Hukuki Araştırmalar Derneği (HUDER)’nden Türkiye Barolar Birliği’ne destek.

Ülkenin en güçlü ve en saygın meslek örgütlerinden biri olan Türkiye Barolar Birliği, Başkanı ve Yönetim Kurulu üyeleri üzerinden maksatlı ve haksız bir kampanya ile yıpratılmaya çalışıldığını belirten Hukuki Araştırmalar Derneği  Başkanı avukat Pınar Turhanoğlu Gücüyener, “Bir kısım baro başkanlarının, seçimli olağanüstü genel kurul talebiyle başlatmış oldukları bu kampanyayı Hukuki Araştırmalar Derneği olarak kabul edilir bulmadığımızı belirtmek isteriz. Sürecin bu şekilde yıkıcı bir dille tartışılmasının meslek saygınlığına zarar verdiğini; baroları ve özelinde meslektaşlarımızı kutuplaştırdığını düşünmekteyiz, ayrıştırılmaya neden olan bu tür tavırlara hemen son verilmesi gerekmektedir” dedi.

Kampanyanın Avukatlık meslek vakarına yakışmayacak üslup ve tehditkâr söylemlerle yapılmasını doğru ve sağlıklı bulmadıklarını ifade eden Gücüyener şunları söyledi:

“İki yıllığına seçilen birlik delegelerinin dört yıllığına seçilen barolar birliği başkanını ve yönetim kurulunu olağanüstü seçimli genel kurula davet etmelerini meslek etiğine uygun bulmadığımız gibi yönetimlerin sağlıklı çalışmalarının imkanlarını da sabote edici bir kalkışma olarak  görmekteyiz.

Başlatılan bu kampanyanın sâiki, hukukun üstünlüğünün savunulması değildir. Kolaycı, toptancı bir yaklaşımla Birlik Başkanını ötekileştirip bütün olumsuzlukların faili gibi gösterilmesi asla doğru değildir. Her baro başkanının hukukun gelişmesi ve meslektaşlarının sorunlarının çözülmesi amacıyla hiçbir üretimin içerisinde olmadıkları da malumdur. Oysa Baro başkanlarının öncelikli görevleri meslektaşlarının sorunlarının çözümü için yol ve yöntemler üretmesi, meslek ahlakının yerleşmesi için gayret sarf etmesi, hukukun üstün kılınması için çabalaması gereklidir. Siyasi tavır alan baroların kendi üyeleri olan meslektaşlarının siyasal düşüncelerini hiçe sayan bir totaliter anlayışla hareket ettiklerini de belirtmek gerekir.

Yargı reformu strateji belgesinin içeriğinin tartışılması tabiidir. Ancak yapılan eleştiriler birlik başkanının, reforma ilişkin desteğini hedef alarak yürütülmektedir.

Yasama ve Yürütme Organlarının, hukukun üstünlüğüne ve mesleğin icrasına ilişkin düzenlemeler yaparken meslektaşlarımızı temsile yetkili kişi ve organların diyalog kurmalarının eleştirilmesini sağlıklı olmadığı gibi siyasal iktidara olan sert muhalif tavrın bir yansıması olarak görmekteyiz.

Seksen Baro başkanının kendi aralarında aynı fikirde olmadığı bilinmekte iken Barolar Birliği Başkanının seksen baro başkanı ile aynı fikirde olması beklenilemez ancak tüm başkanların meslektaşlarımızın haklarının iyileştirilmesi ve mesleki faaliyetlerin kolaylaştırılması konusunda aynı fikirde olmaları zaruridir.

Adalete, hukukun üstünlüğüne inanan meslektaşlarınız olarak bu olumsuz sürecin bir an önce gündemden çıkarılması, hep birlikte Hukukun üstünlüğü için eşgüdüm ve koordinasyon içinde diğer paydaş kurum ve kuruluşlar ile çalışılacağına inancımız tamdır.”

Editör: TE Bilişim