Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, esgazete'nin canlı yayın konuğu oldu. 15 Haziran'da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başlattığı 'Adalet Yürüyüşü' ve 9 Temmuz'da İstanbul Maltepe'de Adalet mitingi ile sona eren eylemle ilgili sorularımızı yanıtlayan Ataç, bu eylemin CHP'nin değil, hak, hukuk adalet isteyen toplumun bir eylemi olduğunu söyledi. 
Belediye çalışmalarını sürdürürken diğer tarafta da Adalet yürüyüşüne katıldığını vurgulayan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, "Genel Başkanım kimseye gelin yürüyelim demedi. Ben tek başına Adalet dövizini taşıyarak yürüyeceğini söylemişti. Referandum sonuçları sonrası vatandaşların bazı partililerin şikayetleri vardı. Refarandum sonucu açıklanmasından sonra yaptığı basın toplantısını kısa yapıp soru almadan gitmesi ve sokağa çıkılmamsı çağrı yapmaması şikayet edilmişti. O süreçte gerek iktidar partinin seçmenleri gerekse Hayır diyen seçmenler stresliydi. O süreçte sokağa çıkılmaması doğruydu" dedi. 
Kılıçdaroğlu'nun yürüyüşe başladıktan sonra özellikle iktidar kanadı bu yürüyüşün bir kaç günde bitireceğini düşündüğünü ifade eden Ataç, "Ama, genel başkanımız yürüyüşü, bu süreç içinde kendisine yönelik gerek AKP genel başkanı Erdoğan, Başbakan Yıldırım küçümseyen demeçlerine rağmen ustürüplü yanıtlar verdi. Zaten yürüyüş sırasında da herkese şunu söylemişti. Bizi eleştiren ve yürüyüş sırasında yuhalasalarda bizler alkışlarla karşılayacağız demişti. Bu uslüp bildiğniz gibi gerek Referandum süreci gerekse sonucunda da aynıydı" dedi. 
Adalet Yürüyüşüne, toplumun tüm kesimin destek verdiğini, her gün yürüyüşe binler insanın katıldığını vurgulayan Ataç, yürüyüşün 7. ve 8. gününde yürüyüşe katılanların sayısının 50 bine ulaştığını söyledi. 
9 Temmuz 2017 Pazar günü Maltepe alanına giriş anını anlatan Ataç, "Bizler alana gireceğimiz bulvarın kenarında inanın onbinlerce insan vardı. Yani Alana girememişler dışarıda kalmışlardı. Bizleri sloganlarla alkışlarla destek verdiler. İnsanların hak, hukuk ve adalete olan isteklerinin bir göstergesiydi. Cezaevine gönderilen gazeteciler, milletvekilleri, FETÖ davası diyerek binlerce mağdur edilmiş insanlar, muhalefet olan akademisyenler işten çıkarıldı. Haksızlık, hukuksuzluk artık bıçak kemiğe dayanmıştı. Herkes Adalet istiyordu.  Mitignte genel başkanımızın konuşması, içeriği tüm toplum kesimleri tarafından beğenildi. Miting sonrası yapılan değerlendirmeler, gerekse sosyal medya üzerinde yapılan yorumlarda, genel başkanımızın artık CHP Genel Başkanı değil artık lideri, toplumsal muhalefetin lideri olarak yorumlanıyordu. 2019 yılında bu ülkede o umutla beklediğimiz günlerin geleceğinin ışığı görüldü" diye düşüncelerini anlattı. 

Editör: TE Bilişim