Eskişehir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanlığı’nda çalışan ekipler, hızıyla süper kahramanlara meydan okuyor. 7 gün 24 saat kentte oluşabilecek yangın, kaza ve doğal afetlere karşı hazır bekleyen itfaiye personelleri, alınan ihbarla birlikte yaklaşık 40 saniye gibi bir sürede hazırlanıp çıkış yapıyor.

Her an kentte oluşabilecek yangın, kaza ve doğal afetler gibi durumlara karşı hazır bir şekilde bekleyen Eskişehir İtfaiyesi ekipleri; çalışması, azmi ve fedakarlıkları ile takdir topluyor. Sabahın erken saatlerinde 3 vardiya olarak iş başı yapan itfaiye amir, çavuş ve erleri dinlenme salonundan 110’dan gelecek anonsu beklerken gelen ihbardan dolayı bazen ellerindeki lokmayı, bazen de içtikleri çayı bırakıp hızlı şekilde çıkıyor. Gelen ihbarlara adeta süper kahramanlara meydan okurcasına hazırlanıp çıkış yapan itfaiye ekipleri, bütün bunları yaklaşık 40 saniye gibi bir sürede yapıyor. İnsanların can ve mal güvenliği için büyük çaba sarf eden ekipler, hayat kurtarma mücadelesi içinde kendilerini alevlerin ortasına atıyor.

“Yazın bizim çok daha dikkatli ve titiz olmamız gerekiyor”

İtfaiye personelinin hızı ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren İtfaiye Daire Başkanı Ergün Peker, “İtfaiyenin en yoğun dönemleri yaz aylarıdır. Yaz aylarında çünkü gerek orman yangınları gerek ot, ekin, anız bu yangınlar fazla miktarda olduğu için bunlar da bazen riskli duruma gelebiliyor. Bunun için bizim de sürekli tedbirli olmamız gerekiyor. Bundan dolayı da biz yaz aylarında genelde çok daha titiz hareket etmek zorundayız. Gerçi sürekli aynı durumdayız fakat yazın en azından yıllık izinleri pek kullanmayız. Personelimiz yazın genellikle işinin başında olur. İzinleri mümkün mertebe kış aylarında kullanmaya çalışırız. Kışın biraz daha rutin yangınlar vardır yani ev yangınları, iş yeri yangınları, fabrika yangınları, baca yangınları. Bunlar genelde tekdüze bir seyir izlemektedir yıl içinde. Ondan dolayı bunlar sürekli olur ama ot, ekin, anız yangınları, orman yangınları ağırlıklı olarak yazın olur. Yazın bizim çok daha dikkatli ve titiz olmamız gerekiyor. Biz de kış aylarında yaza hazırlık yaparız genellikle. Eğitim durumları işte araçların bakım onarım, eksiklerin giderilmesi; kış aylarında genelde bu konulara ağırlık vermekteyiz ki yazın sıkıntı yaşamayalım” şeklinde konuştu.

“İtfaiyecilikte en önemli olay konuya vakıf olup hızlı hareket edeceksin”

Daire Başkanı Peker, itfaiyecilikte püf noktanın hız olduğuna dikkat çekerek, "Yangınlara müdahale konusunda zamanında ulaşmak, zamanında müdahale etmek çok önemli. Ne kadar kısa zamanda intikal edersek yangını o kadar daha erken kontrol altına alıp söndürmek mümkündür. Eğer gecikme olursa telafisi güç olur. Bu itfaiyeciliğin püf noktasıdır yani kritik noktasıdır. İtfaiyecilikte en önemli olay, önce bir defa konuna vakıf olacaksın; bir ikincisi de hızlı hareket edeceksin. Hızlı hareket ederken tabi burada kendisine veya çevresine zarar vererek değil çok daha akıllı, mantıklı, bilinçli bir şekilde hareket etmesi gerekiyor. Bunu da biz başarmak zorundayız. Aksi takdirde bizim yangınlara geç müdahale etmemiz çok daha vahim sonuçlara sebebiyet verebilir. Bizim daha zamanında yangınlara müdahale edebilmemiz bakımından bizim birtakım önlemlerimiz daha var” ifadelerini kullandı.

“Çıkışlarımızdaki hızlılığın artık alt limiti biz olabildiğince zorlamaya çalışıyoruz”

İtfaiye Çavuşu aynı zamanda su altı su üstü arama kurtarma ekibi lideri Ali Öztürk de, olay yerine çıkış hızlarını ellerinden düşürmeye çalıştıklarını belirterek, “Biz de aslında şöyle bir mantık vardır; yangın Komuta Kontrol’de yani bizim deyimimizle santralde başlar. Yangın santralde başlayıp oradaki arkadaşlar ihbarı, yangın yerini; düzenli, detaylı, koordineli bir şekilde aldıktan sonra bize yansıtır biz bu arada çıkışlarımızı yaparız. Çıkışlarımızdaki hızlılığın artık alt limiti biz olabildiğince zorlamaya çalışıyoruz. Yani biz kendimizce 40-45 saniye gibi bir şey belirttik ama dediğim gibi hep limitlerimizi zorlayarak bu işi yapmaya çalışıyoruz. Onun sebebi de şudur, sonuçta yangınlar hep insanlara maddi ve manevi zararlar doğuran vaka olduğu için biz hep insanlara empati ile yaklaşırız. Hep onların yerine kendimizi koyarak yaklaşırız. O yüzden ‘Ne kadar kısa sürede oraya yetişebilirsek, ne kadar kısa sürede o sıkıntıyı bertaraf edebilirsek’ diye düşüncesiyle hareket ettiğimiz için zamanı elimizden geldiği kadar minimize etmeye çalışıyoruz” diye konuştu.

“İtfaiyecilik üzerine ne varsa sürekli bunların eğitimini yaparız”

Ayrıca Öztürk, sürekliliği sağlayabilmek için çeşitli eğitimler de yaptıklarını söyleyerek, “Sürekliliği sağlayabilmek için sürekli biz burada eğitimler yaparız. Hani gerek yangın eğitimi olsun gerek araç-gereç eğitimi olsun gerek yangına çıkış eğitimi olsun yani gerekirse santralde ihbar alma eğitimi olsun yani itfaiyecilik üzerine ne varsa sürekli bunların eğitimini yaparız” dedi

Editör: TE Bilişim