Küçük yaşta rol aldığı ‘Sihirli Annem’ dizisindeki Tuğçe rolüyle milyonlarca kişi tarafından tanınan Damla Ersubaşı, sona eren evliliğindeki şiddet ve özel hayatıyla gündeme gelmişti. Ardından arkadaşı Müge Işık’ın sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımdaki şok iddiaları ile tekrar gündeme gelen Damla Ersubaşı, üzerine atılan suçlamalar hakkında şikayetçi oldu. Eskişehir Adliyesi’ne avukatı Ali Önal ile birlikte gelen Ersubaşı, kanıtlarını sunarak şikayetçi oldu. Adliye çıkışı gazetecilere açıklama yapan Damla Subaşı, “Kimse elinin kirini benim üstümden temizlemesin. Bugüne kadar hiçbir yüz kızartıcı bir davranışta bulunmadım. Kendi ayakları üstünde duran 2 çocuğuna bakan bir anneyim” dedi. “Kadının kadına yaptığı şiddete maruz kalıyorum” Kendisine karşı gerçekleşen saldırıların sistematik olduğunu ve kadının kadına yaptığı bir şiddet olduğunu belirten Damla Ersubaşı, “Üç gündür çok sistematik bir şekilde tehdit ediliyorum. Üstüme iftiralar atılıyor. Ama tabii ki ben bunları hukuk yoluyla cevap veririm. Ben konuşulan üslupta cevap verebilecek bir insan değilim. Ama kimse elinin kirini benim üstümden temizlemesin. Bugüne kadar hiçbir yüz kızartıcı bir davranışta bulunmadım. Kendi ayakları üstünde duran 2 çocuğuna bakan bir anneyim. Bunlara maruz kalmamın sebebi boşanmış ve 2 çocuğuna bakan bir anne olmam mı? Yani kadının kadına yaptığı şiddete burada şu an ben maruz kalıyorum. Sunacağım bütün deliller mahkemede. Kimse elinin kirini benimle temizlemesin. Herkes kendi yaptıklarına baksın. Kurban değilim ben burada. Burada ben iftiraya uğruyorum. Bana saldırı geliyor. Ama bunun sorumlusu ben değilim. Sorumlular kendileri mahkemede hesap verecekler. Bana ve çocuklarıma yaşatılan bu 3 günün hesabını herkes mahkemede verecek” dedi. “Kendi çamurunu kimse benimle temizlemesin” Elindeki tüm kanıt ve evraklar ile şikayetçi olduğunu, sürecin artık mahkemede devam edeceğini belirten Ersubaşı, “Bütün şikayetlerimizi yaptık. Davalarımız açıldı. Bendeki bütün deliller de mahkemede. Kimin delili varsa göstersin, ben hepsini sundum. Kimse kendini benimle temizlemesin. Kendi aile sorunları beni ilgilendirmiyor. Benim dostum, arkadaşım dediğim insan. Ama kendi çamurunu kimse benimle temizlemesin. Bence bunu söylemem çok yeterli olacaktır. Detaya giremiyorum. Her şey zaten mahkemede. Konuşmam ne gerekirse hepsini ben delilli zaten söylerim. Ama delillerimin hepsini sundum. Varsa insanların elinde bir delil onlar da sunsunlar. Kimse benim üstümden yürümesin. Ben bugüne kadar ne çocuklarıma, ne kendime, ne anneme babama, aileme yakışmayacak hiçbir davranışta bulunmuş bir kadın değilim. Yapılan şey tamamen kadının kadına yaptığı bir şiddet ve gerçekten burada da yine görüyoruz kadının en büyük düşmanı kadın. 18 yaşımdan beri ben kendi paramı çalışıp kazanan bir insanım. Kimse bana iftira atmasın. Atıyorsa da ispatlasın. Ben ispatladım mesela. Bana atılan iftiraların hepsini herkes ispatlasın. Seni öldüreceğim, şu kadar saatin var gibi tehditler aldım. Bunların hepsi delilli bir şekilde zaten sunuldu. Herkes de gördü. Şu saatten sonra da kimse beni arayıp da geri çekelim davayı, uzlaşalım gibi bir şey lütfen söylemesin. Çünkü ben 3 gün boyunca yaşadığım psikolojik şiddeti ben bilirim ve benim çocuklarım bilir” ifadelerini kullandı. “Suç duyurusunda bulunduk” Yapılan suç duyurusu hakkında bilgi veren Avukat Ali Önal ise şu ifadeleri kullandı: “Müge Işık isimli hanımefendi 3 gündür İnstagram hesabından hem müvekkilim hakkında, hem de aile yaşamını etkileyecek şekilde çeşitli söylemlerde bulunuyor. Ayrıntılara çok girmek istemiyoruz ancak olayda ciddi tehdit, hakaret, kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi, iftira var. İş sosyal medyaya düştükten sonra sosyal medya hesapları da bunu sistematik şekilde yaymaya çalışıyorlar. Şu an maalesef olay çok farklı bir boyuta gitti ve burada 2 çocuk annesi bir kadının ciddi anlamda mağduriyeti söz konusu. Bununla alakalı iftira, kişisel verilerin hukuka aykırı ele geçirilmesi, tehdit, hakaretten kaynaklı suç duyurusunda bulunduk. Bunun yanında erişim engeli kararı istedik. Öte yandan yine bu hakaretlerin yayılmasına aracılık edenler hakkında da gerekli işlemleri başlattık.”