Eskişehir’e büyük katkı sağlayacak Eskişehir Rumeli Hava Kampüsü projesi resmen iptal edildi! Şehrimizin kalkınmasına, gençliğimizin istihdamına ve sanayimizin teknoloji liginde bir üst seviyeye çıkmasına doğrudan fayda sağlayacak bu devasa vizyonun bir kalemde silinmesi, bu şehir için çok büyük kayıptır. 100 yıllık havacılık mirasına sahip bir şehir, böylesine önemli bir projeyi kaybetmesi şehrin için tek kelimeyle ayıptır.
İşte tam da bu görkemli mirasın üzerine, ERİAD'ın büyük bir gayretle taşıdığı, “Hava Kampüsü”vizyonu yükseliyordu. Yüzlerce pilot yetiştirecek, ayda dört hava aracı üretecek, yeni bir ekonomik ekosistem kuracak, kültürel ve sanayi turizmine kapı aralayacak bir proje... Bir şehir için sadece bir yatırım değil, ruhunu yeniden tanımlayan bir atılımdı. Gökyüzüne bakıp "Acaba ben de uçabilir miyim?" diye hayal kuran her bir çocuğumuzun umudu, bu projenin pistlerinde vücut bulacaktı.
Fakat ne oldu? O büyük hayal, bir anda yerle bir oldu.
“Eskişehir Rumeli Kontrolsüz Havaalanı ve İnsanlı, İnsansız Hava Aracı Üretimi” projesi, ÇED Yönetmeliği'nin bir maddesine takılarak SONLANDIRILDI. Bu, sadece bir proje iptali değil; bu, Eskişehir’in geleceğe uzanan elinin, beceriksiz bir iradeyle havada kesilmesi demektir!
Bahane perdesi arkasına saklanan irade eksikliği
İptal gerekçelerine baktığımızda ise, öfkemiz katlanıyor. Bir yanda Türkiye’nin stratejik havacılık merkezine dönüştürme potansiyeli taşıyan bir yatırım, diğer yanda ise aşılması gereken bürokratik pürüzler.
Birinci gerekçe: TEİAŞ’a ait planlanan bir yüksek gerilim hattı güzergâhı ile çakışıyormuş. İkinci gerekçe: Proje alanı, Tarım ve Orman Bakanlığı’na göre orman sayılan yerlere isabet ediyormuş ve oradaki mahalle halkının otlatma talebi varmış.
Afedersinizama, bu nasıl bir önceliklendirmedir?
Bir şehir, yüz yıllık havacılık mirasını ve yüzlerce kişiye iş, binlerce gence umut verecek bir teknoloji üretim merkezini, henüz güzergâhı kesinleşmemiş bir elektrik hattına ya da otlatma hakkı talebine feda edebilir mi? Bu, bir şehri ileriye taşıyacak vizyonun, günlük ve yerel bürokrasiye kurban edilmesinden başka bir şey değildir.
Bu tarz projelerde engel çıkması doğaldır. Her büyük yatırım, beraberinde lojistik ve idari zorlukları getirir. İşte bu noktada, bu şehrin siyasi güçleri sahneye çıkmalıydı! Onların görevi, bu teknik engelleri, bu idari 'hayır'ları, güçlü bir siyasi iradeyle 'evet'e çevirmekti. Bir hattın güzergâhını değiştirmek ya da orman tahsisini, ülkenin en önemli havacılık yatırımlarından birine dönüştürmek, Ankara'daki kapıları çalmayı, masaya yumruğu vurmayı gerektirirdi.
Ama ne yazık ki, Eskişehir’in siyasi aktörleri, bu hayalin ardında duramadı. Ne yerel yönetim ne de Ankara’daki temsilcilerimiz, bu projeyi sahiplenme ve savunma iradesini gösterdi. Bir teknoloji hamlesi, otlak talebi kadar bile önemsenmedi. Sonuç: ÇED süreci sonlandırıldı. Tekrar ediyorum: Sonlandırıldı. Bir şehir, geleceğini kendi elleriyle boğdu.
Eskişehir’in gökyüzüne olan tutkusu, maalesef siyasetin sığ sularında boğulmuştur. Biz, yüksekte uçmayı hayal ederken, bizi yere çakan, basit bürokratik engellere bile boyun eğen bu güçsüz iradedir.
Bu büyük kayıp, yalnızca ERİAD’ın değil, tüm Eskişehirlilerin omuzlarına yüklenmiştir. Projeye sahip çıkamayanların, bu şehrin geleceğinden çaldığı, asla unutulmayacaktır.
Eskişehir, çok önemli bir vizyonu, siyasi iradesizlik yüzünden kaybetti. Tarih, bu kararsızlığı not edecektir.