Söyleşi: Nevin Bulut Atak

Haber kaynağı: Manşet Gazetesi

Hedef Eğitim Kurumları Kurucu Müdürü Kazım Akel, “Öğrencilerimize sunduğumuz olanakları değerlendirme aşamasında amacımız; Eskişehir’de ön plana çıkmak ya da kendi öğrencilerimize bir ayrıcalık sunmak değil, tamamen eğitimde olması gereken standartları sağlamak. Umarım diğer kurumlar da eğitim standartlarını en kısa zamanda buralara ve hatta daha ileriye taşır ve hepimizin çocukları için daha iyi bir gelecek umudumuz güçlenir” dedi.

Hedef Özel Öğretim Kursu ne zaman faaliyete başladı ve hangi programlar için hizmet veriliyor?

Kurumumuz 2017 Temmuz ayı itibariyle faaliyete geçti. Ortaöğretim (lise) seviyesindeki öğrencilere okul dışı takviye kurs niteliği taşıyan kurumumuz, öğrencilerimizin akademik anlamda başarılarını arttırmalarını ve üniversite yerleştirme sınavlarına etkili ve disiplinli bir şekilde hazırlanmalarını sağlıyor.

Sizi diğer eğitim kurumlarından ayıran en temel özellik nedir?

Öncelikle Tepebaşı’nın ilk ve tek özel öğretim kursuyuz. Dershaneler sokağı kavramını da bu anlamda yıkmış oluyoruz. Sınıflarımız maksimum 12 kişilik ve tüm sınıflarımız en iyi öğrenme yöntemi olan U oturma düzenine sahip. Üstelik velilerimizi sınıf mevcudu konusunda rahatlatmak için belki de eğitim sektöründe daha önce hiç karşılaşılmayan çok önemli bir taahhüt sunuyoruz. Öyle ki eğer dönem içerisinde derslikteki öğrenci sayısı 12’yi geçerse o tarihe kadar velilerimizin ödediği eğitim ücretinin tamamını iade edeceğimize dair sözleşmemizde özel bir madde yer alıyor. Büyük geniş bir bahçeye sahip olan kurumumuzda derslikler dışında birebir etüt odaları da bulunuyor. Bu anlamda Eskişehir de 5-6 kişilik sınıflarda öğrencileri bir araya getirerek adına birebir eğitim denilen bir anlayışa sahip değiliz. Öğrencilerimiz rehberliğimizin etkili takibi doğrultusunda gerçek anlamda birebir özel ders formatında kurumumuzdaki birebir özel dersliklerde eğitim alabiliyorlar ve bu özel ders formatımız için velilerimiz ekstra bir ücretlendirme ile karşılaşmıyor. Birebir takviyelerimizin yanı sıra kurumumuza ait HBS (Hedef Başarı Sistemi) ile aylık taramalar sonucunda öğrencilerimizin aylık başarı durumlarını değerlendirerek eksiği olan öğrencileri bir araya getirip, bir önceki aya ait konuları tekrar etmeleri için, öğrencilerimizin standart programının dışında bir program oluşturarak eksiklerini gidermeleri hususunda yardımcı oluyoruz. Şunu bir eğitimci olarak belirtmek istiyorum: öğrencilerimize sunduğumuz olanakları değerlendirme aşamasında amacımız Eskişehir’de ön plana çıkmak ya da kendi öğrencilerimize bir ayrıcalık sunmak değil, tamamen eğitimde olması gereken standartların bunlar olduğunu düşündüğümüzden dolayı bu şekilde olgunlaştırdık. Umarım diğer kurumlar da eğitim standartlarını en kısa zamanda buralara ve hatta daha ileriye taşır ve hepimizin çocukları için daha iyi bir gelecek umudumuz güçlenir.

Eğitim sistemindeki son gelişmeleri ve yapılan değişiklikleri nasıl değerlendiriyorsunuz?

Şu anda onay süreci tamamlanmayan ancak 2017-2018 eğitim öğretim yılı itibariyle uygulanacak yeni müfredatları ders bazında değerlendirmenin daha doğru olduğunu düşünüyorum. Bir matematik öğretmeni olarak karşılaştırmalı olarak incelediğim matematik müfredatlarında gördüğüm, yenilenen müfredatta birçok değişiklik yapıldığı ve bu değişikliklerin tamamının müfredatı basitleştirmeye yönelik olduğu…

Son müfredat değişikliğinin öğrenciler ve öğretmenler açısından etkileri sizce ne olacak

Müfredat değişikliği ile matematik anlamında öğrencilerin çok daha rahatlayacağını düşünüyorum. Örneğin öğrencilerimizin çoğunlukla zorlandığı trigonometri, türev ve integral gibi konuların üzerinde yapılan kısıtlamalar konuları sadeleştirmiş ve anlaşılmasını kolaylaştırmıştır. Yalnız burada bir dip not olarak belirtilmesi gereken husus şu ki; özellikle kolaylaşan bu müfredatın, ağırlıklı olarak fen ve mühendislik alanlarında üniversite eğitimi alacak öğrencilerimizin ve bu bölümlerde ders anlatacak öğretim görevlilerinin işlerini zorlaştıracağı kanaatindeyim. Yeni müfredatın uygulanması hususunda da değinilmesi gereken çok önemli bir nokta var. Bu yıl lise gruplarında sadece 9. sınıflarda uygulanacak yeni müfredat önümüzdeki yıl itibariyle 9-10-11-12. sınıfların tamamına uygulanacak. Bu bağlamda bazı konular bazı öğrencilerimiz tarafından hiç görülmeyecek. Örneğin şu an 11. sınıf müfredatında yer alan mantık konusu 9. sınıfa alındığından bu yıl 10. sınıf olan öğrenciler önümüzdeki yıl yeni müfredatla devam edeceğinden mantık konusunu hiç görmeden mezun olacaklar. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu tür aksaklıkları gidermek için yaz aylarında bir oryantasyon programı uygulayacağı vurgulandı. Öğrencilerin bu oryantasyon programını kesinlikle kaçırmaması oldukça önemli. Bu açıdan sınava hazırlık kursu olarak üzerimize düşen sorumluluğun farkındayız ve gelişmeleri yakından takip ediyoruz.

Eğitimdeki en büyük eksiklik sizce nedir?

Ülkemizde sürekli değişen eğitim modelleri ve müfredatlarının başta öğrenciler olmak üzere tüm eğitim sektörünü olumsuz yönde etkilediğini vurgulamak istiyorum. Ancak bununla birlikte eğer eğitimi akademik başarı olarak nitelersek eğitimciler ve aileler olarak en büyük eksikliğimizin öğrencileri sorumluluklarını (yani düzenli ders tekrarı ve yeteri kadar soru çözmeleri) yerine getirmek hususunda harekete geçirememek şeklinde yorumlayabiliriz. Elbette bu hususu etkileyen çok fazla dinamik olduğunun farkındayız ancak öğrenciyi harekete geçirmeden herhangi bir eğitim modeliyle akademik başarının sağlanabileceğini düşünmüyorum.

Başarılı bir eğitim hayatı geçiren biri olarak bu başarılardan ve kendinizden bahseder misiniz?

Dokuz Eylül Üniversitesi Matematik (İngilizce) programını dereceyle bitirdikten sonra aynı yıl Anadolu Üniversitesi Fizik Bölümünde Doğrudan Doktora programına kayıt yaptırdım. Yurt içinde TÜBİTAK, Feza Gürsey Enstitüsü ve Nesin Matematik Köyü gibi Türkiye’deki bilimsel kurumlarda ve yurt dışındaki bazı saygın üniversitelerin birçok eğitim programlarında yer aldım. Ayrıca uluslararası ölçekte etkisi çok güçlü olan SSM (Savunma Sanayi Müsteşarlığı) ve ASELSAN projelerinde yer aldım. Bunlarla bağlantılı olarak yazdığım proje ile TÜBİTAK tarafından Doktora öğrencilerine verilen Öncelikli Alanlar Doktora Bursu’nu Savunma alanında almaya hak kazandım. Akademik faaliyetlerimin yanı sıra KPSS alanında Matematik Öğretmenlerinin atamalarında akademik anlamdaki niteliğini ölçen ÖABT sınavına hazırlık dersleri verdim. Bu alanda birçok birinci yetiştirmek ve öğretmenlerimizin atandığını görmekten mutluyum. Bu alanda yardımcı ÖABT kitapları yazmaya devam etmekteyim.

Size ulaşmak isteyenler için bilgilerinizi paylaşır mısınız?

Kurumumuz Tepebaşı Batıkent bölgesinde Özel Ümit Hastanesi karşısında yer alıyor. Bize 0 222 335 9 666 numaralı telefondan ve ya facebook adresimizden https://www.facebook.com/hedefozelogretimkursu/ ulaşabilirsiniz. Çalışmalarımızla ilgili detaylı bilgi sahibi olmak isteyen herkesi bir kahveye bekleriz.

Editör: TE Bilişim