Okulların açılması ile sınavlara hazırlıklar da başladı. Veliler ve öğrenciler hem beklentili hem de endişeli. Sınavlarda başarılı olmak öğrencinin olduğu kadar anne babaların da arzusu. Ancak gençlerin sınav başarısını artırmak ve bu dönemi daha sağlıklı biçimde geçirmelerini sağlamak için ebeveynlere önemli görevler düşmektedir. Acıbadem Hastanesi Uzman Psikoloğu Hilal Aktaş, anne ve babalara, çocuklarının sınav kaygısını azaltmaya yönelik 10 altın öneri sundu.

ÇOCUĞUNUZUN SINAV KAYGISINI AZALTMAYA YÖNELİK 10 ÖNERİ

 

Çocuğunuzun geleceği konusundaki endişelerinizi ona yansıtmamaya özen gösterin.

Anne babanın model olduğu davranışlar çocuğun farkında olmadan benzer davranışları geliştirmesine sebep olur. Örneğin aşırı evhamlı, endişeli ebeveynlerin çocuklarının da bu davranışı kazanma ihtimali çok yüksektir çünkü kaygı bulaşıcıdır.

 

Çocuğunuza karşı davranış biçiminiz ve ses tonunuza dikkat edin.

“En az şu kadar net yapmalısın”, “Başarılı olmalısın’’ ,“Kendini dersine vermelisin”  türünden zorunluluk ifade eden cümleler öğrencinin kaygısının artmasına neden olmaktadır. Bu tür zorunluluk ifade eden sözleri mümkün olduğunca az kullanmaya çalışın.

 

Çocuklarınıza tekrar tekrar ders çalış demeyin!

Sorumluluğunu bilen ve sınavlara hazırlanan öğrenciler için ailelerin uyarılarına ihtiyaç yoktur. Bazı öğrenciler bu nedenle kendisi için değil ailesi için ders çalışması gerektiği düşüncesine kapılıp daha yoğun kaygı hissedebilir. Ya da ailesine tepki göstererek ders çalışmayı aksatabilir.

 

Gereğinden fazla fedakârlıktan kaçının ve bunları hatırlatmayın.

Örneğin bir yıl boyunca eve misafir çağırmamak, evde televizyonu açmamak gibi. Öğrenci bu durumu “ailemin bu fedakârlıklarına yanıt vermek zorundayım” biçiminde düşünerek daha fazla kaygılanabilir.

 

Negatif motivasyondan uzak durun.

Bazı ebeveynler çocuklarının motivasyonunu arttırmak için “bu gidişle sen asla kazanamazsın” gibi sözler söylerler. Bunlar öğrencinin kendine olan güvenini sarsacaktır. Bu tür ifadeleri kullanmamak gerekir.

 

Çocuğunuzun sınırlarını zorlamayın.

Ebeveynlerin beklentisi çocuğun beklentisinden daha yüksek olmasın. Beklentileriniz ile çocuğunuzun yapabilecekleri birbiriyle uyumlu olursa çocuğunuz daha az kaygı yaşayabilir.

 

Başkalarıyla kıyaslamayın.

Bu kıyaslama öğrencinin sınav kaygısının artmasına neden olur. “Eğer yapamazsan rezil oluruz”, “komşunun oğlu şu fakülteyi kazanmış, şu kadar net yapmış” gibi. Bu zor dönemde ebeveynler çocuklarına anlayışlı ve destekleyici davranmalıdır.

 

Deneme sınavlarında başarısız olduğu zaman kişiliğine yönelik eleştiride bulunmayın.

Çocuğa, sınavların onun kişiliğini değerlendiren bir ölçü olmadığını, kazanmak kadar kaybetmenin de hayatın bir parçası olduğu, hayatın sonu olmadığı anlatılmalıdır.

Başarısızlıklarından ziyade başarılarını ön plana çıkararak destekleyin ve cesaret verin.

Çocuğun, sürekli olumsuz yanlarını, yapamadıklarını vurgulamak yerine, olumlu yanlarını görmek onun kendisine olumlu bakmasını kolaylaştırır. “Sen bizim için sınavı kazansan da kazanmasan da değerlisin. Seni seviyoruz ve hep seveceğiz” şeklinde açıklamalar yaparak öğrenci rahatlatılmalıdır. Bu rahatlama, öğrencinin sınavda daha iyi performans göstermesini sağlayacaktır.

 

Çocuğunuzu takdir edin.

Çocuk, konuşurken konuşması asla bölünmemeli ve onun adına konuşulmamalıdır. Çocuk, söylediği veya hissettiği şeyler için sorgulanmamalı “bu şekilde hissetmemelisin” diyerek duyguları düzeltilmeye çalışılmamalıdır.

 

Tek taraflı güven vermeyin

“Mutlaka başaracaksın” “Sana güveniyoruz”  gibi yaklaşımlardan kaçının.

 

“Her şeyi denedik, çocuğumun hala çok kaygılı” diyorsanız bir uzmana başvurup profesyonel bir destek alabilirsiniz.

 

 

 

Editör: TE Bilişim