Eskişehir Birlik Vakfı bu yıl düzenlediği mevlit kandili programında Diyanet İşleri Başkanlık Müşaviri Belgin Konarılı’yı konuk etti. “Hz. Muhammet ve Gençlik” konusunu işleyen Konarılı, diyanet hizmetlerinden halkı bilgilendirdi.

Ömür sermayesinin en önemli kazanımları gençlik döneminde olduğunu kaydeden Belgin Konarılı konuşmasında şunları söyledi:

“Gençken çok güzel değerlendiremediysek orta yaşlılığımızda çok daha aciz ve yardıma muhtaç kişilerden olunur. 6 grup insan vardır ki bunlar kıyamet kopacağında çok sıcak olduğunda kendi gölgesinde gölgelendirecektir. Bunlardan biride rabbine kulluk ederek tertemiz ömür geçiren gençlerdir. Ve bir diğeri de kalbi mescitlere bağlı Müslümandır. Burada söylenmek istenen kalbinin feyizli olması, namazda kuranda olmasıdır. Bunlar Allah için sever Allah için buğz eder.

GENÇLERE PEYGAMBERIMIZ NASIL DAVRANMIŞTIR

 Güven, sevgi ve saygıya dayalı bir ilişki vardır aralarında. Gençlere örnek olarak Musab b. Umeyr vardır mesela, Medine’ye öğretmen olarak gönderilen. Muaz bin Cebel vardı vali olarak atanan. Efendimiz bunları ondan sonra İslam’ı ayakta tutmaları için yetiştirmiştir. Etrafından hep gençler vardı, ashabı suffe gibi. Onlar gece gündüz efendimizi dinler, hadis yazar ve ibadet ederlerdi. Enes b. Malik onun yanında yetişen bir çocuktu. Ve onun hakkında şöyle rivayette bulunmustu; O asla kızmazdı, dövmezdi ve aşağılamazdı, kendisinin söylediği bir şeyi yapmadığında dahi. İşte bu çocuklar ayakları üzerinde duran sağlam karakterli gençler olarak yetişirlerdi.  Ashabı suffe genel olarak sadece efendimizi gözlemlemiş ve bu onların yetişmesi için yeterli olmuştur. Yan, önemli olan bir şeyde iyi bir örnek olabilmektir.

Din Samimiyettir, İnsan Bildiğiyle Amel Etmezse Ne İşe Yarar

Gençler hayatı sorgular, muhakeme eder, sorgulamalıdır da, bu soruları cevaplanan her genç sonunda birer dahi olur. Ve her an yanlış yola kayabilecek gençleri eleştirirken kendine bakmalıdır anne baba, muhakkak bir yerlerde bir hatalar vardır. Genç peygamberlere dair birçok hikâye vardır kuranda. İsmail (as) ‘ın sabretmesi ve kendisini kurban edecek babasını anlayışla teselli eden genç gibi, ya da zinadan kendisi koruyan ve bunlara sabreden Yusuf gibi… Din samimiyettir, bunları bilmek dinlemek uygulamadıktan sonra hiçbir işe yaramaz.

ALLAH’IN RASULÜ EĞITIM VERIRKEN HIC KIZMAZDI SADECE NASIHAT EDERDI

Son olarak efendimizin etrafındaki bazı gençlerden bahsedilerek programın sonuna yaklaşıldı. Mesela Abdullah İbn Abbas gibi, o efendimizin hareketinden abdest alacağını anlamış ve ondan evvel kalkıp suyu getirmiştir. Bu onların ne kadar fetanetli, ferasetli olduğuna işarettir. Efendimiz de ona dua etmiştir, kuranı öğrenip fakih olması için. Efendimiz kızmazdı lakin onlara sık sık nasihatte bulunmuştur. Yalnız bu sadece nasihatle değil, efendimizin hayatını örnek alarak hareketleriyle, davranışlarıysa,  duruşuyla örnek olarak çocuklarını yetiştiren ebeveynler olunmalıdır. Yani onlara peygamberi bir örnek gösterilmeli.”

Editör: TE Bilişim