Ülkenin neredeyse bütün meydanları, parkları, mahalleleri ve kentleri abluka altına alındığını, polis şiddeti nedeniyle kaybedilen yurttaşların cenazesinde bile bir araya gelinmesi engellendiğini kaydeden Sungar, “Talan ve yağma ekonomisi olan küreselleşmenin Türkiye’deki taşeronu AKP, bir torba kömüre muhtaç ettiği yurttaşlarımızı göçük altında iş cinayetlerine kurban etmiştir. Bu göçük 13 Mayıs’ta gerçekleşmemiştir. Bu göçük aslında babalar gibi satmaların, pazarlamaların başladığı gün olan 24 Ocak 1980’lerde gerçekleşmiştir. Bu göçük aslında 12 Eylül Anayasa referandumu ile yasama, yürütme ve yargı erkinin tek elde toplandığı gün gerçekleşmiştir” dedi.

GEZİ RUHUYLA

“AKP iktidarının çaresizliğinin ve korkaklığının göstergesi olan bu kirli politika, şiddet ve adaletsizliğe karşın bizler; sarsılmaz bir sağduyu, direnme gücü ve kararlılıkla meydanlardayız” diyen Eğitim İş Sendikası Şube Başkanı Ebru Sungar şunları söyledi: “Katliamlarınıza, yolsuzluklarınıza isyanımızdan, yağmaladığınız kentlerimize, doğamıza, yaşam alanlarımıza, bütün ortak değerlerimize sahip çıkmamızdan korkup kapattığınız meydanlar için alanlardayız. Bizler, tüm Gezi Şehitleri için, başta Soma’da kaybettiğimiz maden işçilerimiz olmak üzere iş cinayetlerinde yitirdiğimiz işçilerimiz için alanlardayız.Ülkemize, aşımıza, işimize sahip çıkmak, emperyalizmin talan ve yağma ekonomisine karşı insanca, hakça bir düzen için yine Gezi ruhuyla alanlardayız.”

Editör: TE Bilişim