Eskişehir Fizyomer Terapia Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Tıp Merkezi Diyetisyen Bengü Büyükdereci, Ramazanda sağlıklı beslenme hakkında bilgi verdi.

Diyetisyen Bengü Büyükdereci, madde madde Ramazan ayı için tavsiyelerde bulundu. Değişen beslenme düzeninin zararlarından, çay kahve tüketiminin azaltılması gerektiğine değinen Büyükdereci, “Ramazan ayında değişen beslenme düzeni metabolizmayı yavaşlatıyor ve kilo yönetimini zorlaştırabiliyor “ ifadelerini kullanan Büyükdereci, “Normalde 3 ana öğün ve ara öğünlerden oluşan beslenme düzeni, 2 ana öğün ile sınırlı kalıyor. Bu durum gün içerisinde almamız gereken enerjiyi ve besin öğelerini kısıtlamış oluyor. Uzun süreli açlık beraberinde yavaşlayan metabolizma, vücut hareketlerinin azalması, sağlıklı ve dengeli beslenmeme bu dönemde kilo artışına ve bazı sağlık sorunlarına neden olabiliyor. Gece yatmadan önce sahur yapılması açlık süresini uzatır, bu durum metabolizma hızını düşürür; mide-bağırsak problemleri, baş ağrısı, yorgunluk, halsizlik gözlenebilir. Bu nedenle kesinlikle sahura kalkılmalıdır ve yemek yenildikten 45 dakika sonra tekrar yatılmalıdır. Ramazanda gün içinde oluşan halsizlik, baş ağrısı, konsantrasyon eksikliği, iş verimliliğinde azalma gibi sorunların başlıca sebeplerinden biri de su tüketiminin az olmasıdır. İftar ile sahur arasında 2 veya 2 buçuk litre suyun tamamlanması bu gibi durumları ortadan kaldıracağı gibi vücut su dengesini korur, böbrek yükünü azaltır ve metabolizmayı hızlandırmaya yardımcı olur. En az 8 ile 10 su bardağı su tüketmeye özen gösterilmelidir” ifadelerini kullandı.

“İftardan sonra yürüyüş yapılmalı”

İftar sofralarında tüketilmesi gereken besin gruplarına değinen Büyükdereci, iftar sonrası sindirimi kolaylaştırmak için yürüyüş yapılması gerektiğini belirtti. ”Açlık süresinin uzamasıyla vücut kas kütlesi azalmaya eğilim gösterir ve vitamin-mineral eksiklikleri oluşabilir. İftarda dengeli olarak beslenmek bu riski azaltmada etkilidir. Kompleks karbonhidratlar ve kaliteli protein kaynakları bir arada tüketilmelidir. Başlangıç kremasız bir çorba ile yapılmalı, bu esnada bol salata tüketilerek erken doygunluk hissi arttırılmalıdır. Bir kase yoğurt mutlaka yemeğe eşlik etmelidir. Uzun süre boş kalan mideyi yormamak, hazımsızlık problemlerini ortadan kaldırmak ve ani kan şekeri yükselmelerini engellemek adına yemeklerin tüketim süresi uzatılmalıdır. Çay ve kahve diüretik etkiye sahiptir ve vücuttan sıvı kaybına neden olur. Bu yüzden iftar ve sahur arasında çay-kahve tüketimi sınırlanmalı, su tüketimine ağırlık verilmelidir. Yağlı besin tüketimi reflü gibi bazı mide şikayetlerini arttıracağı gibi kilo kontrolünü de zorlaştırır. Aynı sonuçlara beyaz ekmek, pilav, makarna gibi basit karbonhidratlardan oluşan besinler de sebep olur ve aynı uzun süreli tokluk sağlamaz. Sahurda kaliteli proteinlere ek olarak sağlıklı yağlardan ve kompleks karbonhidratlardan tercih edilmesi gerekir. İftardan 45 dakika sonra sindirimi kolaylaştırmak ve kan şekerini düzenlemek adına 30-40 dakika tempolu yürüyüş yapılmalıdır “ dedi.

Editör: TE Bilişim