Diyetisyen Bahadır Bilir, “Gebelik sürecinde yanlış besin tüketimi, bebekte tansiyon ve kalp rahatsızlıklarına neden oluyor. Yanlış beslenme alışkanlığı bebeğin ileriki yaşamını etkiliyor” dedi.

Hamilelik dönemi, kadınlarda fiziksel olarak değişimin meydana geldiği bir dönem olarak karşımıza çıkıyor. Tüketilen ya da tüketilmeyen besinler doğan bebeğin ileriki yaşamında gen diziliminde etkinlik teşkil ediyor. Konuyla ilgili görüşlerini belirten Diyetisyen Bahadır Bilir, gebelikte fazla ya da eksik besin tüketiminin ciddi sorunlar oluşturabileceğine dair ebeveynlere uyarılarda bulundu.

“BOZULMALAR OBEZİTEYE SEBEP OLABİLİR”

Gebelik döneminin günümüzde çok ciddiye alınan bir konu olduğunu söyleyen Bilir, “Bu süreçte anneler doğru adımları atmak için arayış içerisinde olurlar. Aslında haklılar. Çünkü hamileyken tüketilen veya tüketilmeyen besinlere bağlı olarak bebeğin gen diziliminde bozulmalar ortaya çıkabiliyor. Bu bozulmalar; yüksek insülin duyarlılığının artması, tokluk hormonuna karşı hassasiyetin azalması ve beynin ödül mekanizmasının gelişiminde yanlışlıklara yol açarak bebeğin ilerleyen yaşlarda obur olmasına ve sonuç olarak obeziteye sebep olabilir. Gebelik sürecinde yanlış besin tüketimi, ileride bebekte yüksek tansiyon ve kalp rahatsızlıklarını da beraberinde getiriyor” diye konuştu.

“Çevresel faktörün etkisini unutmamak gerekir”

Bireylerin doğuştan obeziteye yatkın olabileceğini ancak çevresel faktörlerin de etki yapabileceğinin altını çizen Bilir, “Şunu unutmamak gerekir, kişiler doğuştan obeziteye yatkın genlere sahip olabilir ama şişmanlığın ortaya çıkması için çevresel etki de gereklidir. Çevresel etkiden kastım aşırı enerji alımıdır. Etkiye maruz kaldığımız ilk ortam ise anne karnıdır. Yani annemizin gebeyken tükettiği besinler bizi etkiler” dedi.

“YÜKSEK KALORİ DEĞERİ OBEZİTEYE DAVET ÇIKARIYOR”

Bilir, anne olan bireylere uyarılarda bulunarak, “Hamilelik döneminde çok yüksek ya da çok düşük kalori alımı ve bununla birlikte protein ve yağ tüketiminin gereğinden fazla olması bebeğin obezite riskini arttırabilir. Yüksek yağlı beslenme tarzının benimsenmesi bebekte metabolik sendromu tetikleyebilir. Gebelik döneminde abur cubur tüketiminin artması insülin duyarlılığını arttırarak tokluk hissini çalışamaz hale getirir, vücudun ödül sisteminin gelişiminde değişikliklere sebep olarak obezite riskini tetikler” ifadelerini kullandı.

“VİTAMİN VE MİNERALLERİN YETERLİ ALIMI OBEZİTE OLUŞUMUNU ENGELLER”

Bilir, “Anne adayının gebeliğe başlangıçta düşük veya fazla kilolu olması bebeğin obez olma ihtimali ile ilişkilendirilmektedir. Yeni doğan bebeğin düşük ya da yüksek doğum ağırlığında olması da ileride oluşabilecek obezite riskini arttırmakta. Bu nedenle gebelik döneminde yeterli ve dengeli beslenmek, protein ve yağ alımını optimum düzeyde tutmak bebekte obezite riskine karşı koruyucu olacaktır. Gebeliğin ilk dönemlerinde yeterince B12, krom, demir, folik asit takviyelerinin alımı obeziteyi önleyebilir. Ama yine aşırı multivitamin, folik asit ve B12 tüketimi şişmanlık riskini arttırabilir” diye konuştu.

“Gebelikten önce mutlaka beslenme uzmanına başvurulmalı”

Bilir, “Sonuç olarak gebelik öncesinde, sırasında ve sonrası emziklik döneminde annenin yeterli ve dengeli beslenmesi, doğru miktarda protein, yağ ve karbonhidrat alması, gerekli vitamin-mineralleri yeterli alması ileride oluşabilecek sorunlara karşı koruyucu olabiliyor. Bu sebeple bebek sahibi olmak isteyen ebeveynler gebelikten önce mutlaka bir beslenme uzmanından yardım almalı. Özellikle vücut ağırlıklarının denetimini sağladıktan sonra hamilelik sürecine başlamaları hem anne hem de bebek için sonraki yaşamlarını korumak adına önemli bir adımdır” diyerek anne olmak isteyen adayları uzman kontrolüne davet etti.

(İHA)

Editör: TE Bilişim