Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Eskişehir Şube Kadın sekreteri Dilek Yeşilırmak, cinsel istismar suçlarının önlenmenin yolunun cezaları arttırmak ve çocuk istismarında çözümünde hadım olmadığını dile getirdi.

09 Nisan 2018 tarihinde TBMM’ye sunulan çocukların cinsel istismarı suçuna ilişkin değişiklikler öngören yasa tasarının Sağlık Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda onaylandığı ve esas komisyonda görüşülmek üzere Adalet Komisyonu’na gönderildiğini hatırlatan Yeşilırmak, sendikanın, çocuklarla ilgili çalışan hak örgütleri ve tüm kamuoyu istismarın önlenmesi için önleyici politikalar oluşturulmasını ve bunun için acil ve etkili adımlar atılmasını talepte bulunduğunu söyledi.

Meclise sunulan kanun tasarısı ile istismarı önlemekten fersah fersah uzak bir kanun taslağı ile karşı karşıya kalmış kaldıklarını belirten SES ESkişehir Şubesi kadın sekreteri Dilek Yeşilırmak, " Hazırlanan tasarı, hem istismarı önlemekten uzaktır hem de istismarı derinleştirecek ve yeni sorun alanları oluşturacak bir düzenlemedir. 

 18 yaşın altında her birey çocuktur; çocuklara yönelik istismar da bu çocuk tanımına uygun olarak düzenlenmelidir. Oysa kanun tasarısı istismara maruz kalan çocuklar arasında yaş ayrımı yapmaktadır; 18 yaşın altındaki herkesin çocuk olduğu gerçeğini muğlaklaştırmakta, 12 yaşın üzerindeki çocuklara yönelik cinsel istismarı meşrulaştırmaktadır. “12 yaşın altındaki çocukların istismarında daha fazla ceza getirme” iddiası ile önerilen düzenleme, gerçekte çocuk istismarında 12 yaşı fiilen “rıza” yaşı haline getirmektedir. 15 yaşını tamamlamış çocukların istismarında ise ceza oluşması için silah kullanma şartı getirilmektedir; bu da 15 yaş üstü çocuklara yönelik istismarı meşrulaştırılması anlamına gelmektedir" dedi.

"Yayın yasağı ve davaların gizliliği demek istismar vakalarında basın susturularak kamuoyundan bilgi saklanması, kamuoyunun takibi ve müdahalesinin önünün kapatılması, dava süreçlerinin kamuoyundan kaçırılarak yapılması, toplumda istismar vakalarının tekrar görünmez hale getirilmek istenmesi demektir" diyen Yeşilırmak şunları söyledi:

"Kimyasal hadım meselesinin sorunun kökenine dair çözüm getirmemesinin yanında, tıbbi süreçleri ve sağlık emekçilerini ceza süreçlerinin parçası yapması anlamında da uygun değildir. Sağlık uygulamalarının cezalandırma yöntemi olarak kullanılması yanlıştır.

Meclis gündemine getirilen bu kanun tasarısı ile istismarın önlenmesi mümkün değildir. Tersine çocuk istismarının çözümünü hadımda aranarak, istismarda 12 yaş sınırı getirilerek, 15 yaş üstü çocuklar için istismarı silah kullanıp kullanmamaya bağlamak, basını susturmak ihtiyacımız olan gerçek çözümleri biraz daha ötelemek; istismarcılar karşısında çocukların ellerini, kollarını, ağızlarını bir kez daha bu yolla bağlamak demektir.

18 yaşın altında her birey çocuktur; tüm yasal mevzuat buna uygun hale getirilmeli, evlenme yaşının küçültüldüğü her türlü düzenleme kaldırılmalı, istismarda yaş ayrımı ortadan kaldırılmalıdır.

Çocukların çocuk olmaktan çıkartılmasına, çocukların yetişkinler için cinsel ilişki partneri olabileceğini ima eden her türden söylem ve uygulamaya son verilmelidir.

Çocuk istismarını meşrulaştıran her türlü açıklama, yasal düzenleme, söylem ve uygulama kaldırılmalıdır. 

Çocuk istismarının önlenmesi esas alınmalıdır. Çocukların sağlıklı yaşamaları ve gelişmeleri için gerekli tüm koşullar sağlanmalıdır.

Sadece çocukla ilgili başvurular için ve herkesin rahatlıkla ulaşabileceği bir başvuru sistemi oluşturulmalı, ayrıca çocukların da kendilerinin başvuru yapabilecekleri bir başvuru mekanizması olmalıdır.

Çocuğun iyileşme süreci için de çocuk ve yakınları için ücretsiz, ulaşılabilir, nitelikli, anadilinde, çocuk istismarı alanında yetkin psikolojik/psikiyatrik sağlık hizmetleri oluşturulmalıdır.

Sendikamız sürecin takipçisi olarak üzerine düşen her türlü çabayı gösterecektir."                                      

                               

Editör: TE Bilişim