8 Mart’ı kutlamadan ziyade, mahiyeti itibariyle acı bir tarihi anma günü olduğunu vurgulayan  DSP Genel Başkan Yardımcısı Dilara Tambova, “Emekçi Kadın” ibaresi, başlı başına üzerinde saatlerce konuşulması gereken bir konu olduğunu söyledi.

 Öncelikle kadının belirleyici kimliği, varlığı ve hayata kattığı anlamları çok iyi değerlendirebilmesi gerektiğini ifade eden Tambova, “Dünyayı ve ülkemizi kadın beyni, duyguları ve sağduyusuyla yorumlayabilsek; bugün yaşadığımız felaketler, savaşlar, açlık ve eşitsizlik, bunca kötülük ve çirkinlik yaşanmayabilirdi. Aslında Emek sömürüsünün sembolik bir anma günü olsa bile, 8 Mart, kadına dair çok şeyin ifade edilebileceği; kadınlar adına, sadece çiçek dağıtılan bir gün olmaktan çok daha fazlasını içerdiğini anlatabileceğimiz pek çok zaman diliminden biri olmalı” dedi.

Kadının, toplumların asli unsuru ve hayatın da kendisi olduğunu kaydeden DSP Genel Başkan yardımcısı Dilara Tambova şunları söyledi.

“ Bu sebeple, kendisine bahşedilenden çok daha fazlasını hak etmekte ve pozitif ayrımcılık dahil, her türlü ayrımcılığı reddederek; Herhangi bir lütufa ihtiyacı olmadan, bütün zorlukları mücadeleyle aşarak, kendisini her türlü sosyal pozisyonda konumlandıracak zihni ve kalbi güce sahiptir. Siyasette, iş hayatında, bürokraside, savunma gücünde ve sahada; kısacası devletin her kademesinde yer alarak, kadın gücünü devletin gücüyle bir araya getirmek önemlidir. Bu, toplumların ve devletlerin bekası için çok önemlidir. Çünkü kadın olmadan, yaşamda devamlılık mümkün değildir ve bu döngüyü sağlayabilecek yegane varlık, kadınlardır.

Bu yıl, şehit acılarımızın gölgesinde geçecek olan 8 Mart’ta, vereceğimiz en önemli mesaj, Kadınlarımıza ve dünyamıza sahip çıkmak olacaktır. İnsan hayatının ve barışın önemini, verdiğimiz bunca kayıplarla bir kez daha anladık. Bu acıları tekrar yaşamamak en büyük temennimizdir. Daha güzel günlere ve 8 Mart’lara erişmek dileğiyle. “

Editör: TE Bilişim