Toplumda her üç kişiden biri, hayatı boyunca en az bir kez boyun ağrısı çekmiştir. Gün içerisinde fark edemediğiniz sebeplerden dolayı yaşadığınız boyun ağrılarının birden çok sebebi olabileceğini söyleyen Acıbadem Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Ayşe Esra Sırmagül boyun ağrıları ve tedavi süreçlerine ilişkin açıklamada bulundu.

 

Boyun bölgesi omurganın en hareketli ve bu nedenle de zorlama ve travmalara en açık bölümüdür. Bu bölge 7 adet omurun üst üste dizilmesi ve aralarını disk dediğimiz kıkırdak yastıkçıkların doldurmasıyla oluşmuştur. Boyun başı taşımak ve hareket ettirmek yanında göğüs bölgesi ve baş arasındaki damarsal ve sinirsel yapıların geçişini sağlayan bir köprü vazifesi yapar. Bu nedenle boyun bölgesindeki sıkıntılar çok çeşitli belirtilerle karşımıza çıkabilir ağrı yanında baş dönmesi mide bulantısı kulak çınlaması kollarda güçsüzlük uyuşma bunlardan bazılarıdır.

 

En sık karşılaşılan boyun ağrıları mekanik ağrılardır ve mekanik ağrıların çoğu omurgadaki kalıcı bir bozukluktan değil de kötü duruş, oturuş bozukluğu, kaza ve zorlama benzeri sebeplerden kaynaklanan kas spazmlarıdır. Kaslardaki yoğun spazm ve gerginlik boyun düzleşmesi denilen sık karşılaştığımız tabloyu oluşturur.

 

Boyun ağrısında risk faktörleri açısından son yıllarda mesleksel faktörler ve bireyin genetik yapısı ön plana çıkmaktadır. Özellikle ağır bedensel iş gücü gerektiren işler, uzun süreli oturma ve araç kullanma gerektiren işler boyun ağrıları açısından riskli olarak kabul edilmektedir.

 

Uzun süre boynu eğik şekilde sabit tutarak kitap okumak, el işi yapmak, klavyede yazı yazmak, araba sürmek, yatarak televizyon izlemek ve boyun sağlığına uygun olmayan yastıkta yatmak gibi nedenlerle mekanik boyun ağrıları ortaya çıkabilir. Bu tip durumlarda günlük hayatımızda yapabileceğimiz bir kaç değişiklik ağrıya neden olan kötü duruşun düzeltilmesi kısa süreli ilaç kullanımı tabloyu rahatlatabilir ardından da çeşitli egzersizlerle kasların güçlendirilmesi tekrarları önlemektedir.

 

Boyun ağrısının ve kaslardaki gerginliğin nedenleri psikolojik de olabilir. Sürekli yoğun stres altındaki kişilerde artan kas spazmına sık rastlanır ve bu da ağrı artışına sebep olur. Bu kez uzayan ağrı da stresi tetikler. Ne yazık ki bu durum bir kısır döngüye yol açar. Gerginlikten kaynaklanan ağrılara karşı masaj, sıcak banyo ve egzersiz gibi kas gevşetici aktiviteler işe yarayabilir. Her şeyden önemlisi ise stres ve kaygıyla baş etmenin yolları aranmalıdır. Önlem almak yetmiyorsa ilaç tedavileriyle hasta desteklenmelidir. Stres elbette hayatın bir parçasıdır ancak endişeli ruh halinden sıyrılıp kendimizi rahatlatmanın yollarını keşfettiğimizde vücudumuzun daha sağlıklı olması ve ağrıların azalması adına önemli bir adım atmış oluruz.

 

Mekanik ağrı gurubunda gözden geçirebileceğimiz diğer problemler ise omurgadaki fıtıklaşma ve aşınma kaynaklı ağrılardı.

 

Boyun fıtıkları:

Boyundaki omurların arasında disk adı verilen kıkırdaklar bulunur. Kıkırdakların içinde de jöle kıvamında daha yumuşak bir bölüm vardır. Bu yumuşak bölümün çeşitli nedenlerle dışarı taşması ve sinirlere baskı yapmaya başlaması, fıtıkları oluşturur. Boyun fıtıklı hastalar genellikle ağrısını başlatan bir travma öyküsüne sahiptirler boyun fıtıklarındaki ilk belirtiler boyun ağrısı ve boyun hareketlerinde kısıtlanmadır.

 

Boyun ağrısı dışında baş ağrısı, omuz ve kola yayılan ağrılar, hatta göğüs ağrıları da görülebilir. Diskin yaptığı basının şiddetine göre ağrının şiddeti artar ayrıca kola ve ele yayılan uyuşma güçsüzlük gibi belirtilerde eklenir. İlerleyen vakalarda güçsüzlük bacaklara kadar iner, yürüme zorluğu oluşur.

 

Kireçlenme:

Boyun kireçlenmesi, boyundaki bağlar ve kıkırdakların yıpranması sonucu başlar. Bağların sertleştiği kıkırdağın eski kaygan, sağlıklı halini kaybedip inceldiği, kemiklerde anormal çıkıntıların oluştuğu bir aşınma olayıdır. Kireçlenmede de bazen bir hareket veya yük kaldırma sonucu bazen de sinsi olarak başlayan boyun ağrısı vardır. Ağrı yanın da hareket kısıtlılığı başa ve kola yayılan ağrılara da rastlanır. 

 

Bunların dışın da boyun ağrısı yapan diğer sebepler:

·         Konjenital anomaliler,

·         Tümörler 

·         Enfeksiyöz olaylar

·         Romatizmal hastalıklar 

 

İç organlardan yansıyan ağrılar da boyun ağrılarına sebep olabilir. Bu nedenle boyun ağrılarının giderilmesinde öncelikle ağrının sebebinin belirlenmesi önemlidir. Çünkü farklı nedenlere bağlı oluşan ağrıların giderilmesinde tedavi yaklaşımları tamamen farklıdır. Enfeksiyöz tümöral ve inflamatuar hastalıklarda ağrı tipi de biraz farklıdır. Mekanik ağrılarda ağrı şiddeti hareketle yüklenmek ve yürümekle artarken istirahatle azalır. Fakat diğer durumlarda geceleri artan aktiviteden çok etkilenmeyen ağrı vardır. Hasta daha çok istirahat ağrısı yaşar.

 

·         Eğer boyun ağrısı günlük yaşantımızdaki boynumuzu zorladığımızı düşündüğümüz hareketleri azaltmamıza rağmen devam ediyorsa önlem alarak ağrıyı rahatlatamamışsak,

·         Ağrı günden güne artarak ilerliyorsa,

·         Boyun ağrısı kola da yayılmışsa ayrıca kola ve ele yayılan, uyuşma ve güçsüzlükte varsa, 

·         Genel olarak bir halsizlik, kendini iyi hissetmeme şikâyetiyle birlikte boyun ağrısı da varsa,

·         Romatizmal bir hastalık ya da kanser gibi önemli bir hastalığın yanı sıra boyun ağrıları başlamışsa mutlaka bir doktora başvurmak gerekir. Yapılacak tetkiklerle ağrının nedeni belirledikten sonra nedene yönelik tedavi uygulanır.

 

TEDAVİ

 

%80-90 hasta konservatif tedaviye olumlu yanıt vermektedir bu oranlara 3 aylık dönem de ulaşılır. Hangi hastaya konservatif hangi hastaya cerrahi tedavi uygulanacağına hastayı akut dönemde ilk gören hekimin bazı acil durumlar dışında karar vermesi zordur. Genellikle önce konservatif tedaviye başlanır hasta yakından izlenir bu izlemin sonucuna göre karar vermek en akılcı yoldur.

Akut dönem dediğimiz ağrının en şiddetli olduğu ilk günler hastaya yatak istirahati ilaç tedavisi önerilir.  Ağrı şiddeti biraz azaldığında hastanın yatak istirahati azaltılır boyunlukla desteklenebilir ve bu dönem de fizik tedaviye ve egzersizlere başlanır bu tedavi şekliyle hasta iyileşse bile nükslerin önlenebilmesi için hastaların egzersizlere devam etmesi günlük yaşam aktivitelerini düzenleyen kurallara uyması gerekir.

 

NE ZAMAN CERRAHİ TEDAVİ?

 

·         Hastada uygulanan tedaviye cevapsızlık,

·         Omurgada tümörü veya apse olması,

·         İlerleyici kas gücü, his ve refleks kaybı olacak şekilde omuriliğe bası yapan boyun fıtığı olması,

·         Tedaviye rağmen şikâyetleri sürmesi,

·         Omurga kırığı ve omurga kayması olması,

·         Ciddi omurilik ve sinir basısı olması cerrahi tedavi gerektirir.

 

Editör: TE Bilişim