Check-up’ın, kişinin sağlık durumu ile ilgili bilgi sahibi olabilmesi adına gerçekleştirilen genel ve çerçeveli incelemeleri içerdiğini aktaran Dr. Gelir, “Check-up’ta kan ve idrar testleri ile şunlara bakılır: Genel bire kan sayımı yapılır; kansızlık olup olmadığına, vitaminlere bakılır, şeker, kolesterol, kan tuzları nasıl, böbrek karaciğer değerleri nasıl, net bir kansızlık veya kan hücrelerinde bir sorun var mı?, tiroid bezi nasıl çalışıyor, idrarında bir enfeksiyon, kanama var mı bakılır. Romatizmal değerler açısından bir sorun var mı; bulaşıcı bir hastalığı var mı bunlara bakılır. Karın, tiroid ultrasonu yapılarak karaciğer ve dalakta büyüme var mı buna bakılır. Tiroid bezinde düzensizlik veya nodül var mı yapılan testlerle bunlara bakılır. Bir kalp grafisi mutlaka çekilir, kardiyoloji hekimi tarafından muayene yapılır, Ekokardiyografisine bakılır, kalbin kasılma gücüne bakılır. Bunun yanı sıra bir akciğer filmi çekilir, kadın hastalarda buna ilave olarak; meme ultrasonu ve mamografi yapılır. Kanser taraması yapılır, kadınlarda meme, yumurtalık, kolon kanseri bakımından tarama testlerine bakılır, erkekler için; prostat, kalın bağırsak pankreas için kanser tarama testleri yapılır. Kadın doğumda; smear testi ve ultrason yapılır, erkek hastalar için de ek olarak ürolojik muayeneler yapılır." dedi. "İleri tetkikler gerekebilir" Check-up’ta olumsuz bir bulgu belirlenmesi halinde ileri tetkikler istendiğini ifade eden Dr. Gelir, “Menopoz sonrası kadınlarda veya erkeklerde demir eksikliği var mı buna bakılır ve demir eksikliği varsa; mide ve bağırsak kanseri açsından tarama yapmak gerekir. Endoskopi, kolonoskopi ve tomografiler, solunum fonksiyon testi ileri tetkiklerden bazılarıdır” diye konuştu. "Bir günde tamamlanır" Sabah aç karnına gelen bir kişi aynı gün içinde tüm işlemleri bitirebileceğini aktaran Dr. Gelir, tüm test sonuçlarının da 2 gün içinde çıktığını söyledi. Check-up’ın 20-40 yaş arasında yılda 1 yapabileceğini, her şey normalse daha uzun aralıklarla da bakılabileceğini dile getiren Dr. Gelir, “Ancak 40 yaş sonrasında kesinlikle yılda 1 kez bütünsel olarak tüm vücuda bakmak için Check-up öneririm” dedi. "Hastalıklar oluşmadan önlenebilir" Check-up’ta amacın; gizli kalmış, henüz ortaya çıkmamış bir sorun varsa bunu belirlemek olduğunu belirten İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Gökçe Kundakçı Gelir, “Bu genel sağlık taramasında bir takım öncül bulgular bize hastalıklara karşı önlem alma şansı tanıyor, böylece hastalık ilerlemeden erken tedavi ile sağlığa kavuşmak mümkün oluyor. Şeker tansiyon gibi hastalıklarda; henüz sınırda olan kişilerde bulgular belirlendiğinde ise; bu hastalıkların oluşması da engellenebiliyor” şeklinde konuştu. Check-up’taki bulguların doktorlar için yol gösterici olduğunu ifade eden Dr. Gelir, şunları söyledi: “Sorunun üstünü örtmek yerine önce sorunun kaynağını bulmak gerekir, örneğin; demir eksikliği olan biri için bunun tedavisi yapılabilir ancak bundan önce bu demir eksikliğinin nedeni nedir bunun araştırılıp, bu sorunun ortadan kaldırılmaya çalışılması daha doğru bir yoldur. Check-up’ın önemi bu noktada anlaşılmaktadır.” "Hastalıkları fark etmeden yıllar geçebiliyor" Check-up’ta kişiye genel ve çok detaylı bir şekilde bakıldığını hatırlatan Dr. Gelir, “Örneğin; erken evre kanser belirlediğimiz çok hastamız oluyor, ya da hasta ileri derecede şeker veya tansiyon hastası, kolesterolü yüksek veya ciddi bir kansızlığı var ancak farkında değil. Check-up sonrasında fark edilen bu sorunlara uzman hekimlerce verilen tedaviler, kişinin sağlıklı bir yaşam sürdürmesinde etkili oluyor.” diye belirtti.