TBMM Plan Bütçe Komisyonu üyesi ve CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, İnönü'deki Ford Otosan fabrikasını ziyaret ederek, tesis yöneticileri ve işçilere Eskişehir'in ekonomik kalkınmasına, Eskişehirlilerin istihdamına ve Türkiye'nin ihracatına yaptıkları katkılar için teşekkür etti.

Ford Otosan'ı ziyaret ederek Fabrika Müdürü Sabri Çimen’le bir araya gelen Çakırözer, fabrikada incelemelerde bulundu, gece vardiyası  işçileriyle birlikte iftar yemeğinde buluştu.
 
SİZİNLE GURUR DUYUYORUZ


Türkiye’nin en büyük ikinci büyük sanayi kuruluşu olan Ford Otosan’ın başarısından gurur duyduklarını belirten Çakırözer fabrika yönetimi ve işçilere yaptığı konuşmada “Bir kaç nedenle sizlerle ve gurur duyuyoruz. Birincisi ülkemizin ihracatına ve ekonomimizin büyümesine yaptığınız katkılar. İkincisi araştıma ve geliştirmeye, katma değeri yüksek ürün geliştirmeye yaptığınız yatırımlar. Ve üçüncüsü de işsizliğin had safhada olduğu ülkemizde Eskişehirimizde istihdama yaptığınız katkılar. Hem İnönümüzün hem de Eskişehirimizin kalkınmasına sağladığınız destek nedeniyle gurur duyuyoruz. Sizler de alın terinizle kazandığınız bu başarılarınızla gurur duymalısınız”  dedi.
 
EN BÜYÜK SORUN: YATIRIM EKSİĞİ

Türkiye'nin yurtdışı pazarlarda daha fazla pay sahibi olması için Ford Otosan gibi üretim ve ihracat yapıp, istihdam yaratan firmalara ihtiyaç olduğunu belirten Çakırözer, “Ekonomimizin en önemli sorunu yatırım gelmemesi. Ford Otosan gibi yatırımları artırmamız gerek” dedi. Türkiye’nin kalkınması için yüksek katma değerli ürün tasarımı, üretimi ve pazarlamasının önemine dikkat çeten Çakırözer şunları söyledi: “Hem sanayimizin, hem ülkemizin gelişen pazarlardan daha fazla pay alması için mutlaka AR-GE yatırımlarına eğilmemiz gerekiyor. Bugün tüm dünya bir ülkenin sanayisinin, gelişmişliğinin göstergesi olarak Gayri Safi Yurtiçi Hasıla içindeki AR-GE harcama oranına bakmaktadır. Bu oranlar eğer yüzde 3’ler düzeyindeyse bilime, sanayiye, yüksek katma değerli ürünleri yatırım yapıldığı düşünülür. Maalesef Türkiye AR-GE konusunda istenilen düzeyde değil. AR-GE harcamalarının bütçedeki payı 2015 yılında yüzde 1.12’den yüzde 1.08’e gerilemiş durumda. GSYHİ (Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) içindeki yüzde 0.32’lik AR-GE payı ise yerinde sayıyor. Türkiye bu karneyle AR-GE’de sınıfta kalmıştır. Katma değerli, marka ürünleri geliştirmemiz ve nitelikli eğitime, temel bilgilere yönelmemiz için AR-GE oranlarında kabul edilebilir düzeylere gelmemiz şart.”
 
 
Editör: TE Bilişim