Türkiye Kamu Sen’e bağlı Türk Eğitim Sen üyeleri bugün sokağa çıktı. Hazırlanan ‘temsili tabutla’ yürüyen eğitim çalışanları Hamamyolu Saatli Park’ta basın açıklaması yaparak hükümete ve Milli Eğitim Bakanı’nın uygulamasına tepki gösterdiler.

Türk Eğitim Sen 1 No lu Şube Başkanı Haydar Urfalı yaptığı açıklamada; Türkiye genelinde sendikacılığın evrensel asgari standartlarını karakterinde taşıyan bütün sendikaların da desteğiyle iş bıraktıklarını, okullarda ziller çalmadığını, eğitim çalışanlarının işbaşı yapmadıklarını söyledi.

“Yandaş yönetici atamalarına hayır demek, , sendikamızın nöbet ücretleri ile ilgili 6 saat ek ders talebinin yerine getirilmesi, eğitim çalışanlarının ekonomik ve sosyal hakları, ilk defa alamadığımız enflasyon farkı, üniversite çalışanlarının ekonomik ve sosyal hakları, 4/C’lerin kadroya alınması, taşeronlaşmaya karşı durmak, akademik zam sözünün yerine getirilmesi, özel okulları teşvik edilirken imkansızlıklarla boğuşan devlet okullarına üvey evlat muamelesi yapıldığı, öğretmenlerin ve diğer eğitim çalışanlarının kaybettiği itibarları ve daha demokratik üniversite için alanlardayız” diyen Urfalı, şunları söyledi: “Eğitim çalışanları toplumda giderek itibar kaybetmektedir. Özellikle öğrencilerin kendilerine rol model aldığı öğretmenlerimiz, artık Bakanlığın yanlış politikalarından dolayı değersizleştirilmekte ve etkisizleştirilmektedir. Öğretmeni cezalandıran, öğrenci üzerindeki etkisini azaltan, öğretmenleri yoksullaştıran onların özlük haklarını tırpanlayan uygulamalar toplumdaki saygınlıklarının azalmasına neden olmuştur.

 BAKANLIK MÜHİM(!) İŞLERLE UĞRAŞIYOR

Milli Eğitimde yaşanan sorunların sadece kadrolaşmayla ilgili değildir. Eğitim çalışanları angarya görevlerle mağdur edilmektedir. Sendikamızın nöbet ücretleri ile ilgili olarak uzun zamandır ortaya koyduğu bir talebi vardı. Aradan geçen sürede bu talebe kulak verilmedi. Çünkü MEB çok daha mühim(!) işlerle uğraşıyor. Mesela kadrolaşıyor, mesele öğretmenleri okul okul sürmeye hazırlanıyor, mesela eğitim çalışanlarının haklarını nasıl tırpanlarım diye düşünüyor.

Çalışanlar, 2014 yılında enflasyon farkı alamadıkları gibi, aile ve çocuk yardımlarına artış yapılmamış, ek ders ücretleri yerinde saymıştır. Kısacası 2014 ve 2015 yılları öğretmenler, akademisyenler, hizmetliler, memurlar, teknisyenler, üniversite çalışanları vb. eğitim çalışanları için kayıp yıllardır. Öte yandan 4/C statüsündü modern kölelik yaygınlaştırılmıştır. AKP iktidarı döneminde tavan yapan 8 taşeronlaşma insan sömürmenin diğer adıdır. MEB Yasası ve akabinde çıkarılan Yönetimi Atama Yönetmeliği ile okullar hallaç pamuğu gibi dağıttılar. MEB’in bu ötekileştiren anlayışını kökünden reddediyoruz. Sendikamızın bu eylemi bir uyarı niteliğindedir. Bu ülkeyi yönetenler aklını başını almalıdır.”

 

Editör: TE Bilişim