En Hızlı Büyüyen Ekonomiler: Hangi Ülkeler Yakında Yeni Bir Dünya Gücü Olabilir? Dünyada sadece iki süper gücün olduğu bir dönem vardı, ancak artık durum böyle değil. Günümüzde güçlü ülkeler sadece iki kıtada değil tüm dünyada yer alıyor ve gelişen teknoloji ile nüfus onların küresel siyasette ne kadar etkili olduklarını belirliyor. Elbette eğlence söz konusu olduğunda (örneğin canlı casino site oyunlarında) sınırların bir önemi yok ancak ticari ve siyasi güç dengeleri açısından artık tamamen farklı bir dünyada yaşadığımızı söyleyebiliriz. Eski süper güçler eskisi kadar etkili değil ve yeni dünya lideri olmaya aday birçok yeni ülke bulunuyor. Peki, bu ülkeler hangileri? Bu soruyu aşağıda sizin için cevapladık. Hindistan COVID-19 salgını birçok ülkenin ekonomik büyümesini durdurdu ve hatta geriletti, ancak Hindistan için durum neredeyse tam tersi oldu. Hindistan her zaman en hızlı büyüyen ülkeler listesinde yer aldı, ancak ilk kez üst sıralara çıkmayı başardı: Ekonomistler, ülkenin 2021 ile 2025 yılları arasında %7,2 büyüyeceğini tahmin ediyor. Bu rakamın ne kadar büyük olduğunu anlamak için Avrupa'nın büyüme rakamlarına bakmak yeterli: IMF, Euro Bölgesi'nin 2021 ortasına kadar %4,2'lik bir büyümeye ulaşacağını, ancak bu rakamın 2022'de %3,6'ya düşeceğini tahmin ediyor. Hindistan ise bu dönemde çok daha yüksek rakamlarla büyümeye devam edecek ve bu artış durmayacak: Hindistan birkaç yıl içinde dünyanın en büyük ekonomilerinden birine sahip olabilir. Ülkenin PMI değerleri ve ticaret verileri de oldukça olumlu. Ayrıca, hükümet son zamanlarda daha liberal politikalar içeren çeşitli reformlar gerçekleştirdi ve Bölgesel Kapsamlı Ekonomik Ortaklık'tan (RCEP) çekildiğini duyurdu. RCEP, Avustralya, Çin, Japonya, Yeni Zelanda ve Güney Kore arasında özel bir serbest ticaret anlaşmasıydı ve Hindistan'ın bu anlaşmadan çıkması, yabancı yatırımcıları ülkeye getirme çabasının bir sonucu olarak görülüyor. Yani Hindistan artık kendi coğrafi bölgesi ile sınırlı kalmayıp dünyaya açılmak istiyor: Her şey yolunda giderse Çin'den bile daha büyük bir ekonomik güce ulaşabilir. Ülkedeki siyasi belirsizlik rahatsız edici olsa da ekonomik büyüme kaçınılmaz görünüyor: 2025 yılına kadar Hindistan dünyanın yeni süper gücü olabilir. Bangladeş Hindistan kadar yüksek bir büyüme oranına sahip bir ülke arıyorsanız, Bangladeş'e bakabilirsiniz: Ekonomistler, bu ülkenin büyüme oranının aynı dönemde (2021-2025) %6,9 olacağını tahmin ediyor. Aslında bu çok daha etkileyici bir durum zira Bangladeş hem coğrafi alan hem de nüfus olarak Hindistan'dan çok daha küçük bir ülke. (Bir fikriniz olması için Hindistan'a 30 Bangladeş sığdırabileceğinizi belirtelim.) Ancak bu kadar yüksek bir büyüme hızına ulaşacak olması, daha nitelikli nüfusundan kaynaklanıyor. Hindistan yukarıda bahsettiğimiz büyüme hızına "kaba güç" ile ulaşıyor, yani nitelik olarak değil nicelik olarak büyüyor. O kadar büyük bir nüfusa sahip ki, hiçbir şey üretmeden sadece satın alsa bile dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olmaya devam ediyor. Bangladeş ise kaliteye önem veriyor: Yıllardır devam eden doğum kontrol politikaları sonucunda ülke nüfusu belli bir dengeye ulaşmış ve nüfusun çoğunluğu çalışma çağında. Ülkede işsizlik oranı çok düşük ve hemen herkes bir şeyler üretiyor: Burası, iş gücü bulmakta zorlanmayacağınız bir ülke. Bazı küresel markalar, üretim tesislerini Çin'den Bangladeş'e kaydırmayı bile planlıyor. Bangladeş, nitelikli nüfusu sayesinde büyüme hızını artırabilen ender ülkelerden biri. Tek sorun, ülkedeki aşı programının çok verimli çalışmıyor olması: COVID-19 yeniden sorun haline gelebilir ve birçok işyeri yeniden kapanmak zorunda kalabilir. Ancak her şey yolunda giderse Bangladeş dünya ekonomisinde söz sahibi ülkelerden biri olacak gibi görünüyor. Ruanda Ekonomik büyüme tahminlerine baktığımızda ilk sırada Asya ülkelerinin olduğunu görüyoruz. Örneğin Vietnam %6,7'lik bir büyüme oranına sahipken, bu rakam Kamboçya için %6,6. Ancak Asya kıtasının dışında ülkeler de var: Ruanda, Afrika'nın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri ve 2021-2025 yılları arasında büyüme oranının %6,7 olacağı tahmin ediliyor. 1990'lı yıllarda yaşanan iç savaşla dünya gündemine giren ülke artık çok daha istikrarlı. GBP verileri 2000'de 2 milyar dolar ve 2019'da 19 milyar dolardı: Bu çok hızlı bir büyüme oranını gösteriyor. Ruanda, COVID-19 döneminde bile büyümeye devam etti ve bu dünyada çok az ülkenin başarabildiği bir şeydi. Bu Afrika ülkesi için gelecek parlak görünüyor, ancak iki potansiyel sorun var. Birincisi, ülkedeki enerji maliyeti hala çok yüksek. Bu durum birçok küresel markanın Ruanda'ya girmesini engelliyor. İkincisi, ülkenin büyüme hızını ve istikrarını büyük ölçüde mevcut lideri Paul Kagame'ye borçlu olması. Kagame liderliği bıraktığında ne olacağını kimse tahmin edemiyor: Ülke yeniden siyasi belirsizliğe sürüklenebilir. Ancak bu olmazsa ve enerji maliyetleri düşerse, Ruanda hem Afrika'nın hem de dünyanın en başarılı ekonomilerinden birine sahip olabilir. Vietnam Vietnam, istikrarlı siyasi iklimi, düşük işçilik maliyetleri ve nispeten vasıflı işgücü sayesinde son yıllarda Doğu Asya'nın yıldız ülkelerinden biri olmayı başardı. Ülke, özellikle elektronik ve hazır giyim sektörlerine doğrudan yabancı yatırım çekmede oldukça başarılı. Vietnam, ABD-Çin ticaret savaşları nedeniyle Çin'den çıkmak isteyen şirketler için de çekici bir merkez ve son zamanlarda RCEP ve Avrupa Birliği ile pazar erişimini artıran bir dizi ticaret anlaşması imzaladı. Vietnam, ayrıca COVID-19'u etkileyici bir şekilde yönetti: Salgını yurt içinde neredeyse tamamen kontrol altına aldı ve bu da ekonomisinin oldukça hızlı bir şekilde büyümesine olanak tanıdı. Önümüzdeki yıllarda, imalat sektöründeki faaliyetlerinin daha da artacağı tahmin ediliyor. Ancak turist sayısında azalma, COVID sonrası beklenenden yavaş toparlanma, dış şoklara maruz kalma ve lideri olan Nguyen Phu Trong'un kırılgan sağlığı gibi çeşitli riskler de barındırıyor.