Kaynak: Manşet Gazetesi
Söyleşi: Tuğba Koçal
Tüm-Bel-Sen Eskişehir Şube Başkanı Ergün Uzun ile sendika çalışmaları ve üyelerin sorunlarını konuştuk. Uzun, Eskişehir’deki belediye başkanlarının desteklerinden söz ederek, “Belediye başkanlarımız en büyük şansımız” dedi.
Sendikacılığa ne zaman ve nasıl başladınız?
1989 yılında Eskişehir Büyükşehir Belediyesinde, o zamanki adıyla Eskişehir Belediyesinde işe başladım. 1990 yılında sendikamız kurulurken ben de sendikanın Eskişehir’de kurucu üyesi oldum. 1999 yılına kadar şubenin birçok kademesinde yer aldım. 1999’da şube sekreteri iken, şube başkanımızın Odunpazarı Belediyesi Zabıta Müdürü olmasıyla birlikte şube başkanlığı görevini aldım. 2001 yılında 500 üyeyi aşanların şube olabilmesi yasası çıktığı için, 511 üye sayısı ile şube olduk. 2001 yılının sonunda şube genel kurulunu yaptık ve ben şube başkanı seçildim. 1999’dan bu yana şube başkanlığı görevini sürdürüyorum.
Ben görevi aldığımda henüz yasa çıkmamıştı, bugüne çok zor şartlardan geldik. Görevi ilk aldığımda 80 üyemiz vardı. Yasal dayanağımız yoktu. Yolda yürür, eylem yapardık. Polisler alıp götürür nezarete koyardı. O günden bugüne çok şey değişti. Tüm-Bel-Sen’i büyüterek getirdik. Bugün Eskişehir’in yerel yönetimlerde en büyük sendikasıyız. Hatta KESK’in içerisinde Eskişehir’in en büyük sendikası Tüm-Bel-Sen’dir. Büyümeye devam ediyoruz. Arkadaşlarımızın bize verdiği güçle daha iyi yerlere de geleceğiz.
“TÜM-BEL-SEN 27 YILLIK BİR ÇINAR”
Tüm-Bel-Sen olarak ne gibi çalışmalar yaptınız ve yapıyorsunuz?
Tüm-Bel-Sen 1980 sonrası Türkiye’de kurulan ilk memur sendikasıdır. Bizim sendikamız ilklerin sendikasıdır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde eğer bugün toplu sözleşmeden bahsediliyorsa bunda Tüm-Bel-Sen’in çok büyük payı vardır. Tüm-Bel-Sen Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk toplu sözleşmeye imza atan sendikadır. Biz o günlerden bugüne yürüyen 27 yıllık bir çınarız.
Tüm-Bel-Sen bugün 43 şubesi, 16 temsilciliği, 33 bine yakın üyesi olan bir sendikadır. Eskişehir şubesi olarak da bin 370 üyemiz var. Bölge sendikacılığı yapmıyoruz. Edirne’den Kars’a her yerde örgütlü bir sendikayız. 780 bin kilometre kare toprağın tamamında örgütlü bir sendikayız. Tüm-Bel-Sen ve KESK bir mozaiktir, Türkiye için bir şanstır.
Tüm-Bel-Sen Eskişehir Şubesi olarak hangi belediyelerde yetkili sendikasınız?
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Tepebaşı Belediyesi ve Odunpazarı Belediyesi ile ESKİ’yi de bütçesi ve yönetmeliği ayrı olduğu için bir belediye gibi düşünürsek merkezde 4 belediyede yetkili sendikayız. Beylikova, Han, Çifteler ilçe belediyelerinde de yetkili sendikayız. Bunların yanı sıra tabi ki her ilçede, her belediyede üyelerimiz var.
“İMZALADIĞIMIZ SÖZLEŞMEDEN 7 BİN ÇALIŞAN FAYDALANIYOR”
Şube olarak üyelerinize yönelik ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
2005 yılında başta Eskişehir Büyükşehir Belediyemiz olmak üzere, Odunpazarı, Tepebaşı belediyeleri, ESKİ ve ilçe belediyelerimizin bir kısmı ile toplu sözleşmelere imza attık. Bugün bu toplu sözleşmelerden yereldeki yaklaşık 7 bine yakın arkadaşımız faydalanmaktadır. Bu arkadaşlarımız bu toplu sözleşme sayesinde maaşlarına ek olarak 912 lira maaşlarına ek olarak ücret almaktadır. Bu bize onur ve gurur vermektedir.
Belediye başkanlarının sendikal çalışmalarınızdaki etkisi nedir?
Belediye başkanlarımızın sosyal demokrat belediye başkanlar olması bizim en büyük şansımız. Bizim başarılarımızda payları çok büyük. Bu konuda kendilerine teşekkür ediyorum. Toplu sözleşme dönemlerinde çok desteklerini gördük. Az önce bahsettiğim konuda yasa diyor ki belediye yüzde 10 da verebilir, yüzde 100 de verebilir. Bizim belediye başkanlarımız gerçekten sosyal demokrat belediyecilik örneği vererek yüzde yüz üzerinden bu ödemeleri verdiler.
Peki, ek ödemeler dışında üyeleriniz için başka ne gibi çalışmalar yapıyorsunuz?
Ekonomik anlamdaki katkılarımızın yanı sıra hukuksal anlamda 2 avukatımız üyelerimizin davalarına ücretsiz olarak bakar. Eskişehir’de bugüne kadar 150’nin üzerinde davaya ücretsiz olarak bakmışlardır. Eskişehir şubesi olarak toplu piknikler düzenliyoruz. Aslında 15 yıldır bu piknikleri yapıyoruz ama son 10 yıldır bunu geleneksel hale getirdik. Bu pikniklere üyelerimiz, aileleri, belediye başkanlarımız, siyasetçilerimiz katılıyor. Yılbaşlarına üyelerimize promosyon dağıtırız. 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü hiç unutmayız. Büyükşehir Belediyesinin katkıları ile kültürel etkinlikler düzenleriz. Üyelerimiz ücretsiz olarak senfoniden, tiyatrolardan faydalanıyor.
Belediye çalışanlarının sorunları nelerdir?
Yerel yönetimlerde çalışanlar arasında bizim kolluk kuvveti olarak adlandırdığımız zabıta ve itfaiye emekçileri arkadaşlarımızın çalışma hayatlarında yaşadıkları çok fazla sorun var. 24 saat esasına göre çalışan, bizim rahat yaşamamız için ellerinden gelen bütün gayreti gösteren bu çalışanlarımız yıpranma payı istiyorlar. Çünkü bu iki meslek grubu da hayatları pahasına çalışan kişiler. Zabıtalar, seyyarların arkasında koşar, bıçaklı saldırılara uğrar. İtfaiyeci arkadaşlarımız gittikleri yangınlarda hayatlarını tehlikeye atarlar.
Sivil arkadaşlarımızın da sorunları var. Özellikle toplu sözleşme yapmadan önce bir öğretmen gibi ek ders ücreti alamaz, bir sağlıkçı gibi döner sermayeden para alamaz, maliyede çalışan gibi ek mesai ücretinden faydalanamazdı. Çıplak bir maaşa çalışırlardı. Toplu sözleşmeden sonra bu sorun çözüldü. Bunun yanında mobbing uygulamaları ile karşı karşıya kalabiliyor. Belediye çalışanlarında sürgün olayları biraz daha fazla yaşanıyor. Belediyeler siyasetin daha etkin olduğu kurumlardır. Seçim sonralarında siyasi yapınız yeni gelen belediye başkanına uygun değilse, bu olaylar daha çok yaşanmaktadır. Örneğin Antalya Büyükşehir Belediyesi CHP’den AKP’ye geçti. Arkadaşlarımız önce sendika değiştirmeleri için zorlandı. Ardından da 70-80 kilometre uzaktaki belediyelere, köylere verildi, sürgün edildi. Belediye çalışanlarının yaşadığı en ciddi sorun budur.


 

 
Editör: TE Bilişim