. Biz zaten Antepliler olarak böyle bir şeyi kesinlikle kullanmayız. Ben kendi yemediğim ürünü kesinlikle müşterime yedirmem. Baklavanın iyi olduğu tadından şöyle anlaşılır; yufkası ince olacak, yağı Urfa’dan gelecek ve şekeri orijinal şeker olacak, glikoz şeker olmayacak. Yediğiniz zaman da zaten sizi rahatsız etmiyorsa iyi baklava olduğunu anlayabilirsiniz” ifadelerini kullandı.

Baklavanın sağlık için de faydalı olduğunu dile getiren Yücedağ, “Baklava her türlü iyidir, insanı zinde tutar. Ben baklavacı olarak her gün tatlı yerim gayet de zindeyim Allah’a şükür. Millet baklava yesin, ben onu istiyorum. Çünkü baklava gayet sağlıklı, ben 37 yıldır yiyorum en ufak bir sorun yok” diye konuştu.

Yücedağ, işletmede 10 ila 15 çeşit baklava yaptıklarını ve günde 700 tepsi baklava çıkardıklarını belirterek, Ramazan Bayramı dolayısıyla taleplere yetişmekte zorlandıklarını ve bu bayramda 15 bin tepsi üretim olduğunu, harıl harıl çalıştıklarını söyledi.

"BAKLAVAYA BAKTIĞINIZ ZAMAN ÇOK PARLAMAYACAK"

“Sahte baklava her zaman var ama bayram dönemlerinde bizim sektörümüze olan ilgi arttığı için ön plana çıktığı dönemler bu dönemler” diyen marka sahibi Serdar Eker ise, şunları söyledi:

“Merdiven altı imalathaneler her zaman var. Onun için insanların gıdada her zaman markalı ürünleri tercih etmeleri çok önemli. Baklavaya baktığınız zaman çok parlamayacak, gözünüzü alacak kadar parlıyorsa bilin ki o gerçek şeker değil. Baklava doğal olmalı, evde yaptığınız baklavanın nasıl doğal bir duruşu varsa, parlaklığı varsa dışarıdan aldığınızda da bu olmalı. Bezelye kullanımı yine aynı şekilde, bezelye veya yer fıstığı, boya bunlar ortaya doğal olmayan bir görüntü çıkartır. Çok yeşil, açık yeşil bir görüntü çıkar ortaya. Bu açık yeşil fıstıkta olmayan bir yeşil. Bugün baklava 10 lira diyen bir işletme neye göre 10 lira diyor? Bugün baklava 60 lira diyen işletme yıl boyu 60 lira diyor ve bunu yıl boyunca tadıp denetleme şansınız var. Duruşu olan, 365 gün nasıl duruyorsa bayramda da öyle duran işletmelere gitmek lazım ve bayram öncesinde de bu işletmenin ürüne bakışını, imalatını, lezzetini biliyor olmanız lazım. Sürpriz zaten bayramlarda var. Daha büyük sürprizlere yol açmamak için bildiğiniz, güvendiğiniz, fiziksel şartları müsait, hizmetinden emin olduğunuz işletmelerden alışveriş yapmalısınız.”

(Goncagül Özcan - Burak Altun - Cem Geçim /İHA)

Editör: TE Bilişim