Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İzmir Milletvekili Özcan Purçu ve Afyonkarahisar Milletvekili Burcu Köksal, Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz’ı ziyaret etti.

Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde bir Roman vatandaşın 4 yıldır kaldığı çadırda yanarak yaşamını yitirmesi ve konunun TBMM Genel Kuruluna taşınması üzerine Vali Tutulmaz’a eleştirilerde bulunan CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu ve CHP Afyonkarahisar Milletvekili Burçu Köksal, Vali Tutulmaz ile makamında bir araya geldi. Purçu, aileye konteyner verilmediğini öne sürerek mecliste tartışmaya neden olmuştu. Yaklaşık 1.5 saat süren görüşmelerin ardından açıklamalarda bulunan CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, "Valimize o üzücü olaydan sonra telefon açtık. Milletvekilimizle de görüştük. Valimiz bizi buraya davet etti. Bu üzücü olayı kimse tasvip etmez tabii ki. Böyle üzücü olayların yaşanmasını hiç kimse istemez. Bir insanın çadırda diri diri yanmasını hiç bir vicdan kabul etmez. Bu bağlamda üzülerek ifade edeyim; Bir daha böyle olayların Türkiye’nin hiç bir yerinde yaşanmamasını istiyoruz. Valim o konuşmadan sonra beni aradı. ’Çadırda ne kadar vatandaş varsa ben hepsini aldım ve evlere yerleştirdim. Ben de istemezdim’ dedi. Birçok vatandaşımızı çadırdan evlere yerleştirdi ve ev düzenlerini kurdu. Kendisine teşekkür ediyorum bu bağlamda. Hem merkezde ve hem ilçelerimizde yaşayan Roman vatandaşlarımızla ilgili gelecekte ne yapabiliriz ve kötü bir olay yaşandı. Bundan sonra yaşanmasın diyerek bir plan dahilinde hizmet edebiliriz şeklinde milletvekilimiz ve valimiz ile bir toplantı yaptık. İnşallah ilerleyen süreçte bütün vatandaşlarımızla ilgili sadece Roman vatandaşlarımızla ilgili değil. Mağdur, yardıma ihtiyacı olan ve yoksul tüm vatandaşlarımızla ilgili gelecekte ne yapabilirizi konuştuk. Bu bağlamda da inşallah birlikte çalışacağız.Devletimiz ve ülkemiz fakirin ve garibanın yanında bunu biliyoruz. Her gün biz kamuda görev yapan kişiler olarak yeni şeyler öğreniyoruz ve yaşıyoruz. Gerek kamusal gerekse görevsel eksiklerimiz oluyor. Bunu en aza indirerek hata yapmadan ve vatandaşımız mağdur olmadan başka canlar yanmadan daha iyi yol alma bağlamında güzel şeyler yapacağız inanıyorum. Valimize de bizi kabul ettiği için teşekkür ediyorum" dedi.

"Bilgileri vatandaşlardan ve milletvekilimizden aldım"

Dinar’da çadırda hayatını kaybeden kişi ile ilgili bilgileri bölgedeki vatandaşlardan ve CHP Afyonkarahisar Milletvekili Av. Burcu Köksal’dan aldıklarını ifade eden Purçu, "Vekilim bu olay yaşanmadan önce rahmetli hanımefendinin yanına defalarca gitmiş. Hatta bazı gazetelerde çıkan fotoğraflarda milletvekilim hep göründü oralarda. Konuyu kamusal alana iletmesine rağmen bir sonuç elde edemedi. Onlar bizim için olayın araştırılması ciddi kanıtlardır. Gerek gazete gerek vekilimin raporları gerek sahadan aldığımız bilgiler, gerek Roman vatandaşlardan aldığımız bilgiler gerekse de rahmetlinin ailesi ve vekilimin ilettiği resmi raporlar ışında o konuşmamızı yapmıştık" ifadelerini kullandı.

"Yanlış bir yönlendirme yok"

Bir gazetecinin ’Olayla ilgili yanlış yönlendirildiğinizi mi düşünüyorsunuz?’ sorusuna ise Purçu, şöyle cevap verdi:

"Yanlış bir yönlendirme yok net bir olay var işin içerisinde. Bir vatandaş çadırda yanıyor. Bunun yanlış yönlendirmesi gibi bir şey yok. Kamusal zafiyet ve eksikliklerimizden. Sosyal sorumluluk çercevesinde herkesin bir görevi çadırda yaşayan vatandaşın normal sosyal hayat şartlarına kavuşturulmasının yanlış yönlendirilme gibi bir şey yok. İki artı iki eşittir dört. Çadırda yaşayan vatandaşımız vefat ediyor. Yanlış yönlendirme diye bir şey yok."

Yapılan toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Afyonkarahisar Valisi Mustafa Tutulmaz, "Bundan sonra Roman kardeşlerimize neler yapabiliriz? Bunları topluma daha fazla entegre etme adına üzerimize ne düşer? Bununla ilgili 1.5 saatlik bir toplantı yaptık. Geriye takılıp kalmayalım. Kalırsak geleceği göremeyiz. Bundan sonra Roman kardeşlerimizi topluma daha fazla entegre etme yönünde neler yapabiliriz? Bunun hep birlikte kafa yoralım. Bizim geleceğimiz alt kültürler dini yapılar, etnik yapılar ve hepsi bir arada. Hiç bir sorgulama yapmadan bir arada yaşaması ile mümkün olur. Gerek tecrübelerimizle ve gerekse de dünyada yaşanmışlarla açıkça görüyoruz. Burada bu millet yüzyıllardır bir arada yaşadığını gösteriyor. Belki bunu biraz daha gerek Roman kardeşlerimiz kendilerini topluma entegre etme noktasında sorumluluk almaları yönünde, gerekse de diğer toplumun kesimlerinin roman kardeşlerimizi daha fazla kabul edebilecek bir anlayışta olması gerekiyor. Bunu sağlamadan sadece romanlar acısından da değil. Bütün alt kültürler ve etnik yapılar ile benzeri anlamda da geçerli. Toplumun tümünü kucaklayacak herkesi de toplumun bir parçası olacak şekilde kendisi konumlandırmazsa toplumda huzuru sağlayamayız" şeklinde konuştu.

"Özür dilenecek birisi varsa ailesidir"

Bir gazetecinin herhangi bir özür dilemenin olup olmadığını sorması üzerine Vali Tutulmaz’ın, "Vekilimizin benim buraya gelmem zaten bunu bir şekilde ifade ediyor" cevabı üzerine araya giren Purçu, "Özür dilenecek de bir şey yok. Bir sayfayı kapattık önümüze bakıyoruz. Valimizin de ifade ettiği gibi. Bir can gitmiş vahim bir olay sonrasında. Özür dilenecek bir şey yok ortada. Özür dilenecekse o canın yakınlarından ve akrabalarından özür dilenmeli. Böyle bir olaya sebebiyet verdiğimiz için. Kamu görevlisi olarak bütün insanların sorumluluğu onlardan özür dilenmeli. Dolayısıyla ben Hanife hanım çocuklarından, akrabalarından ve yakınlarından onun ölümüne engelleyemediğimiz için özür diliyorum" dedi.

Purçu’nun açıklamasının üzerine Vali Tutulmaz ise; "Artık vekilimiz buraya kadar gelmiş. Buraya kadar gelmiş olması çok şey ifade ediyor. Artık ’geçmişte şu bu denilmişti’ diye üzerinde çok durmayalım. Bazen dilden ziyade halle anlaşılır. Biz vekilimizle hal ile anlaştık. Bir sıkıntı yok" ifadelerini kullandı.
Editör: TE Bilişim