Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, çocukluk ve gençlik döneminde yoğun ve bilinçsizce güneş ışınlarına ve özellikle yanıklara maruz kalmanın ilerleyen yaşlarda kanser dahil olmak üzere pek çok sağlık problemine yol açabileceğini belirtti.
Medicana International İstanbul Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, güneş ışınlarından nasıl korunmak gerektiği hakkında ayrıntılı bilgi verdi.
“GÜNEŞ GÖZLÜĞÜ VE ŞAPKA KULLANILMASI ÖNEMLİ”
Yaşamın devamı için gerekli olan etkenlerden biri olan güneş ışığı, bilinçsiz olarak güneş ışınlarına maruz kalınmasıyla birlikte pek çok sağlık sorununa yol açabilir. D vitamini sentezi için en uygun güneşlenme zamanı güneş ışınlarının yeryüzüne dik açıyla ulaştığı öğlen saat 12.00-14.00 arasıdır. D vitamini sentezi için yaz aylarında haftada 3-4 gün kolların ya da bacakların 10-15 dk süreyle bu zaman diliminde güneş koruyucu sürmeksizin güneş ışınlarına maruz kalması yeterlidir. Zaman zaman güneş ışınlarının yol açtığı anlık yan etkilerin fark edilemeyebileceğini belirten Uzm. Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, çocukluk ve gençlik döneminde yoğun ve bilinçsizce güneş ışınlarına ve özellikle yanıklara maruz kalmanın ilerleyen yaşlarda kanser dahil olmak üzere pek çok sağlık problemine yol açabileceğini belirtti. Güneş ışınlarından korunmak için öğlen saatlerinde dış mekanlarda uzun süre bulunulmaması gerektiğini vurgulayan Dr. Utkan, "dışarı çıkılması gereken durumlarda koruyucu kıyafetlerin giyilmesini önerdi. Pamuklu ve açık renkli kıyafet seçiminin yanı sıra güneş gözlüğü ve şapka kullanılması son derece önemlidir. Özellikle çocukların ve açık tenli kişilerin günlük hayatta güneş kremi kullanmadan güneşe çıkmamaları önerilir.
“ÇOCUKLARIN KORUYUCU ÜRÜNLER KULLANMASI GEREKİYOR”
Yalnızca sahilde güneşlenirken değil yaz aylarında güneşin dik geldiği saat aralığı olan 11.00 ila 16.00 saatleri arasında da güneş kremi kullanılması önerilir. Özellikle çocukların mutlaka koruyucu ürünler kullanması gerektiğini vurgulayan Uzm. Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, hassas cilde sahip kişilerin de güneşten koruyucu etkiye sahip ürünleri kullanması gerektiğini belirtti. Fiziksel filtreleme özelliğine sahip olan ürünlerin güneş ışığını yansıttığını belirten Dr. Utkan, bu ürünlerin cilt üzerinde yoğun bir bariyer etkisi oluşturduğunu sözlerine ekledi. Kimyasal içerikli güneş koruyucu ürünler ise güneş ışınlarının cilde ulaşmasına engel olmaz. Ancak bu ürünler güneş ışınlarını emerek cildi korur. Yaz aylarında 50 faktör ve üzerinde koruyucu etkiye sahip ürünler tercih edilmelidir.
“SABAH VE AKŞAMÜSTÜ SAATLERİ ARALIĞINDA GÜNEŞLENİLMELİ”
Yazın keyifli aktivitelerinden biri olan güneşlenmek, bilinçsiz şekilde yapıldığında kişinin UV ışınlarına maruz kalmasına yol açar. Cilt üzerinde zararlı etkileri bulunan UV ışınlarından korunmak için mutlaka güneş koruyucu ürünler kullanılmalıdır. Güneşlenmenin sabah ve akşamüstü saatlerinde yapılması gerektiğini belirten Uzm. Dr. Oya Yeşim Hacımustafaoğlu Utkan, güneş ışınlarının dik açıyla geldiği 11.00- 16.00 saatleri arasında dış mekanlarda vakit geçirilmemesi gerektiğini söyledi. Kızarıklık, soyulma, su toplama gibi belirtilere yol açacak şekilde güneşlenmekten kaçınılmalıdır. Bu gibi şikâyetler oluştuğunda cilt mutlaka soğutulmalı ve bol miktarda sıvı alınmalıdır. Dr. Utkan, ciddi güneş yanıklarının bulantı, kusma, ateş, baş ağrısı, titreme gibi belirtilere yol açabildiğini söyleyerek, bu gibi şikayetlerin varlığında derhal bir sağlık kuruluşuna başvurulmalı, hasta güneş çarpması açısından değerlendirilmeli ve cilt lezyonları açısından mutlaka dermatoloji uzmanına muayene olunması gerektiğini ifade etti.
(İHA)