Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, siyasetin iddia ve icraat işi olduğunu belirterek, "İddiamız Türkiye'yi dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi haline getirmek. İcraatımız, geçtiğimiz 16 yılda ülkemizi 3,5 kat büyütmüş olmamız. Önümüzdeki dönemde Türkiye’yi 2 kat daha büyüttüğümüzde ülkemizi ilk dünyadaki 10 ülke arasına sokma hedefine ulaşıyoruz. Bay Kemal bunu anlamaz, bay Muharrem bunu anlamaz“ dedi. 
Recep Tayyip Erdoğan, Vilayet Meydanı'nda düzenlenen partisinin Eskişehir mitinginde vatandaşlara hitap etti. Erdoğan, "Şimdi buradan sizlere bir söz daha veriyorum. Eskişehir'i 2019 Türk Dünyası Eğitim Başkenti ilan ediyoruz. Üniversiteleriyle ilköğretimden liselere kadar her kademeden kurumlarıyla ülkemizin en iyi öğretim alt yapılarından birine Eskişehir’e böyle bir unvan yakışır. Türk Dünyasının her köşesinden buraya gelecek buradan Türk Dünyasına gidecek öğrencilerimiz coğrafyalarımızın geleceğini değiştireceğiz. Bunun için gereken çalışmalar gereken hazırlıklar başlayacak. Şimdiden Eskişehir’in Türk Dünyası Eğitim Başkenti olmasını hayırlı olmasını diliyorum. Siyaset iddia işidir, siyaset icraat işidir. Hamd olsun biz dedik ki, iddiamız Türkiye'yi dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi haline getirmek. İcraatımız geçtiğimiz 16 yılda ülkemizi 3,5 kat büyütmüş olmamız. Önümüzdeki dönemde Türkiye’yi 2 kat daha büyüttüğümüzde ülkemizi ilk dünyadaki 10 ülke arasına sokma hedefine ulaşıyoruz. Bay Kemal bunu anlamaz, Bay Muharrem bunu anlamaz. Bu kadar yatırımlar yapıyoruz, bunları ne ile yapıyoruz. Yüksek Hızlı Tren hatları ne ile yapılıyor. Bay Kemal büyümeyen bir ülke bunları yapabilir mi? Bu atılımları yapabilir mi? Bu eğitim, bu derslikler yapılabilir mi Bay Kemal? Çiftçilere yüzde 100 destek veriyoruz Bay Kemal. Tarımda verdiğimiz destekler verilebilir mi Bay Kemal? Bay Muharrem anlamazsınız. Siz bu ülkede çırak bile olmadınız" dedi. 

"En kısa zamanda biz 2020-2021 yerli ve mili otomobilimizi üreteceğiz" 
En kısa zamanda yerli otomobil üretileceğinin vurgusunu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Elon Musk geliyor beni ziyaret ediyor. Ne diye ziyaret ediyor? Gerekirse ortaklaşa da böyle bir yatırıma girebiliriz. Adam işini biliyor ve bu işi kiminle yapılacağını da biliyor. İnşallah en kısa zamanda biz inşallah 2020-2021 yerli ve mili otomobilimizi üreteceğiz. Bu dizel veya benzin olmayacak Bay Kemal elektrikli olacak. Şimdi dünyanın en büyük havalimanlarından birisini İstanbul’da yapıyoruz ve inşallah açılışını 29 Ekim'de yapacağız. İlk açılışta yılda 90 milyon yolcu kapasitesi olacak. Dünyanın sayılı havalimanlarından olacak. Bunlara 24 Haziran’da şöyle bir Osmanlı tokadı almaya hazır mıyız? Ama onun için çok çalışmalıyız. Yan gelip yatmak yok, durmak yok. Yeni havalimanımız daha açılmadan bereketinin haberleri geldi. THY şimdi de Hong Kong’da milyar dolarlık anlaşmalar imzalıyor. Pek çok uluslararası şirket yeni havalimanımızla birlikte İstanbul’u küresel operasyon merkezleri arasına almaya hazırlanıyor. Sağlıkta zaten bölgesel bir marka haline gelmiştik. Şimdi küresel bir marka olma yolunda ilerliyoruz. Ülkemizdeki standartlarda ve fiyatlarda sağlık hizmetini dünyanın hiçbir yerinde bulmak mümkün değil. Bu hizmetler sosyal güvenlik şemsiyesi altındaki kendi vatandaşlarımıza zaten veriyoruz. Fakat Bay Kemal gençlerimize bizim bunları ücretsiz verdiğimizden de haberi yok" ifadelerini kullandı. 

"Asıl kek, işte bunlara denir" 
Eskişehir'den Muharrem İnce'ye sorular yönelten Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü: 
"Bizim bu 146 projemizden sadece biri olan Millet Kıraathanelerinin içindeki keklere takılmışlar. Onun peşinden gidiyor. Asıl kek, işte bunlara denir. Onun için ben diyorum ki artık bu kadar geyik yeter. Şimdi ben buradan Bay Muharrem’e bir takım sorular sorayım. Asıl onların cevaplarını versin ki milletimiz kalibresini öğrensin. Mesela bu zat, Türkiye’nin terörle mücadelesi konusunda acaba ne düşünüyor? Düşünün terörist başını Edirne cezaevinde ziyaret eden bir kişiden ne bekleyebilirsiniz? Düşünün 7 Haziran seçimlerinden hemen sonra ‘Dökülün sokaklara’ diyerek 53 Kürt kardeşimizi Diyarbakır’da ölümüne neden olan bu değil mi? Bu kişi düşünün Cumhurbaşkanı adayı olarak bu milletin karşısına çıkıyor ve Bay Muharrem de onu ziyaret ediyor. Askerlerimize, komutanlarımıza olan hakaretlerinden herhalde ne düşündüğünü az çok anladık. Afrin Operasyonunu yapan komutan için ne diyor? Geldiğimiz günün ertesinde apoletlerini sökeceğim diyor. Ya sana benim milletim zaten icazet vermeyecek neyi söküyorsun? Bu ülke bir hukuk devleti. Sen bu hukuk devletinin içerisinde böyle bir yetkin var mı? Neymiş, Malatya’daki Türkiye Esnaf Sanatkarlar Odasının düzenlediği iftarda konuşmam var. Sayın komutan oraya davetli. Oranın protokolünde. İkinci ordu orada biliyorsunuz. Orada konuşmamın bir yerinde alkış yapmış. Bu akıştan dolayı beyefendi rahatsız olmuş. Bu diyor beni zayıf düşürüyor diyor. Sen zaten güçlü değilsin ki. Sana o apolet sökme yetkini vermeyecekleri gibi bu millet o apoleti Metin Temel Paşa’ya takmıştır. Milletin taktığı apoleti sen sökemezsin. Erdoğan söktü diyor. Erdoğan teröristlerden söktü. FETÖ terör örgütünden söktü. Siz zaten onlarla da berabersiniz. Onlarla beraber hareket ediyorsunuz. Bay Kemal diyor ki ben oraya gitmedim. Pensilvanya’ya gitmemiş, ben gitmişim. Ben ne dedim bu iddianı ispat et. İddianı ispat etmezsen namertsin dedim. Edebildi mi? Ona da dava açtım. Açtığım davalarda da kazanıyorum zaten. Man Adası dedi. Davayı açtım ve davayı kazandım. 197 bin lira mahkum oldu. Mesela bu zat. Demokrasimize, özgürlüğümüze, geleceğimize kast eden darbeciler, cuntacılar, vesayetçiler hakkında ne düşünüyor? Bay Kemal’in teröristlerle ilgili bir açıklamasını duydunuz mu? Bay Muharrem’in teröristlerle ilgili bir açıklamasını duydunuz mu?" dedi. 
Muharrem İnce'nin Diyarbakır mitingine de değinen Erdoğan, "İşte Diyarbakır’da dün miting yaptı. İstihbarattan aldığım bilgi ne biliyor musunuz? Bu mitinge katılanların neredeyse tamamına yakını HDP’li. Bay Kemal’de Hakkari’ye gitmişti bir tane Türk bayrağı yoktu. Ama şimdi ders almışlar. Bunlar böyle. Kimlerle beraber oturup kalktıkları ortada. Söyle bana arkadaşını, söyleyeyim sana kim olduğunu. Daha da somutlaştıracak olursak mesela FETÖ ile mücadele ve bu ihanet çetesinin elebaşının ülkemize iadesi hakkında ne düşünüyor? İsterseniz bu soruya cevap vermek için Amerika’dan telefonla yardım da alabilir. Gerçi geçtiğimiz günlerde telefonla ona bir şeyler fısıldamışlar. Bunun üzerine biz de Amerika’ya gönderdiğimiz belgeleri inceleme izni vermiştik. CHP incelemesini tamamlayıp raporunu sunmuş. Bizzat bu partinin genel başkanı ‘bu belgelere göre FETÖ elebaşının iade edilmesi lazım’ diyor. Ee Bay Muharrem. Şimdi buna da cevap ver bakalım. Bunlar kimden yana olduklarının farkında değil. Bunlar kayış attılar. Buna da cevap ver bakalım Bay Muharrem. Çünkü bunlar yalanı söyler iftirayı atar ondan sonra da hiçbir şey olmamış gibi arkalarını döner giderler. Bizim vesayetçilerle, darbecilerle olan mücadelemizi anlatmaya gerek bile duymuyorum. Mesela bu zat ülkemizin güney sınırları boyunca oluşturulmaya çalışılan terör koridorları hakkında ne düşünüyor? Gerçi biz bu koridor teşebbüsünü her yerinden delik deşik ettik. Ama yine de Muharrem İnce’nin ne düşündüğünü öğrenmek isteriz. Belki bu arada Selahattin Demirtaş’da Edirne’de neler konuştuğunu anlatır, onları da öğreniriz. Mesela bu zat Çin’in ekonomideki küresel yükselişi, Rusya’nın bölgesel politikaları, Avrupa Birliğinin giderek daha da derinleşen yönetim ve değerler krizi hakkında ne düşünüyor? Biz bunların hepsinin tam içindeyiz. Ülkemizin ve milletimizin menfaatlerini korumak için çatır çatır mücadele veriyoruz. Mesela bu zat Kudüs hakkında, İsrail’in bölgeyi kana ve ateşe bulayan politikaları hakkında mazlum ve mağdurlar hakkında ne düşünüyor? Dünya Erdoğan’ın ne düşündüğünü çok iyi biliyor. One minute diyen Erdoğan’ı biliyor. Dünya 5’ten büyüktür diyen Erdoğan’ı biliyor. Bunların böyle bir derdi yok. İşte bütün bunlarla yolumuza devam ediyoruz. Tüm uluslar arası platformlarda bu davayı savunuyoruz. Mesela bu zat S-400 sistemleri hakkında, F-35 projesindeki sıkıntılar konusunda, savunma sanayi projelerimizin engellenmeye çalışılması hususunda ne düşünüyor? Biz adeta bir kuyumcu titizliği ile tüm detayları ile bu işleri çalışıyor adım adım hedeflerimize yürüyoruz. Bu soruları çoğaltmak mümkün" şeklinde konuştu. 

“Eşek ölür kalır semeri, insan olur kalır eseri” 
Cumhurbaşkanı Erdoğan, coşkulu kalabalığa son olarak şunları aktardı: 
"Millet kıraathaneleri dedim. Adam millet kıraathanelerinden rahatsız oldu. Ne dedi, ‘kıraathane için kumarhane dedi. Ben kıraathaneden bahsediyorum. Ne demek kıraathane? Kıraathane okuma evidir. Gençlerimizi affedersiniz o malum yanlışlıkların olduğu internet kafelerden kurtaralım istiyoruz. Şimdi getirelim bakalım millet kıraathaneleri Eskişehir’e de olacak. Eskişehir’in ilçelerinde de olacak. Şimdi şu kıraathanede 17 bin cilt kitap var. Derslerine çalışıyorlar. Bu arada çay, kahve, kek bunları da alıyorlar hatta ve hatta çorba da alıyorlar. Bunu beğenmemiş Bay Kemal, Bay Muharrem de beğenmemiş. Bunların bir dikili ağacı var mı? İşte eser. Eşek ölür kalır semeri, insan olur kalır eseri. Biz buyuz. Beğendiniz mi? Eskişehir’e de yakışır mı? Ama burada Tatar Böreğini de yapabiliriz. Bir köşesinde de onu yaparız. Fakat Bay Muharreme de fazla yüklemeyelim, zaten partisinde girdiği bütün yarışları kaybetmiş . Genel Başkanı Türkiye genelinde girdiği bütün seçimleri kaybetmiş, bu da parti içinde ki seçimleri kaybetmiş. CHP’nin başında ki zata her seçimde ki yaptığım teklifi şimdi bu defa Muharrem İnceye yapıyorum. Seçimlerden birinci çıkamazsak siyaseti bırakacağım diyebiliyor musun? Madem iddialısın sen de aynı sözü ver. Ver de Bay Kemal rahatlasın. Öyle mi? Yapamazlar, söz verseler de yapamazlar çünkü bunlar iftiracılıktan, yalancılıktan, çarpıtmadan başka bir şey bilmez. Televizyon programında bir rektörümüze iftira atıyor ondan sonra söylediği sözü yalanlanıyor rektör değil dekan diyor. Neresi bu Milli Savunma Üniversitesi Rektörüne FETÖ’cü diyor. Tabi hemen rektör programa girmek istiyor. Diyor ki ya rektör değilmiş dekanmış diyor. Daha sonra dekan devreye giriyor, dekan arıyor diyor ki ya ne bileyim bu kadar da üzerime gelme arkadaşlar bunların hayatı yalan. Bunlarda dürüstlük yok. Peki öyleyle bilmediğin bir konuda insanları niye zan altında bırakıyorsun. Niye vebaline giriyorsun?" 

“Tatilin telafisi olur ama sandığın telafisi olmaz” 
Milleti sandığa gitmesi için bir kez daha uyaran Erdoğan, "Geçen gün de tüm millet vekillerine ne dedi hırsız dedi. Bir de utanmadan ben yalan söylemem diyor. Hepsine hırsız dediniz kimle orada ki bir boyacı vasıtasıyla. Demek ki bütün millet vekilleri hırsız olduğuna göre sen de hırsızsın. Genel başkanın da hırsız şu anda AK Partinin milletvekilleri dava açtılar. Bunlar haysiyet cellatlığından başka bir iş bilmez. Genel başkanın yalanlarından iftiralarından dolayı kaç defa mahkum ettirdiğimi ben unuttum. Şimdi tüm milletvekilleri İnce’ye dava açıyor. Yalancıdan, iftiracıdan bu ülkeye Cumhurbaşkanı olabilir mi? Bu seçimlerden sonra İnce’nin yeri de Genel Başkanı gibi tarihin tozlu rafları olacaktır. Buradan tüm milletime sesleniyorum. Oylarınıza sahip çıkın. İradenize sahip çıkın, demokrasiye sahip çıkın, kalkınmaya sahip çıkın. Refahınıza sahip çıkın. Huzura, istikrara, güvene sahip çıkın. Kimsenin ucuz ayak oyunlarıyla iradenize sahip çıkmanıza izin vermeyin. Önümüz bayram. Sakın öyle bayram tatiline gidip de dönmemezlik yapmayın. Nasıl olsa okullar kapandı deyip rehavete kapılmayın. Tatilin telafisi olur ama sandığın telafisi olmaz. Siz iradenize sahip çıkmazsanız siz oyunuza sahip çıkmazsanız darbecilere ve onların siyasetçi kılığıyla sahaya sürdüklerine teröristlere ve onların siyasetçi kılıklı yardakçılarına gün doğar” dedi. 
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasının ardından yaklaşık 3 yıldır yapımı devam eden Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı (TANAP)’ın açılışı için Seyitgazi’ye hareket etti. 

Editör: TE Bilişim