Cuma günü Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde Eskişehir’e katkılarından dolayı Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ile AK Parti Eskişehir Milletvekili eski bakan Prof. Dr. Nabi Avcı’nın isimleri iki farklı caddeye verildi.

Türkiye’de genelde öldükten sonra insanlara değer verilir. Bu güzel hareketten dolayı meclisi tebrik etmek lazım. İki ismin de Eskişehir ve Türkiye’ye kattıkları ortada.

Özellikle Büyükerşen’in yaptıklarını yazmaya kalksak, sayfalar, kitaplar yetmez herhalde, zaten Eskişehir denince akla ilk gelen isimdir Yılmaz Büyükerşen, bu yüzden adının verilmesi çok yerinde bir hareket oldu.  

Burada meclisi eleştirilecek üç konu var; birincisi mevcut caddelerin isimlerini değiştirmek yerine yeni caddelere isim vermek daha doğru olacaktır.

İkincisi ise; Kurtuluş Savaşı’nın önemli isimlerinden Behiç Erkin isminin sokaktan bozma caddeye layık görülmesi de uygun olmadı. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç bu konuda meclisi uyardı. Eminim yanlıştan dönerler…

Köşemin asıl konusuna dönecek olursak; Tepebaşı’nın gülen yüzü Ahmet Ataç'ın isminin de bir caddeye verilmesi gerektiğini düşünüyorum.

Eskişehir’de son çeyrek asırda  yaptıkları, katkıları ile damga vuran 4-5 isim sayın dersek Tepebaşı Belediye Başkanı Dt. Ahmet Ataç’ı da es geçmek olmaz.

Sayın Ataç’ın da Eskişehir için yaptıklarını yazmaya kalksak hatırı sayılır bir yer ayırmak gerekir. Ataç’ın en büyük mirası nedir sorusunu yanıtlarsak: Gülen Tepebaşı…

Hele hele şu dönemde insanları yüzünün gülmesi kadar önemli bir yatırım, proje, hizmet olmasa gerek…

Çalışmalarını, yatırımlarını insanları kırmadan, dökmeden yapmak ve insanların yüzünü güldürecek işlere imza atmak önemli...

Diğer belediye başkanları için gelen şikâyetleri, serzenişleri karşılaştırdığımızda Sayın Ataç, için bu eleştirilerden söz edemiyoruz.

Meclisi takip ederken Ahmet Ataç’ın isminin de bir caddeye verileceğini bekledim ama gündeme gelmedi.

Umarım bu durum CHP içindeki siyasi operasyona kurban gitmemiştir…

İleriki günlerde bu yanlıştan dönüleceğini umut ederek yazımı sonlandırıyorum.