Tercih dönemindeki üniversite adayları için Anadolu Üniversitesi, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) ve Eskişehir Teknik Üniversitesi’nin (ESTÜ) bir araya gelerek oluşturduğu “Tercihim Eskişehir” platformu, adaylarla alanının deneyimli ve seçkin isimlerini bir araya getirmeye devam ediyor.

Bu kapsamda T.C. Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Serdar Çam, “Tercihim Eskişehir” platformu üzerinden gerçekleştirilen çevrimiçi söyleşide, eğitimin stratejik önemini ve üniversite adaylarına neden Eskişehir’i seçmeleri gerektiğini anlattı. TİKA; Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı’nın yürütmekte olduğu stratejik eğitim faaliyetlerine yeni dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığı’nı bünyesinde devam ettiğini aktararak konuşmasına başlayan Bakan Yardımcısı Dr. Serdar Çam sözlerine şöyle devam etti:

“Yetişmiş insan kaynağı bizler için çok önemli. Bu ise sadece üniversite mezunu demek değil, dünya çapında baktığımızda bu eğitim şartlarının çok büyük kısmı sağlanabiliyor. Genç nüfusu eğitim konusunda yeterli kapasiteye ulaştırmak çok önemli. Eğitim ve kültür bu açıdan bakıldığında paralel ilerleyen kavramlardır. Temel olarak bakıldığında bir şehrin kökü çok önemlidir. Tarihten ve eğitimden gelen faktörler şehirleri etkiler. Ben ilkokulu babamın görevi nedeniyle Libya’da okudum. Burada da sokaklarında gezdiğim zaman tarihsel anlamda Osmanlı kültürüyle birlikte birçok kültürü bir arada gördüm. Bu nedenle sadece bir okula gitmeyip başka kültürleri görerek farklı kazanımlar elde ediyorsunuz. Kök, gelenek ve miras eğitim için önemlidir. Bu durum, Eskişehir için de geçerlidir.”

“Üniversite hayatı bir daha gelmeyecek bir fırsattır”

Bir üniversite öğrencisinin kazanması gereken donanımlardan bahseden Dr. Serdar Çam, büyük bir kültürel coğrafya olan Türkiye’nin, medeniyet mirasının doğru anlaşılması gerektiğinin altını çizdi. Dr. Çam: “Gençlerimiz geçmişimizi çok iyi öğrenmeli, kültür ve sanat alanında kendilerini eğitmeliler. Aynı zamanda İyi gözlem yapmalılar, iyi okuyarak, iyi araştırarak, iyi dostluklar kurarak kendilerini geliştirmeliler. Üniversite sadece diploma alarak iş hayatına atılmak demek değildir. Üniversite toplumumuzu var eden kültürel değerler bütününün çağın gereklilikleri ile uyumlu bir şekilde bizlere kazandırıldığı bir eğitim sürecidir. Üniversite hayatı hiçbirimiz için bir daha gelemeyecek bir fırsattır ve çok iyi değerlendirilmelidir. İyi yetişmiş insan kaynağına ciddi anlamda ihtiyacı olan bir ülkeyiz ve bu kaynağı başka ülkelere kaptırmamız gerekir” şeklinde konuştu.

“Eskişehir, öğrenen bir şehir”

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Dr. Serdar Çam, Eskişehir adının üniversitelerle anıldığını ve kültüründe bu yönde geliştiğine dikkat çekti. Dr. Çam: “İstanbul akademik anlamda çok gelişmiş bir şehir. Bir öğrenci için kozmopolit büyük bir şehirde yaşamak ise gerçekten çok zor. Eskişehir’i ise ulaşımı, konaklaması, kültürü, sanatı ve kütüphanesiyle öğrenciyi üniversite hayatında tatmin edebilecek bir şehir olarak görmekteyim. Eskişehir, UNESCO tarafından yapılan değerlendirme sonucunda Türkiye’den ilk kez ’Öğrenen Şehirler Küresel Ağı’na katılan ve ’Öğrenen Şehir’ unvanını almaya hak kazanmış bir şehirdir. Öğrenen Şehir olarak, Eskişehir’in sürekli kendi kendini üreten ve geliştiren bir atmosferi bulunmaktadır. Bir diğer tercih nedenim ise kavşak noktasında bulunması, şehir ulaşımı ile Eskişehir’den birçok büyük şehre kolay bir şekilde ulaşabilmektesiniz. Yunus Emre gibi toplumumuzu şekillendiren medeniyet değerlerimizin oluşumuna büyük katkılar sağlayan manevi şahsiyetlerin varlığı da Eskişehir’in kültürel ikliminin zenginliğini göstermektedir. Eskişehir, tarihi geçmişi ve maneviyatı ile de eğitim hayatı için çok önemli bir noktada bulunmaktadır” dedi.

Editör: TE Bilişim