Direksiyon Eğitmeni Ersin Uysal, kış dönemi araç bakımı, karlı ve buzlu yollarda güvenli sürüş teknikleri hakkında şoförlere hayat kurtaran tavsiyelerde bulundu. 
Soğuk ve çoğunlukla kar yağışlı dönemlerin hakim olduğu bu günlerde karayolları sürücülerin korkulu rüyası haline geldi. Birçok trafik kazasının yaşandığı kış aylarında araç sürücüleri tedbirlerini alsa da farklı sürücülerin ihmalleri yine de kazalara davetiye çıkarıyor. Kış dönemlerinde güvenli sürüş teknikleri ve araç bakımları hakkında Direksiyon Eğitmeni Ersin Uysal, hayat kurtaran tavsiyelerde bulundu.

“Türk insanı hazırlığını son ana bırakıyor”
Uysal, kış aylarında sürücülerin mümkün olduğunca trafiğe çıkmaması belirterek, “Kışın en yoğun olduğu zamanlarda trafiğe çıkmayacaksın benim tarzım o. Özellikle sezonun ilk karı yağdığında mümkün olduğunca ne ben ne eşim ne de çevremdekileri trafiğe çıkarmam. Çünkü bizim Türk insanı hazırlığını son ana bırakıyor. Kar ve kış lastiğini değiştirmeyenler hep ilk kar düştüğü zaman lastik değiştirmeye koşar. O yüzden ilk günlerde kaza oranları çok yüksektir. Dolayısıyla o gün ben trafiğe çıkmam çevremdekileri de çıkarmamaya gayret ederim” ifadelerini kullandı.

“Takip mesafesini kış dönemlerinde yüzde 25 daha arttırmak sürücüler açısından daha iyi olur”
Kış aylarında trafikteki sürücülerin daha da dikkatli olması gerektiğini söyleyen Uysal, “Kışın araç kullanırken dikkat edilmesi gerekenler ise, sıcak mevsimlere göre daha fazla dikkat etmemiz lazım. Çünkü öncelikle görüş alanı çok düşüyor. Kar ve yağmur yağışlarından, puslu havadan, bir de saatlerle oynanmadı bu sene. Neredeyse gün karanlık başlayıp karanlık bitiyor. Bunun insan üzerinde psikolojik etkileri var yorgun ve agresif yapıyor benim gözlemlediğim o. Görüş mesafesinden dolayı insanların kaza yapma ihtimali de artıyor. İnsanlar, karanlıkta ve yağışta görememekten dolayı sinirli ve agresif oluyorlar bu yüzden teknik olarak araç takip mesafesinin uzun tutulması gerekiyor. Sürücülerin tampon tampona ilerlememesi gerekiyor. Normalde takip mesafesi yaptığınız süratin yarısı kadardır. Basit bir matematikle 10 kilometre hızla gidiliyorsa, 5 metre takip mesafesi bırakılması lazım. Ancak bu takip mesafesini kış dönemlerinde yüzde 25 daha arttırmak sürücüler açısından daha iyi olur” şeklinde konuştu.

“Kış döneminde araçlarda en önemli unsur frenlemedir”
Direksiyon Eğitmeni Ersin Uysal, bu dönemlerde araç bakımlarının da tam olması gerektiğini ifade ederek, “Araç bakımlarının çok iyi olması lazım. Arabanın donanımının mevsime uygun olması gerekir. İç Anadolu’da ve kışın çetin geçtiği yerlerde illa ki kış lastiği takılması gerekiyor. Kar lastiği değil kış lastiği olacak. Kış lastiği aslında farklı bir şey teknik olarak. Buza uygun olanı, kara uygun olanları var. Bunların mevcudiyetindeki kauçuk oranları fazla olması sebebiyle bunlar fren mesafesini kısaltıyor. Dolayısıyla araçlarda illaki kış donanımı, kar ya da kış lastiği olacak. Bunların dışında kar yağışının çok yoğun olduğu zamanlarda ekstradan kar paleti, kar zinciri gibi karla mücadele aparatlarının tedarik edilmesi de gerekmektedir. Bu aparatlar kolay takılıp çıkarıldığı için karlı havalarda daha etkili olur. Bunun dışında araçların fren bakımlarının da tam olması gerekir. Çünkü karlı ve buzlu yollarda yapılan frenlemeler hayati önem ediyor. Yeni nesil arabalarda ABS fren sistemi mevcut ancak ABS olmayan araçlarda da ABS freni yapılması lazım. ABS’de, sürücü frene sürekli bastığı zaman disk ve balatayı basıp basıp bırakan bir sistem meydana geliyor. Dolayısıyla ABS olan bir arabaya sürücü frene basıp basıp basıp bırakıyorsa o ABS’yi devreden çıkarır. Frene sürücünün sürekli basması lazım. Bunun dışında ABS sistemi olmayan eski tip arabalarda ise, ABS’yi sürücü kendi gerçekleştirebilir. Fren pompalama deyimi var sürücülerde, bu aslında bir ABS’dir. Eski tip arabalarda direk frene basılırsa araç kızaklanır ve kaymaya başlar. Bunun önlemini almak da sıkıntılı dolayısıyla mümkün olduğunca takip mesafesini fazla bırakmak gerekiyor. Çünkü kış döneminde araçlarda en önemli unsur frenlemedir. Bir sıkıntı yaşandığı zaman en çok önemsesiğimiz şey frendir. Bunu başardıktan sonra diğerleri de halloluyor” diye belirtti.

“Sürücüler buğulanan camda küçük bir yer açıp oradan bakarak gitmeye çalışıyor”
Ayrıca Direksiyon Eğitmeni Uysal, eğitimlerde verdikleri dersleri hatırlararak, “Bizim trafikteki sloganımız ‘Gör, görün kazayı önle’dir. Kış lastiği, zincir, palet gibi gereçlerden bahsediyoruz ama arabanın iç fonksiyonlarının da tam olarak çalışır durumda olması gerekir. Ön ve arka cam rezistansının çalışması lazım. Bunun dışında araçlar için buğu önleyici sistemler var. Bu sistem araçlara uygulandığı takdirde içeriden dışarısı, dışarıdan da araçın içi rahat bir şekilde görülebilir. Sürücüler, buğulanan camda küçük bir yer açıp oradan bakarak gitmeye çalışıyorlar. Bu şekilde çok fazla kazalar meydana geldi. Dolayısıyla aracı çalıştırıp hem kendine gelmesi açısından hem de camlar açıldıktan sonra hareket etmek hayati anlamda önemlidir. Bizim eğitimlerimizde arkadaşlarımıza söylediğimiz cümle, ‘Hiç birimiz çizgi film kahramanı değiliz’. Bir şey olmaz mantığı yok, oluyor. Arabaya da insana da oluyor” dedi.

Editör: TE Bilişim