Kaynak: Manşet Gazetesi
Yazı: Nilüfer Kurumehmetoğlu
Yunanlılar Kastellorizo diyorlar bu adaya, resmi adı ise Meis’ti.
Kaş'tan feribotlar kalkıyor Meis'e. Meis Express ve Kahramanlar adlı gemi ile yolculuk yapabiliyorsunuz 20 dakika sonra adadasınız. Sabah 10:45’te kalkıyor gemi, dönüşümüz ise akşamüstü 16:00’da. Cumartesi günleri gece turu yapılıyor sabah 10:45’te gidip gece 23:00’da dönebiliyorsunuz, biz adayı keşfetmek için gece dönmeyi tercih ettik .
Otobüs konforunda feribot
Gidiş-geliş ücreti kişi başı 140 lira + 15 tl yurtdışı çıkış harcı. Tabii biz biletlerimizi aldıktan bir gün sonra Euro tavan yaptı…
Vize gerekli. Yunanistan'ın uyguladığı "kapı vizesi" bu adada da veriliyor. Konsolosluğa gitmeden acentaya kimlik bilgilerinizi 3 gün önceden verdiğinizde, adaya girerken onaylanıyor vizeniz. Burası çok daha küçük bir ada olduğu için her şeyi acenta halledebiliyor. Öyle sıra beklemeler olmuyor.Sadece pasaportunuz acentanın elinde kalıyor bir süre o kadar.
Bizim yeşil pasaportlarımız olduğu için sıkıntı yaşamadık.
Meis'te çok küçük bir bölümde hayat var. Geminin yanaştığı şehir merkezinde 2-3 sıra evler var, adanın geri kalan kısmında ise doğal yaşam hüküm sürüyor, şehirleşme yok. Adada hepi topu 300-500 kişi yaşıyormuş. Kaş’tan Meis’e sadece Kaş Abakan bölümünde şehirleşme var.
Coğrafi konumu göz önünde bulundurulursa bir Yunan olarak Meis'te yaşamak zor olsa gerek. İnsan oraya gidince ister istemez empati yapıyor, denizin ortasındasın, bir hasta olsan tam teşekküllü büyük bir yerde tedavi olman için kim bilir kaç saat yolculuk yapacaksın. Burnunun dibinde kara parçası var, orası da Türkiye. Kendi ülkenden doğru dürüst insan gelmez, varsa yoksa Türklerle muhatapsın.
O kadar Türkiye'ye bağımlı bir ada ki, para birimi olarak TL geçiyor. Tatile hazırlık listemde "Meis'e gidilecekse yanında Euro bulundur" vardı. Meğer kasmaya gerek yokmuş, teknede kimse yanına Euro almamış, millet çatır çatır TL harcadı.Bizim evde çekmeyen Turkcell burda full çekiyordu. O derece Türkiye'de sayılırsınız yani…
Bu şirin mi şirin adada ne yapılıyor derseniz, bizim ilk işimiz bir Sea Taxi yani deniz taksisi tutup Mavi mağaraya gitmek oldu. Bu taksiyi nereden buluruz derseniz, bir şey yapmanıza gerek yok, limandan çıkıp biraz yürüyün, onlar sizi buluyor.
Deniz Taksimiz Yorgo’yaSelam
Mavi mağara muhteşem bir deneyimdi, şanslıyız ki su yükselmediği için mağaranın içine girebildik. Kaptanımız Yorgo bizimle beraber 4 kişi daha olan teknede bizi yere yatırdı küçücük teknenin içinde mülteciler gibi dip dibe yere yapışmış bir şekilde tabii benim meşhur çığlıklarımla birlikte mağaranın içine girdik.
Mavi Mağara
Giriş biraz korkunç görünse de içerisi gayet yüksek ve geniş. Öyle kolostrofobik bir ortam yok. Yüzme bilen herkes rahatlıkla girebilir. Kimse bu muhteşem manzarayı kaçırmasın derim.Mağaranın içine girdikten sonra çok hızlı bir şekilde denize atladık Yorgo mağarının sol tarafına geçmemizi söyledi, inanılmaz bir manzara ile karşı karşıyaydık sanki akvaryumun içindeyiz ve deniz altından mavi bir ışık sizi takip ediyor burada daha fazla zaman geçirmek isterdim, fakat çok kişi geldiği ve suyun yükselmesi durumundan biraz yüzdükten sonra yine mülteci formatında benim çığlıklarım ile birlikte mağaradan çıktık .
Mavi mağaradan sonra Kaptan Yorgo bizi St George diye güzel bir plaja bıraktı. Burada yüzüp vakit geçirdik. Suyu çok berraktı, fakat biraz sığ ve kayalık olduğu için ayaklara dikkat! Burada bir kumsal yok. Şezlong şemsiye kiralamak isterseniz 4 Euro veya 20TL (2 kişi için).
St George
Belli bir saat belirttiğinizde taksi sizi buradan alıp Meis merkeze götürüyor. Meis – Mavi
Meis merkezden de denize girilebiliyor
Mağara – St George – Meis taşıma bedeli kişi başı 70 TL.
Meis merkezde de dolanıp denize girebilirsiniz. Bazı kafeler kapısının önüne şezlong atmış, insanlar oralardan denize giriyordu.
Adada yürüyerek adayı gezip fotoğraf çekmekten başka yapacak fazla bir şey yok. Ama çok huzurlu ses yok,insan yok kafa dinlemek için harika bir yer.
Adayı terketmeden bir şeyler yemeyi ihmal etmeyin, ben adaya ait sarımsak soslu yerel bir balık yedim menüde yerel balık yazıyordu. Ahtapot, kalamar, karides bol miktarda. Deniz kıyısında oturup bir bira keyfi yaparken gözünüz açık olsun, yanınızda Caretta Carettalar yüzüyor olabilir! Ve ben farkında olmadan bir Caretta ile birlikte yüzmüşüm görmüşler ama söylememişler iyi ki söylememişler sanırım çığlıklarımla tüm adayı başıma toplayabilirdim.
Su gerçekten berraktı
Bir Yunan adasını daha aradan çıkardık sırada Midilli var. Yapılacak çok fazla şey olmasa da sevimli bir adaydı. Siz de Kaş'a gittiğinizde vaktiniz olursa bir komşu frapesi için derim.
