Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen şehir merkezi için belediyenin hazırladığı afet riskli alan projesinin mahkeme kararı ile iptal edilmesi ile ilgili soruları yanıtladı. Durumu kara mizah olarak değerlendiren Büyükerşen, projenin iptal edip yeniden yapacaklarının sinyalini verdi. Büyükerşen, "Kara mizah diyorum neden kara mizah diyorum çevre bakanlığı bir yıldan fazla projeyi bekletti, ondan sonra şimdi Ak Parti il başkanının geçen akşam televizyonlardaki bir mülakatını gazetecilerle bir programını izledim. Orada biz haklı çıktık diyor Danıştay'ın  verdiği kararla Danıştay'ın verdiği karar şu vatandaşın birisine dava açtırmışlar. Porsuk kenarında olan binalar için geçerli. Yani 8 mahalleyi kapsamayan yerde. Bizim ilk düşündüğümüz porsuğun iki sahilindeki kısımlardan bir noktaydı. Belli bir miktar araziye sahip olan bir şahsınki için Danıştay karar veriyor.

Fakat kendilerini de  gayret gösterdiği anlaşılıyor. Danıştay'dan öyle bir karar çıkartma noktasında ve biz haklıyız diyor. AK Parti il başkanı haklı olunca ne oluyor bu proje kimin projesidir. Bu proje külfetini bizim üstlendiğimiz hükümetin bakanlar kurulu kararına bağladığı bir projedir. Yani AKP iktidarının projesidir. Ama il başkanı biz haklı çıktık diyor. Yani kendi partileri o dönemdeki AKP hükümeti o dönemdeki AKP başbakanı, o dönemdeki çevre bakanı artı altında o bakanlar kurulu kararının sayın cumhurbaşkanının imzası var. Yani onlara karşı onların bu işi yapan kendi iktidarlarının haksız olduğunu bu projeyi yapmakla iddia eder gibi bir garip halleri var onun için kara mizah dedim.

Bundan sonrası artık bizim büyükşehir belediyesi olarak afet riskli proje değil dönüşüm projesi diye bir proje yeni baştan bir proje yaptırmamız gerektiğini ortaya çıkarıyor. Artık bilemiyorum nasıl olacağını bizimkiler bakacaklar duruma yani öyle bir iş ki biliyorsunuz afet riskli yerler yasasına AKP hükümetleri çıkardı. Dönüşüm yasasını onu da AKP  hükümetleri çıkardı ve kuleler bütün şehirlerde gökdelenler falan onların çıkarttığı bu yasalar sayesinde ortaya çıktı. Büyük ölçüde onların çıkarttığı yasalar sayesinde oldu şimdi sayın cumhurbaşkanımız ne diyor artık dikey değil yatay diye genişleyeceğiz diyor. Halbuki mecburen caddeleri genişletmek sokakları genişletmek tratuvarları genişletmek sosyal tesisler için sosyal donatılar diyoruz. Onlar için yer ayırabilmek için mevcut mahallelerde arazilerin arazi sahiplerinden alınıp yolların tratuvarların genişletilmesine karşılık ne yapması lazımdı yukarıya doğru çıkması lazımdı. Yani yukarıya doğru yükselen bir yapı sistemini teşvik eden yasaları çıkarmışlardı ve bunların bir kısmı da sayın cumhurbaşkanımızın  belediye başkanlığı zamanın da ki uygulamalardan. Kendilerinin iktidara gelişinden sonra yasalara bağlanmış şeklidir.

Yasalarla açılan imkanların sonucudur ve şimdide sayın cumhurbaşkanımız artık dikey olmasın bende suçluyum bizde suçluyuz diyor. Yatay büyüsün diyor şimdi yatay nasıl büyür bilemem çünkü şehirler mesela Eskişehir’e baktığınız zaman ekim alanı sayılıyor. Eskişehir’in etrafı çepeçevre  yani binalar nerede bitiyorsa şehir merkezinde oraya kadar gelmiş büyük ova. Adını verdikleri verimli ova tarım ovası dedikleri yerler haline geldi. Çıkarttıkları bir kararla şimdi nereye gidecek Eskişehir Nasıl büyüyecek bilemiyoruz. Şehrin mümkün mertebe hazine arazilerinin TOKİ'ye falan verilmek yerine enine doğru genişleyeceği bir planlama yeniden bir planlama yapılması ön görmeleri lazım gelir idi diye düşünüyorum"

Editör: TE Bilişim