CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer cezaevinde tutuklu bulunan Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri ve gazetecileri ziyaret ederek, yaşadıkları sıkıntıları kamuoyu ile paylaştı. Öğrencilerin cezaevinde çok büyük sıkıntılarla karşı karşıya olduğunu belirten Çakırözer, “Sınavlarına katılmalarına izin verilmiyor. Bu öğrencilerin yeri cezaevi değil, üniversiteleri. Bir an önce iddianameleri hazırlanarak, adli kontrolle serbest bırakılmaları gerekir” dedi.

CHP’li Çakırözer Silivri ve Bakırköy Cezaevlerinde tutuklu üniversite öğrencileri, gazeteciler ve akademisyenler ile sivil toplum örgütü temsilcilerini ziyaret etti. Ziyaretleri sonrasında TBMM’de basın toplantısı düzenleyen Çakırözer, haksız, hukuksuz tutuklama ve uygulamaların bir an önce sona erdirilmesini ve görüşleri nedeniyle tutuklu öğrencilerin, gazetecilerin, sivil toplum aktivistleri, hukukçu ve akademisyenlerin derhal tahliye edilmeleri çağrısı yaptı.

REKOR SAYIDA ÖĞRENCİ VAR

Silivri ve Maltepe Cezaevlerine konan Boğaziçili öğrencilerle görüşen Çakırözer düzenlediği basın toplantısında gözlemlerini paylaştı.

Cezaevlerinde rekor sayıda üniversite öğrencisi olduğunu belirten Çakırözer kendisine aktarılan sıkıntıları şöyle sıraladı:

  • Silivri’de 7 kişilik koğuşta 30 - 40 kişi bir arada kalıyorlar. 2 tuvalet ve bir banyoyu paylaşıyorlar.
  • Gözaltı sürecinde terörist muamelesi yapılıyor
  • Hem gözaltı hem de tutukluluk süreçlerinde ters kelepçe takılıyor
  • Sınavlara katılmalarına izin verilmiyor, not ve kitaplarını kısıtlı alabiliyorlar

İLK GECELERİNDE ÖLÜMLE KARŞILAŞTILAR

Öğrencilerinin tutukluluğunun ilk gecesinde bir tutuklunun ölümüyle karşılaştıklarını aktaran Çakırözer, “Gencecik üniversite öğrencileri bir protesto nedeniyle haksız biçimde tutuklanmalarının ilk gecesinde ölümle karşılaşmışlar.. İlk kaldıkları koğuşta, bir başka tutuklu geçirdiği kalp krizi sonucu öğrencilerin gözleri önünde ölmüş. Hala bunun travmasını yaşadıklarını gözlemledim. Koğuşlarda acil durum çağrılarına yeterince acil bakılmadığı izlenimini bana aktardılar” diye konuştu. 

SINAVLARINA GİREMİYORLAR

Öğrencilerin OHAL gerekçesiyle sınavlara katılmalarının engellendiğini de belirten Çakırözer, “Tutuklu öğrencilerin okullarında sınav dönemi. Ancak sınavlara katılma talepleri reddedilmiş. Sınavlara giremiyorlar. Diğer akademik çalışmalarını sürdüremiyorlar. Öğrenci arkadaşları ve Hocaları tutuklu öğrencilerin eğitim hakkını kaybetmemesi için destek veriyor. Ancak akademisyenlerin ve arkadaşlarının gönderdikleri ders notlarının öğrencilere ulaştırılmasında da gecikme ve engellemeler olduğu söyleniyor. Onlar için o ders kitapları ekmek gibi, su gibi önemli” diye konuştu..

HAYATLARINDAN ÇALINIYOR

Cezaevlerinde sadece Boğaziçili öğrencilerin bulunmadığına dikkat çeken Çakırözer, “ Birçok eğitim kurumundan çok sayıda öğrenci var. Ağırlıklı tutuklanma gerekçeleri sosyal medya paylaşımları olduğu belirtiliyor. Bu öğrencilerin yeri cezaevi olmamalı. Eğitim hakları yanıyor. Hayatlarından çalınıyor. Şiddet içermediği sürece görüşünü, düşüncesini ifade ettiği için Türkiye’de hiç kimse yargılanmamalı, tutuklanmamalı. Ama ille de yargılanacaklarsa da mutlaka tutuksuz yargılanmalı. Boğaziçli öğrenciler ve diğer öğrenciler de adli kontrol şartıyla serbest bırakılmalı” dedi.

TUTUKLU GAZETECİLER AYIBI SONA ERMELİ

Silivri’de tutuklu gazeteciler Ali Bulaç, Mehmet Altan, Ahmet Altan, Celalettin Can ve Ahmet Turan Alkan ile sivil toplum örgütü kurucusu iş adamı Osman Kavala’yı da ziyaret eden Çakırözer, “Türkiye artık bu ayıba son vermeli. Düşündüğü yazdığı, çizdiği için hiçbir gazeteci özgürlüğünden mahrum bırakılmamalı” dedi.

Çakırözer, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Milletvekilimiz Enis Berberoğlu sadece bir gazete haberi nedeniyle 325 gündür tutuklu. Derhal tahliye edilmesi gerekli. Ama Anayasa Mahkemesi (AYM) başvurusunu aylardır ele almıyor. Mehmet Altan yazdığı iki yazı ve yaptığı bir televizyon yorumu nedeniyle bir buçuk yıldır cezaevinde. Mahkeme ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. AYM ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ise özgürlüğünün ihlal edildiğine karar vererek tahliyesini istiyor. Ama mahkeme dinlemiyor. Ali Bulaç 645 gündür cezaevinde. 4 damarı bypaslı, yüksek şeker, yüksek tansiyon, prostat, guatr, birçok hastalıkla mücadele veriyor. Sadece köşe yazıları nedeniyle tutuklu. Savcı ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istiyor. Onun ve diğer yazarların AYM başvuruları da bir buçuk yıldır bekliyor.  Özgürlük en temel haktır. Bir an önce bu başvuruların ele alınıp karara bağlanması ve mahkemelerimizin de buna uyması lazım.”

KAVALA ve HAMZAOĞLU TAHLİYE EDİLMELİ

Çakırözer, altı aydır tutuklu bulunan sivil toplum örgütü kurucusu Osman Kavala, iki aydır tutuklu bulunan 78’liler Vakfı Sözcüsü ve Tükenmez Kalem Editörü Celalettin Can’ın ve Sincan Cezaevinde yine aylardır tutuklu Prof Onur Hamzaoğlu’nun da bir an önce iddianameleri tamamlanarak adli kontrol şartı ile tahliye edilmeleri çağrısı yaptı.

Çakırözer, “Bu isimlerin bir an önce tahliye edilmesi ülkemizin demokrasi ve hukuk devleti açısından itibarının düzelmesine katkı sağlayacaktır” dedi.

Editör: TE Bilişim