Makina Mühendisleri Odası’nın 60’ıncı Kuruluş Yılı Geleneksel Gecesi Kütahya İl Temsilciliği’nin organizasyonu ile Hilton Garden İnn Oteli’nde büyük bir coşku ile kutlandı. Geceye Makine Mühendisleri Odası Eskişehir Şube Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Ünal, Dumlupınar Üniversitesi Makine Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ramazan Köse, Afyon Temsilcilik Yürütme Kurulu, Tavşanlı İlçe Temsilcilik Yürütme Kurlu ve TMMOB bağlı akademik odaların temsilcileri ve 200’ün üzerinde mühendis ve eşleri renk kattı.
BİR MÜHENDİS NE İSTER
Gecenin açılış konuşmasını yapan Eskişehir Şube Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Ünal, 60’ıncı yılın kutlandığı bugünlerde geleceğe umutla bakmanın çok zor olduğuna değindi. Ünal, “Bir mühendis ne ister? Bir mühendis sanayileşen, teknolojinin ve bilimin dünya ölçeğinde üst sıralara tırmandığı bir ülke ister her şeyden önce. Peki ya bugün öyle mi?” diye sordu. Sanayileşmeyle ilgili odanın hazırladığı analizden bir kaç alıntı yapan Ünal bunları şöyle aktardı: “12 yıllık AKP dönemi rant odaklı büyümeyi hedef almış bir sanayisizleştirme dönemidir. Türkiye ekonomisinde 12 yıldır izlenmekte olan AKP dönemi ekonomi politikaları, imalat sanayisini geri plana atarken, rant odaklı inşaat- emlak sektörünü, perakendeciliği, hizmet sektörlerini özendirmiştir. Önemli kur riskleri taşıyan büyük dış borçlanmalarla gerçekleştirilen bu sektöre yönelişler, Türkiye’nin döviz kazanma kapasitesi ve yeteneğini zayıflatırken, sanayinin de hızla rekabet gücü kaybına ve zafiyetine yol açmıştır.”
KREDİ KULLANIMI NE ANLATIYOR
Yaşanan durumun özellikle dışarıdan ve içeriden kredi kullanımı verilerinden izlenebildiğine değinen Ünal, şunları söyledi: “Merkez Bankası verilerine göre, özel firmalar 2002 yılında dışarıdan sağladıkları 29 milyar dolarlık kredinin yüzde 27’sini imalat sanayinde kullanıyorlardı. 2014 yılına gelindiğinde, kullanılan kredi tutarı 164 milyar doları bulurken imalat sanayi için kullanılan pay, yüzde 13,6’ya kadar gerilemiş görünmektedir. 2002–2014 döneminde özel sektörce sağlanan uzun vadeli dış borçların sektörlere dağılımında en çarpıcı gelişme, inşaat-emlak sektöründeki yoğunlaşmada görüldü. Bu sektör için firmalar dışarıdan 2002’de 1,5 milyar dolar kullanmışken, 2014’e gelindiğinde firmaların kullandıkları dış kaynak 13 milyar dolara yaklaştı. Sektörün toplamdaki payı da yüzde 5’ten yaklaşık yüzde 8’e çıktı.”
TÜKETİCİ KREDİLERİ YÜZDE 26’YA YÜKSELDİ
Ekonomik büyüme sürecinde sanayiden uzaklaşıp inşaat ve öteki hizmet sektörlerine yönelimin, bankaların kullandırdıkları TL kredilerinden de izlenebildiğini kaydeden Ünal şöyle konuştu: “Kredilerin yöneldiği alanların başını tüketici kredileri çekti ve payı 2013’teki yüzde 10’luk düzeyden yüzde 26’ya kadar çıktı. Bu dalda konut kredileri üçte birlik yer tuttu. Konut kredisi rüzgârıyla da büyüyen inşaat-emlak sektörü, banka kredilerinden en çok pay alan bir diğer sektör olarak öne çıktı. 2003’te bu sektörün toplam kredilerdeki payı yüzde 8,3 iken 2014’te yüzde 11,5' a kadar arttı. İmalat sanayi ise 2013 yılında banka kredilerinden yüzde 42,5 oranında pay alırken, sanayisizleşme sonucu 2014 yılında payı yaklaşık yüzde 21’e düştü. Sanayi üretimini, özellikle imalat sanayini gerileten, zayıflatan, eriten bu büyüme stratejisinin yerine, ranta odaklanmaktan alıkoyan, rekabet gücüne sahip, yüksek teknoloji imalat sanayiye yönelişi içeren bir stratejiyi oluşturmak ve bu patikaya geçiş yapmak kaçınılmaz hale gelmiştir.”
“MESLEĞİMİZİ YAPAMAYACAĞIZ”
“Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın hazırladığı yeni torba yasayla birliğimiz tamamen etkisizleştirilmek isteniyor. Peki bu tasarı hayata geçerse ne olacak biliyor musunuz?” diye soran BaşkanÜnal tasarıyla yaşanacakları şöyle açıkladı: “Sadece TMMOB ve bağlı odaları yok edilmiş olmayacak, aynı zamanda Serbest Mühendislik Müşavirlik hizmetlerinin üzerindeki tüm denetimler ortadan kalkacak ve artık biz mühendislerin vermesi gereken mühendislik hizmetlerini kimin verdiğinin bir önemi kalmayacak, piyasa haksız rekabetin kucağına oturacaktır. Yani mesleğimizi yapamaz hale geleceğiz. Böylece projelerin odalarımız kontrolünden geçmesi tartışmaları da son bulmuş olacaktır.”
Açılış konuşmalarının ardından plaket törenine geçildi. Meslekte 25 ve 40 yılını dolduran üyelere plaket verildi.
