Söyleşi: Erdoğan Ekiner

-Almanya’da doğan ve gurbetçi bir işiçinin çocuğu olan bir tiyatro, dizi ve sinema oyuncusu Enis Yıldız’ın hikayesi,..

--Yönetmen, öğretim üyesi, tiyatro ve dizi oyuncusu Enis Yıldız’ın hikayesine ilişkin özetle neler söylersiniz?

ENiS YILDIZ: 1972’de Almanya Lünen’de doğdum. Babam gurbetçi bir işçiydi, annem ev hanım.. Babam Bayrutlu, annem İstanbullu... Almanya ve İstanbul’da yaşadım uzun yıllar.. Tiyatroya ilgim lise yıllarında başladı. Amatör tiyatrolarda oyunculuk yaptım. Rol aldığım ilk profesyonel oyunculuğum Ankara Birlik Tiyatrosu’nda gerçekleşti. O zaman 17 yaşındaydım.. Daha sonra, 1990’da Devlet Konservatuarı Tiyatro Bölümü sınavlarına katıldım. Eskişehirde öğrenim görmeyi ve burada yaşamayı seçtim. 1994’de mezun oldum... Burada kalmak istediğim için Eskişehir Tiyatora Kumpanyası’nın kuruluşu için çaba gösterdim. Türkiye’nin her yanında oyunlar oynadık. 1999’da maddi zorluklar nedeniyle tiyatroyu kapattım. Sonra üniversitede görev yapmaya başladım...

--Sizi en çok etkileyen tiyatro oyunları ve roller?

ENİS YILDIZ: Eskişehir Tiyatora Kumpanyası olarak sergilediğim ‘Kuvayı Milliye’ oyunu beni çok etkilemişti. Tiyatro Anadolu’da yönettiğim ‘5. Frank’ oyun da beğendiğim ve beni etkileyen bir oyundu. Bir de d. Georg Büchner’in ‘Danton’un Ölümü’ adlı oyununun içinde hem yönetmen, hem oyuncu olarak yer almak isterim.. Çok sayıda oyunda yönetmen ve oyuncu olarak yer aldım, beni en fazla etkileyen oyunlar bunlar..

--Enis Yıldız hangi TV. Dizelerinde ve sinema filmlerinde yer aldı?

ENİS YILDIZ: Kırık Kanatlar adlı dizi ile başladım. Köprü, Mor Menekşeler, Med-cezir, Poyraz Karayel, Eve Dönüş, Cesur Yürek oynadığım başlıca dizeler.. Ayrıca Acı Aşk, Polis ve yakında vizyona girecek olan Bina adlı sinema filmlerinde rol aldım...

---Oyunculuk ve yönetmenliğin yanı sıra öğretim üyesisiniz. ‘Hoca’ olmak ve gençler konusunda neler söylersiniz?

ENİS YILDIZ: Gençlerle, öğrencilerle içe olmak ve onlara deneyimlerimizi aktarmak tabii ki güzel.. Biz tiyatro yapmaya, oyunlara devam ediyoruz.. Yani eğitim süreci yalnız dersler ile sınırlı değil. Usta-çırak ilişkisi de sanat için çok önemli.. Ayrıca onların, yani gençlerin enerjisi ile de biz kendimizi daha iyi hissediyoruz.

--Sanata ve sanatçı yeterince ilgi, destek var mı?

ENİS YILDIZ: Eskişehir’de var.. Gerek tiyatrolar açısından, gerekse diğer sanat alanları açısından bunu söjyleyebiliriz. Ama genel anlamda, başka kentleri de düşünürsek, sanata çok fazla ilginin olduğunu söyleyemeyiz. Eskişehir’de yaşayanlar olarak biz bu konuda daha şanslıyız. Daha çok insanlar, özellikle gençler gerçek sanat ve gerçek sanatçılara değil, ünlülere ilgi gösteriyorlar.. Bundan medyanın da etkisi var. Yani Popüler olan ya da öyle gösterilen kişiler ve yaptıkları ilgi görüyor.

---Geleceğe ilişkin planların?

Çalışmalarıma yine Eskişehir’de devam etmek istiyorum. Yani tiyatroya devam edecğim. Ayrıca diğer kentlerde de oyun yönetmek isterim. Sanatın etkin olduğu mutlu bir toplumda, toplulukta yaşamak istiyorum...

--Söyleşi için teşekkür ederim Enis Yıldız

--Ben teşekkür ederim..

Editör: TE Bilişim