Disk Emekli-Sen Şube Başkanı Suat Başaraner, 15-16 Haziran Direnişinin 51. Yıldönümü nedeniyle şu açıklamayı yaptı. Başaraner, "15-16 Haziran Direnişinin 51. Yıldönümü. Bundan 51 yıl evvel, Türkiye işçi sınıfı tarihinin en görkemli mücadelelerinden birine imza attı.

İktidar, muhalefet ve bazı “sendikacıların” da bulunduğu bir grup işçi sınıfı düşmanı, el ele vererek, ancak ve ancak faşist ülkelerde görülebilecek türden bir sendikalar kanunu tasarısı hazırlamıştı. Bu tasarı yalnızca Anayasa’ya değil, -bugün sendikamıza açılan kapatma davaları gibi- uluslararası anlaşmalara ve insan haklarına da aykırı bir nitelik taşıyordu. Amaç elbette, 1967’de kurulan DİSK’in; işçi sınıfı sendikacılığının yükselişine ket vurmaktı. Güçlü sendikacılık yaratılması” iddiasının arkasında işçilerin sendikal örgütlenmesinin ve grev hakkının kısıtlanması yatıyordu.

          Aynı dönem bir taraftan da “Türkiye’de işçi sınıfı yok” diyenlerin seslerinin en gür çıktığı dönemdi. Onlara göre; Türkiye’de kapitalizm de, burjuvazi de, işçi sınıfı da yoktu. Böylece, işçi sınıfının mücadelesinin önüne geçilmeye ve geniş kitlelerin kendi sınıfları için ayağa kalkması engellenmeye çalışılıyordu.

Yanıldılar. Tıpkı bugün de yanıldıkları ve yarın da yanılacakları gibi!

          15-16 Haziran’da İstanbul’u tam anlamıyla kilitleyen ve hayatı kelimenin tam anlamıyla durduran işçi sınıfı bir yandan haklarını savunurken diğer taraftan işçi sınıfının varlığını inkar edenlere de en net cevabını veriyordu.

15-16 Haziran’da alanları dolduran, hayatı durduran ve “Biz başka alem isteriz!” diyerek bir araya gelen işçilere, emekçilere ve işçi sınıfı mücadelesine ömürlerini verenlere selam olsun!

          Türkiye işçi sınıfının kendi gücünün ve sınıf olma bilincinin farkına vardığında nelere kadir olduğunu göstermiştir. Bugün, emek ve sendikal örgütlenme karşıtı yasa ve düzenlemelere karşı, 15-16 Haziran ruhunu kuşanmak biz işçilerin, emekçilerin, emeklilerin tarihi sorumluluğudur.

Bu tarihi sorumluluk 15-16 Haziran’ın ortaya çıkmasındaki ruhta saklıdır.

Bu tarihi sorumluluk işçi sınıfının ölüm kalım sorumluluğudur.

Hep birlikte nice 15-16 Haziranlara!

Yaşasın örgütlü mücadelemiz!"

Editör: TE Bilişim