MHP İl Başkanlığı tarafından Kadın, Çocuk ve Otizm ile ilgili konferans düzenlendi.

Yunusemre Kültür Merkezi'nde yapılan ve 3 oturum halinde yapılan konferansta Prof. Dr. Filiz Kılıç, Prof. Dr. Nertun Saygın, Floor-Time Derya Sarpdağ, Dr. Özlem Dalgın, avukat  Zeren Tomruk, Avukat Lokman Benli, Avukat Bayram Şahintürk, Halil İbrahim Emre ve Psk. Sevcan Karabulut konuşmacı olarak katıldı.

Konferansın açılış konuşmasını yapan MHP Eskişehir İl, Kadın, Çocuk ve Engelliler(Otizm)den sorumla başkan yardımcısı Melek Öngül, Kadın, toplum,kadına şiddet ve çocuk istismarları ve engelli kişilerin karşı karşıya kaldığı problemler gün geçtikçe arttığını belirterek,  “Amacımız ülkemizin ve dünyanın bir gerçeği olmuş bu önemli konuları sosyal ve psikolojik boyutu ile ele alıp oluşturulmak istenen farkındalığa katkı sağlamaktadır.

3 oturumda gerçekleştireceğimiz konferansımıza, mevcut sorunları ve çözümleri, disiplinler arası bir birliktelik ile değerli bilgi ve tecrübelerini, bizler ile paylaşacak olan tüm konuşmacı katılımcılımıza teşriflerinden dolayı teşekkür ediyorum" diye konuştu.

Konferansın ilk oturumunda sunum yapan Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Bölümü Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık ABD Öğretim Üyesi Profesör Doktor Nurten Sargın sunumun ilk bölümünde kadın ve şiddeti anlattı.

Şiddet davranışı ve olayları, insanoğlunun var olduğundan beri önemli sorunlardan birisi olarak toplumsal yaşamda yerini aldığına dikkat çeken Prof.Dr. Nurten Sargın şunları söyledi:

“Şiddetin en çok görüldüğü kurumlardan birisi de ailedir.

Ailede  şiddeti;  kadına, çocuğa ve yaşlıya  diye sıralayabiliriz.

Aile şiddetin içinde ilk sırada kadın yeralıyor.  Kadınların fiziksel istismarı 3000 yıl öncesine değin uzanmaktadır. Kadın mumyalarda bildirilen kırık oranı %30-%50; erkek mumyalarda %9-%20.. Bildirilmeyen hiçbir ırk ya da din, devlet yoktur yani evrenseldir. BM verilerine göre, dünya genelinde hayatında en az bir kez eşi veya yakın ilişki içinde bulunduğu kişi tarafından şiddete maruz kalan kadınların oranı yüzde 35’tir. 

Dünyada her yıl 1,6 milyon insanın şiddet nedeniyle hayatını kaybettiği tahmin edilmektedir.

Farklı ülkeler üzerinde yapılan çalışmalarda 15-49 yaş grubunda ki kadınların %15-71 arasında değişen oranlarda şiddete maruz kaldığı belirtilirken,  bu oran Türkiye’de %75’ dir.  Her yıl kadına yönelik şiddet artıyor. Kadına yönelik şiddet, 30 yıldan uzun bir süredir kadının insan olarak hakkının ihlali olarak nitelendirilen, dil, din, ırk, etnik grup ayrımı gözetmeden tüm dünyada meydana gelen ve toplumun sağlığını etkileyen temel bir problemdir.   Kadına yönelik şiddet türleri fiziksel, cinsel, duygusal/ psikolojik,  sözel, ekonomik olarak sınıflara ayrılmaktadır. Aile içi şiddetin sonuçları: Bu bulgular savaş esirlerinin bulgularıyla benzerlik göstermektedir. Fiziksel, cinsel  ve ruh sağlığına etkileri olmaktadır.”

Prof. Dr. Nurten Sargın, şiddet önleme çalışmalarının; Birincil koruma: Şiddetin daha ortaya çıkmadan önlenmesi, İkincil koruma: Şiddetin ortaya çıktıktan sonra erken tanısının yapılması ve gerekli müdahalelerle etkilerinin ve tekrarının önlenmesi, Üçüncül koruma: Uzun süreli şiddete maruz kalanların ve şiddet uygulayanların rehabilitasyonu sürekli izlem ve destek(denet)lenmesi “ şeklinde yürütüldüğünü sözlerine ekledi.

Editör: TE Bilişim