Söyleşi: Şenay Yıldırım

Eskişehir hızlıca yenilenmeli!

İMO Eskişehir Şube Başkanı H. Orkun Kılıç, “1999 öncesi yapılmış alüvyon zemine oturan ana caddelerdeki binalarımız acilen yenilenmeli. Yoksa olası bir deprem durumunda kayıplarımızın çok fazla olacağını öngörüyoruz. Yerel yönetimlerin böyle yerlerin imar durumlarıyla ilgili çalışmalar yapması gerekiyor” dedi.

Göreve gelir gelmez Covid 19 Salgını ile karşı karşıya kaldınız, bu süreci oda olarak nasıl geçirdiniz?

Bizler toplantılarımızı ve seminerlerimizi online ortama taşıdık ki; böyle bir alt yapımız zaten vardı ve süreç boyunca çeşitli seminerlerle meslektaşlarımızı ve halkı bilinçlendirme çalışmaları yaptık, özellikle covid döneminde şantiyeler ve çalışan haklarıyla ilgili seminerlerimiz çok ilgi gördü.

Salgın süreci çalışmalarınızı ne yönde etkiledi, sektörel anlamda inşaat bu dönemde nasıl sorunlar yaşadı ve nasıl çözümler üretildi?

Salgın sürecinde inşaat sektörü çalışmaları hızını yavaşlatsa da durmadı, bu yüzden Covid önlemleri şantiyelerde çok daha önem arz etti ilgili dairelere gerekli yazışmalar yapılarak bu önlemlerin denetlenmesi hususunda bilgi alışverişi yapıldı.

Covid-19 ile mücadelede şantiyelerde işler durduruldu mu, şimdi durum nedir?

Şantiyeler çok büyük çoğunlukla çalışmaya devam etti şu anda da çalışmaya devam ediyorlar

Özellikle inşaat sektöründe çalışanların kişisel güvenlik önlemlerinin sağlanması konusunda eksiklikler görüldü ve eleştiriler oldu, bu konuda Eskişehir’de durum neydi, neler yapıldı?

Esgazete’de sizin yaptığınız bir haberinizden sonra önlemler epey arttırıldı, şu anda da çok kötü durumda olmadığımızı söyleyebilirim. Fakat özellikle büyük şantiyelerde işçi sayısına göre kalacak yer ve sosyal donatı şartlarını belirleyen bir yönetmelik acilen çıkartılmalı her şantiyede işçi kardeşlerimiz bu standartlarda konaklamalıdırlar.

Eskişehir’de inşaat alanının en önemli çıkmazları nelerdir? Yerel yönetimlerin çalışmaları yeterli midir?

Eskişehir, şehir yapısı sebebiyle merkezine çok bağlı bir şehir, bu yüzden yeni merkezler yeni çarşılar oluşturmak zor olsa da yeni cazibe merkezleri yaratılmasıyla imkansız değil.

Merkezde özellikle ana arterlerdeki binaların yenilenmesi gerekiyor. Yoksa olası bir deprem durumunda ulaşım engelleneceği için kayıplarımızın çok fazla olacağını öngörüyoruz. Yerel yönetimlerin böyle yerlerin imar durumlarıyla ilgili çalışmalar yapması gerekiyor.

Meslek odalarının seçim sisteminin değiştirilmesi gündeme gelmişti, bu İMO’yu da etkiliyor mu?

İMO, TMMOB’a bağlı bir oda olduğu için bizi de etkiliyor, bir şehirde birden fazla meslek odası olması demek, odalara siyasetin karıştırılması demektir. Odalara üye olacak vatandaşlar, hükümete yakın odayı belki kendi görüşünde olduğu için belki de ilerde problem yaşamamak için seçmek zorunda kalacaklar.

Odaların birleştirici, siyasetten uzak, herkese eşit derecede yaklaşan yapıları korunmalıdır. İMO’nun yaptığı tüm açıklamalar toplum yararı gözetilerek siyaset üstü bir bakış açısıyla yapılmaktadır, amaç muhalefet etmek değil, var olan sorunları teknik ve insani açıdan halkla buluşturmak ve çözüm yolları önerip sorunu ortadan kaldırmaktır. Çoğu zaman siyasilerin hoşuna gitmeyen durumlar oluşması gayet normaldir. Unutulmamalıdır ki; siyasiler seçildikleri 5-10 yıllık bir dönemi düşünürlerken biz mesleğimiz gereği gelecek 50 -100 yıllık dönemleri ön görmek ve uyarılarda bulunmak zorundayız.

Mimar, mühendis ve şehir plancıları da çıkacak yasanın mağdurları arasında, TMMOB’ye bağlı İMO’nun şube başkanı olarak kıdem tazminatına ilişkin yapılmak istenen düzenlemeleri nasıl karşılıyorsunuz ve buna karşı ne yapmayı planlıyorsunuz?

Kıdem tazminatı çalışanların en tabii hakkıdır ve hiç kimse böyle bir hakkın kaybolmasına razı gelemez. Öte yandan çoğu çalışanda çalıştıkları işyerlerinin iflas göstermesi sonucu kıdem tazminatlarını alamadan işten çıkmak zorunda kalıyorlar. Acilen tüm bu sorunları gözeten işçiyi koruyan bir düzenleme yapılmalıdır.

Eskişehir’in depreme karşı (yapı stoğu, yapı denetim ve mühendislik hizmetleri vb. konularda) alması gereken acil önlemler nelerdir, bunun devamında kentsel dönüşümün son durumu nedir?

Keşke elimizde sihirli bir değnek olsa da tüm eski yapıları bir anda yenileyebilsek fakat bu olmadığı için bir öncelik sırası yaparak vakit kaybetmeden hızlıca kentimizi yenilemeliyiz. 1999 öncesi yapılmış alüvyon zemine oturan ana caddelerdeki binalarımız acilen yenilenmeli ardından kademeli olarak kapsam genişletilerek kent depreme hazır hale getirilmelidir.

Eskişehir’de en riskli bölgeler hangileridir ve bu alanlarda ne yapılmalıdır?

Şehrimizin yapı stoğu birçok ile göre yapı denetim ve mühendislik hizmetleri alma açısından daha olumlu olsa da; konu ile ilgili acil ve radikal önlemler alınmadığı takdirde, yaşanacak depremde  özellikle yapı denetim ve mühendislik hizmeti almamış yapıların büyük bir çoğunluğunun yıkılacağını, böyle bir durumda Eskişehir’in önemli caddeleri olan Yunusemre Caddesi, M. Kemal Atatürk Cad., Kızılcıklı Mahmut Pehlivan Cad., Cengiz Topel Caddesi ve  İsmet İnönü Caddesi gibi nispeten kötü zemin koşullarına ve yüksek katlı eski yapılara sahip caddelerimizde ciddi derecede can ve mal kayıpları yaşanabileceğini, ulaşımın aksayabileceğini, yardım için araçların ve iş  makinalarının dahi buralara giremeyebileceğini, bu caddelerden geçemeyebileceğini üzülerek  öngörüyoruz.

Banka kredileri sonrasında Eskişehir’de ev fiyatlarında ciddi yükselmeler oldu, Eskişehir’de yapılaşma ne durumda ve sürekli yeni inşaatlar görüyoruz, bunlar kentin ihtiyacından fazla mı?

Konut maliyetini oluşturan gider kalemlerine baktığınız zaman yüzde 30 ile yüzde 50 arasında değişen maliyet artışları görüyoruz. Ev fiyatlarındaki artışlar ise bu oranların altında dolayısıyla faizler bir miktar yükselmiş olmasına rağmen, halen ev almak için en uygun fiyat aralığında olduğumuz dönemdeyiz.

Eskişehir yapılaşma ile ilgili belediyelere nasıl görevler düşüyor? Kentin daha ileri gitmesi için inşaat sektörü ve yapılaşma anlamında neler yapılabilir?

Yeni İmar alanları açılarak bu alanlarda bitişik nizam imar uygulamasından kaçınılmalıdır. Ayrıca kat sayıları arttırılarak sosyal donatı yüz ölçümleri arttırılmalı ve vatandaşların daha ucuz konuta erişebilmesi sağlanmalıdır.

Şehir içinde kalan ve 2 kata imarlı olduğu İçin yenilenmeyen Fevzi Çakmak, Yeşiltepe ve Sazova mahallelerinde  ada bazlı imar planları yapılmalıdır.

Eskişehir’in önemli caddeleri olan Yunusemre caddesi, M. Kemal Atatürk Cad, Kızılcıklı Mahmut Pehlivan Cad., Cengiz Topel Caddesi ve İsmet İnönü Caddesi’ni kapsayan kentsel dönüşüm projeleri planlanmalıdır.

Mansart çatı ya tam bir ilave kat olarak her yere verilmeli ya da bu uygulamadan vazgeçilmelidir. Kuzey Güney çevre yollarının gerçekleştirilmesi için kentin tüm dinamikleri bir araya gelmelidir.

Editör: TE Bilişim