Eskişehir Özel Ümit Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Çağrı Kökoğlu, bel fıtığı hakkında bilgi vererek ameliyatın korkulacak bir yanı olmadığını belirtti.

Fıtığın ne olduğunu ve nasıl oluştuğunu anlatan Dr. Kökoğlu, "Belimizde beş tane omurumuz bulunuyor. Her omurun arasında intervertebral disk dediğimiz yastıkçıklar bulunuyor. Yastıkçıklar sayesinde omurumuz hareket edebiliyor. Omur arasında bulunan çekirdeğin etrafını saran lifler vücut sıvıları ile besleniyor. Ters hareketlerde, travmada, zorlu hareketlerde, ağır kaldırmada bu yapı git gide zarar görmeye başlıyor. Böylelikle fıtık oluşuyor. Belden bacağa vuran ağrılar ve uyuşukluk olduğu zaman hastalar doktora başvuruyor ve biz de nörolojik muayene yaparak ve farklı tanı yöntemleri kullanarak kişide fıtık olup olmadığını öğreniyoruz" dedi.

Fıtık rahatsızlığının risk faktörlerini sıralayan Dr. Kökoğlu; "Hareketsizlik, obezite fıtıkta önemlidir. Sürekli sigara içmek de fıtık riskini arttırır" diyerek spor yapıp kasların kuvvetlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti.

"Her bel fıtığı ameliyat edilmez"

Fıtığın evrelerini sıralayan Op. Dr. Çağrı Kökoğlu, “Fıtığın aşamalarını; başlangıç, kendini belli etme ve fıtığın patlaması olarak sıralayabiliriz. Yerden bir şey alırken bacaklarımızı kıvırarak almak omurgaya yük bindiriyor. Çömelerek ve dizlerimizi kırarak almalıyız. İki elimizi kullanmalıyız. Bel fıtığının tedavi yöntemlerinden de bahsedecek olursak, her bel fıtığı ameliyat edilmez, gerekli gördüğümüz durumlarda ameliyat yaparız. MR yöntemi ile fıtığı ayrıntılı görüntüleyebiliyoruz. Mikroskoplar ile ameliyatlarda çok korkulan felç olma riskleri çok çok azaldı. Omur zarar gördüğü zaman hastalar idrarını tutamamaya başlıyor. Ciddi bir hissizlik oluyor. Ameliyatlar 2000 yılından bu yana çok gelişmiş yöntemlerle yapılıyor, kullandığımız mikroskoplar çok hassas aletler, bel fıtığı ameliyatları yarım ve bir saat içinde bitebilen ameliyatlardır. Mikro cerrahi yöntemi ile küçük deliklerle yapılan ameliyatlar var. Her yöntem tüm hastalara uygun olmayabiliyor. En popüler ve başarılı yöntem ise mikro cerrahi yöntemdir. Bu yöntemde; 1-1.5 santimetrelik kesi yaparak içeriye giriyoruz” ifadelerini kullandı.

"Kilolu insanlarda fıtık çıkma ihtimali yükseliyor"

Ameliyat sürecinde en korkulan şeyin enfeksiyon olduğunu kaydeden Dr. Kökoğlu şunları kaydetti:

"Mikrop kapması durumunda tedavi süreci uzayabiliyor. Ameliyat olan hasta hastanede 1 gece kalıyor. Bel fıtığı ameliyatlarından sonra fıtık tekrar edebilir. Ameliyat sonrası iki ay boyunca hasta hareketlerini ve yaşantısına çok dikkat etmek zorunda. Ağır işte çalışmamalı, belini zorlamamalı, aralıklarla dinlenmeli, 2 aylık süreçten sonra doktoruna danışarak spor yapmalı, özellikle yüzme ve plates öneriyoruz. Kişi beslenmesine dikkat etmeli, kilo almamalı çünkü; kilolu insanlarda baskı artıyor ve fıtık çıkma ihtimali yükseliyor. Sigara içimi azaltılmalı, mümkünse hiç içilmemeli” ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilişim