Tüm kasvetiyle koskoca bir sene daha geçti.

Bakıyorum da yaş aldıkça ne kadar çabuk geçiyor yıllar.

Dünya eskiyor; bizler de bu eskiyen dünyanın, eskiyen insanları olarak yaşamaya devam ediyoruz.

Nedense, insan yeni olanın yenilik getireceğine inandığından mıdır nedir, yaşadıklarından tam anlamıyla memnun olmasa da her gelen yıla çeşitli anlamlar yükler. Oysa ki önemli olan yeni yıla nasıl girildiğinden ziyade yıl içerisinde yaşanacak olanlardır.

Bu yıl ne çok olumsuzluklar yaşadık. 2020 yılı nasıl geçti anlayamadık.

Sanki 2021 yılına değil de henüz daha 2020 yılına girecekmişiz gibi, giden sene hayatımız boyunca karşılaşabileceğimiz talihsizlikleri toptan yaşadığımız bir yıl oldu. Acılarla, kayıplarla dolu, belki de hiç birimizin hatırlamak istemeyeceği olumsuz anıları içinde barındıran bir yıldı bu yıl.

Hepimiz için; acısıyla, hüznüyle, kısmen mutluluğuyla, sevinciyle geçen, belki de ödememiz  gereken ne kadar bedel varsa ödediğimiz bir sene oldu. Karşılaştığımız onca olumsuzluktan sonra, yeni yıl bir çoğumuz için pek bir şey ifade etmese de gelen yılı güzelliklere adım atmak için bir fırsat olarak düşünmeli.

Adetten olsa gerek, her gelen yıl için bir öncekinden daha güzel olması dilenir, bu sefer yeni yıldan beklentimiz, yaşanılan tüm bu olumsuzlukların bir an önce geride kalması ve sağlıklı bir şekilde özgürlüğümüze kavuşmak olacak.

Diğer taraftan ne çok şey öğrendik bu yıl,  değil mi?

Her şeyden önce;  dünyada artık hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağını bilerek, hemen hepimiz hayata dair bakış açımızı değiştirmek zorunda kaldık. Bu dünyadaki bütün kavgaların, insanın güç kavgası olduğunu, ölümlü dünyada ciddiye alınacak tek şeyin sıhhatli bir nefes olduğunu öğrendik.

***

"Halk içinde muteber bir nesne yok devlet gibi,

Olmaya devlet-i cihanda bir nefes sıhhat gibi"

***

Son zamanlarda ne zaman birinin hastalandığı haberini alsam, aklıma Kanunî Sultan Süleyman'ın bu sözü geliyor ne hikmetse. Burada dünyada sahip olunan hiç bir şeyin sağlıktan önemli olamayacağını vurgular Kanuni.

Sanırım 2020 yılında Korona virüsü sayesinde bu sözün doğruluğunu kat be kat teyit etmiş olduk. Son aylarda ne çok insan hastalandı. Ne çok yakınımızı, tanıdığımızı ebediyete uğurladık.

Korona virüsünün ortaya çıkıp da genç yaşlı demeden insanları kırıp geçirmesiyle bir kez daha anladık ki, insan hayatında sağlıktan daha değerli bir şey yokmuş.
Her ne kadar ekonomik açıdan yoksun bir insanın gözünde saadet, maddî anlamda zenginlik demek olsa da Kanunî'nin zenginliğin sağlıktan daha mühim olamayacağını söylemesi, maddî imkânları kısıtlı, fakat sağlığı yerinde olanlara güzel bir nasihat niteliğindedir.

Yeni yıl hepimize bir şeylerin hızlıca değişeceğine dair umut olsun. Hepsinden önemlisi bir an önce özlediğimiz yaşantılarımıza sağlıklı bir şekilde dönelim. Sevdiklerimizin varlığına bir kez daha sımsıkı sarılalım bu sene yeter.

Ne diyelim, bir önceki yılı unuttursun. Bakalım neler bekliyor bizi.

***

"Ovmalı umutları. Saklı tutmalı gelecek inancını,

yarınları eksik etmemeli ağzımızdan
hançer kıvamındaki o kara mizah tadını.
Sonra köşe başından bir demet çiçek alıp

...

öyle başlamalıyım akşama, yeni bir yıla.
Ama nedense her şeyin tadı dağılıyor ağzımda.
Bir sap çiçek mi taşısam yoksa ağzımın kıyısında?
Aydınlık rengi vursun diye gözlerimdeki buluta."

***

Murathan Mungan ise böyle diyor.

Dileğim;  sağlıkla, özgür ve mutlu günlerimize bir an önce kavuşabilmek olsun.

Sevgimle, sağlıkla kalın!