MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel partisinin il başkanlığında düzenlenen bayramlaşma törenine katıldı. Cumhurbaşkanlığı seçimine değinen Demirel herkesi oy vermeye davet ederek Türkiye’nin tek adama muhtaç olmadığını ifade etti. Demirel, “Türkiye'nin ihtiyacı olana bilgi, birikim, gelecek vizyonu, mevcudu algılama durumu itibariyle insanlarımız tanıdıkları zaman 'evet, benim cumhurbaşkanım bu olmalı' dedikleri kişi, Ekmeleddin İhsanoğlu'dur" dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Ruhsar Demirel partisinin bayramlaşma töreninde konuştu. Demirel Cumhurbaşkanlığı seçimine değinerek, “İnanç dünyamızın ağırlıklı olduğu coğrafyada şiddet yok fazla. Allah bir an önce bu sıkıntılardan kurtarır bizi. Rüzgâr ekenler fırtına biçiyor gördüğünüz gibi. Biz sevgiyi, emeği, birliği, saygıyı ekelim, birlikte ve beraber olmaya çalışalım. Göz oymak için birbirimize bakmayalım. Çok sıcak gündemde yakın tarihte olacak seçim arifesinde bu bayram yaşanıyor. 10 Ağustos seçimleri uygulaması itibariyle ilk ancak Türkiye’de seçim kendine özgü koşullarda gelir. Demokrasinin tam oturmadığı ülkelerde hep kendine özel koşullar yaratılır ve olur. 30 Mart seçimlerinde öyleydi. Bir takım yolsuzlukların, hukuksuzlukların, hırsızlıkların konuşulduğu bir 30 Mart yaşadık. Her seçimin kendine özgü koşulları oluyor. İnsanların gönül huzurunda olup karşılığını alamıyor. Elektrikler kesiliyor, kediler giriyor işin içine. Pratik anlamında ilk ama uygulaması anlamında demokratik eksikliklerimizi gördüğümüz bir seçim” dedi.
İHSANOĞLU 5 AĞUSTOS’TA ESKİŞEHİR’DE
Herkesin oy vermesi gerektiğinin üstünü çizen Demirel, “İnsanlığa karşı görevimizdir. Bizden sonra geleceğimizin teminatı olan gençlerimiz ve çocuklarımız için yapmak zorunda olduğumuz bir ödev. Mutlaka hepimiz oy kullanacağız. Oy kullanacaksak, bu benim istediğim değil çekincesi olmamalı. Olmamasını istediğiniz neyse eleyebilirsiniz. 76 milyonu tek bir tip insana endekslemek doğru değildir. Türkiye alternatifsiz değil, Türkiye hiçbir zaman tek bir adama muhtaç değildir. Türkiye’de sorunları çözecek insanımız çok fazla. Türkiye'nin ihtiyacı olana bilgi, birikim, gelecek vizyonu, mevcudu algılama durumu itibariyle insanlarımız tanıdıkları zaman 'evet, benim cumhurbaşkanım bu olmalı' dedikleri kişi, Ekmeleddin İhsanoğlu'dur” diye konuştu. Demirel ayrıca Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu 5 Ağustos Salı günü Eskişehir’de ağırlayacaklarını söyledi.
BELLİ BİR SÜRE HIZLANDIRILMIŞ TRENE BİNMEYECEĞİM
YHT açılışıyla ilgili de konuşan Demirel, “12 yılda anca bitirebildiler. Nedense böyle şeyler hep seçim arifesine getiriliyor. Aman bir kurdele keselim diye, kurdeleyi kestiler ancak yolda kaldılar. Ben olsam Allah mecbur etmesin belli bir süre hızlandırılmış trene binmeyeceğim. İlk açılan trenden sonraki kazayı herkes hatırlıyor. Bedelini kim ödedi? Orada ölenler ve yaralananlar. Hızlandırılmış tren sadece Türkiye’de var onun da adına yüksek hızlı tren diyorlar. Şu güne yetiştirilsin diye yapılan bir proje var. Trenle ilgili olabileceklerin sorumluluğunu kim alıyor? Erzurum’da kayaklı atlama kuleleri 4 seneyi tamamlamadan çöktü. Gelişmiş ülkede bu hükümeti götürür. Bu çöküş bizi durdurmalıydı. Aslında bu çöküş hükümetin çöküşüdür” dedi.
AĞLAYAN KADINLAR PARTİSİ KURACAKLAR
Demirel, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın kadınların kahkaha atmasıyla ilgili yaptığı açıklamalarla ilgili “Ağlayan kadınlar partisi kuracaklar. Analar ağlamasın diyorlardı baktılar anaların ağlaması bitmiyor artık kadınlar gülmesin. Valla onların demesiyle değil ben erkeklerinde ağlamamasını istiyorum ama beyefendi hep ağlıyor. Gözyaşlarıyla ünlüler. Türkiye’ye de kadın konusunda en az konuşması gereken parti mevcut bu ağlayan kadınlar partisini kurmak üzere olan kişiler. Yüzümüzü güldürecek bir şey yapmadılar ki herkes ağlıyor. Önce insana insan demeyi öğrensek, cinsiyetler sıfat olmamalı. Kadının kaç tane çocuk doğuracağını konuşuyorlar ancak sağlıkta geriye gidiyoruz bunu kimse görmüyor. Tecavüzleri önleyemiyorlar ama kürtaj yapılmasın diyorlar. Bütün gün tüketin harcayın diyerek reklam yapıyorlar, kırmızı ruju sürme diyorlar. Eğitim, sağlık, istihdam, çocuk yaştaki kızların evlendirilmesi, çocuk mahkemeleri, çocuk hapishaneleri var. Zaten gülecek halimiz mi kalmış bunların yaptığından ötürü. Bu ülkede zaten yüz güldürecek bir şey yapmadılar ki, biz her gün ağlıyoruz. Kimimiz dışarıdan timsah gözyaşı dökerek ağlıyor, biz içimizden ağlıyoruz” dedi.