Eskişehir Özel Ümit Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Dr. Emel Nur Güney, Ozon Terapi hakkında önemli bilgiler paylaştı.

Özel Ümit Hastanesi’nde yer alan geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamalarını içeren GETAT Ünitesi’nde Ozon Terapi, Akupunktur, Mezo Terapi ve Kupa Terapi yapıldığını aktaran Dr. Emel Nur Güney, Ozon Terapiyi; “Ozon bildiğimiz gibi oksijen gazının konsantre halidir, kimyasal olarak oksijen molekülünde iki tane oksijen atomu varken, ozonda üç tane oksijen atomu vardır. Bu ozona nasıl bir özellik katıyor dersek oksijen molekülü daha reaktif yani hareketli oluyor, dokuların ihtiyacı olduğu yerlere daha kolay ulaşımını sağlıyor, aynı zamanda kanda da daha kolay çözünürlüğünü sağlıyor. Oksijen yaşamın idamesini sağlıyor, enerjiyi sağlıyor. Ozon gazının avantajı da vücudumuza oksijenin daha rahat girmesini ve hücrelere çok daha rahat ulaşmasını sağlamaktır” şeklinde tanımladı.

OZON ANTİMİKROBİKTİR

Ozon tedavisinin hangi alanlarda kullanıldığını da anlatan Dr. Güney, şunları kaydetti:

“Biz hepimiz oksijene bağımlıyız oksijeni alacağız ki enerji üreteceğiz. Enerji çok önemli bunu üretmek için besinler ve oksijen lazım besinleri yağlar, karbonhidrat ve proteinler den alıyoruz bunları bir de yakmak lazım, yakmak için oksijeni kullanıyoruz. Ozon bilinen en güçlü Antioksidan’dır. Antimikrobik özelliği sayesin de mikropları, bakterileri, virüsleri, mantarları öldürüyor bilinen en güçlü Antimikrobik’tir. Ağrı kesici etkisi vardır, metabolizmayı hızlandırır, enzimlerin hormonların çalışmasını hızlandırır. Bunun dışında kemik iliği üzerinde çok güzel etkileri var, kemik iliğinde bizim bağışıklığımız için gerekli olan alyuvarlar, akyuvarlar üretiliyor ve vücudun yaşam enerjisini artırıyor. Bağışıklığı güçlendirici etkileri var, alyuvarların oksijen taşıma kapasitesini artırıyor. Vücuda direk oksijeni sokmak kanın içerisine oksijeni yüklemiş oluyoruz. Ozon çünkü reaktif oksijen atomu oksijeni taşıyor ve içeride parçalanıyor oksijenle tekrar reaktif hale geliyor böylelikle hücrelere daha yoğun oksijen gitmiş oluyor.”

AĞIR METALLERDEN ARINDIRIYOR

İnsan vücudunda yoğun bir ağır metal olduğuna dikkat çeken Dr. Emel Nur Güney, “Ağır metaller aldığımız GDO’LU yiyecekler, içecekler, gübreler, dişlerimizdeki dolgular, diş macunlarındaki flor, arabaların egzos gazları, uçaklardan gelen birtakım kimyasal maddeler, kurşun, birçok kişi sigara da içiyor bunlarda da ağır metal var. Ozonun detoks özelliği var, istenmeyen ağır metallere yapışıyor onu yakalıyor ben bu ağır metali yakaladım diye bir sinyal gönderiyor vücuda ve sonra bağışıklık hücreleri geliyor onu o bölgeden atıp uzaklaştırıyorlar. Ozonun kanser hücrelerinde de önemli bir yeri var, ozon ile vücuttaki bağışıklık hücreleri artıyor, ozon kanser hücrelerini temizleyecek hücreleri harekete geçiriyor”dedi.

DAMARLARDAKİ PIHTILAŞMALARI ÇÖZÜCÜ ÖZELLİĞİ VAR

Ozonun kan sulandırıcı özelliği de olduğuna dikkat çeken Dr. Güney, “Kalp damar hastalıklarında damarlardaki pıhtılaşmaları çözücü özelliği var, yeni damarların oluşmasını sağlıyor. Aynı zamanda yağ yakıcı özelliği, selülitleri giderici, kiloyu da düzenleyici özellikleri var. Vücutta seretonin üretimini sağlıyor seretonin mutluluk hormonu yani strese depresyona da çok çok iyi geliyor” dedi.

HANGİ HASTALIKLARDA KULLANILIYOR

Ozonun kullanıldığı hastalıkları da sıralayan Güney, “Rejenerasyon yani yeni doku yapımı gereken tüm hastalıklarda dokuların uyarılması gereken bütün hastalıkların hepsinde ozonun faydası var, zayıflama, selülit tedavisinde troid bezini harekete geçiriyor, triodi çalışamayan insanların enzimlerini, hormonlarını regüle ediyor. Kronik yorgunlukta, Ozon aldığınız zaman kendinizi pil yutmuş gibi zinde hissedersiniz enerji takviyesi oluyor ve yaşam enerjimiz artıyor. Ozonun en çok kullanıldığı hastalıklardan bir tanesi de yumuşak doku mekanizması. Kaslar oksijensizlikten kasılır ve ağrı duyarsınız, bel fıtığınız vardır, boynuzda düzleşme vardır ve kaslar zorlandığı için kasılır, ozon ile o kasa daha çok oksijen gitmiş olur kas çözülür ve boynunuz beliniz daha rahat hale geçer. Diyabette, alzheimer hastalıklarında da çok faydası oluyor. Alerjik hastalıklarda ozonun çok faydası olur. Bürger hastalıkların da sigara içenlerde görülen parmaklardan başlayarak dolaşım bozukluğu başlayan çok kötü zor bir hastalık burada da damar oluşumunu artırmak için ozondan faydalanılır. İskelet kas hastalıklarında, kemikler aşınma varsa ozon gazı buralarda da dejenerasyon yani kıkırdakları uyarıyor her hücreyi uyarıyor ve tamir olayını arttırıyor. Akciğer hastalıklarında Astım, KOAH’ta vücudun oksijeni doya doya alamadığı durumlarda yine ozondan faydalanıyor. Göz hastalıklarında göz sinirinin beslenemediği durumlarda siniri beslemek için oksijen gerekiyor ve ozondan faydalanılıyor. Diş etleri hastalıklarında da diş hekimleri kullanıyor. Bağırsaktaki bakterileri temizliyor, kötü bakterileri vücuttan atıyor ve dokuların yenilenmesini sağlıyor. Ozon kozmetikte de kullanılıyor ozon saunaları, ozon yağları, ozon kremleri ve ozon suları var kozmetik cilt bakımı alanında da ozon kullanımı çok fazla yer alıyor” dedi.

ETKİSİ KİŞİDEN KİŞİYE DEĞİŞİYOR

Ozon kullanıldıktan ne kadar sonra etkilerini görmeye başlamanın kişiden kişiye çok fazla değişik gösterdiğini aktaran Dr. Güney, “Genelde hastalar ilk dozdan sonra bile eve gittiğinde kendini çok canlı hisseder, adeta pil yutmuş gibi olduğunu belirten dönüşler çok oluyor. Ozon tedavisinin 10 seans yapılması gerekir, haftada bir ya da iki kere 10 seans yapılır, daha sonra da ayda bir idame tedavisi şeklinde devam eder. Kişiden kişiye farklılık gösterir kimisi 4 seansta kimisi 10 seansta kimisi 20 seansta istenilen yere geliyor” diye belirtti.

Editör: TE Bilişim