Korona virüs (Covid-19) pandemisi dolayısıyla uygulanan kısıtlamalar dolayısıyla kasım ayından bu yana kapalı duran ve mart ayının gelmesiyle kontrollü olarak yeniden açılan kafeler, yeniden kapanma riskine karşı tehlike yaşıyor.
Kontrollü Normalleşme sürecinde sarı bölgede yer alan Eskişehir’de vakaların artmasıyla beraber kısıtlamaların tekrar gelme ihtimali, işletmeleri korkutuyor. Sarı bölgeden turuncu bölgeye geçilmesi durumunda pazar günleri Eskişehir’de sokağa çıkma yasağı uygulanacak. Ülke çapında tüm kafelerin tekrar kapanma ihtimalinin gündemde olması ise stoklarını yenileyen işletmeler için ciddi zarara sebep olacak.
Üç yıldır kafe işleten 24 yaşındaki Aysucan Aydın, gerekli önlemleri almalarına rağmen kafelerin tekrar kapanmasının sektör adına zor bir durum olacağını belirtti. Aydın; “İki haftadır açığız ve gerekli önlemlerimizi alıyoruz. Hijyen kurallarına dikkat ediyoruz. Girişlerde HES kodu, dezenfektan uygulaması, ateş ölçme bizim için çok önemli. Bazı müşterilerimiz uygulamalara tepki gösterebiliyorlar ‘bu kadar şart mı’ diye, evet bu kadar şart. Kafelerin kapanması hem Eskişehir hem Türkiye için sektör adına çok zor bir durum ama biz kendi işletmemiz adına bütün kurallara uyuyoruz, önlemleri alıyoruz. Olması gerektiği gibi yüzde 50 oranında misafir kabul ediyoruz. Her işletmenin bunu yapması gerekiyor, çünkü bunu uygulamadığımız sürece bir daha kapanabiliriz. Sektörün etkilenmemesi için bizim kendi önlemimizi kendimiz almamız gerekiyor” dedi.
“Siz kazanmadığınızda çalışanlar da kazanamıyor”
Butik kafe işleten Seher Öztürk de kafelerin tekrar açılması ile stokları yenilediklerini, vakaların artmasıyla bütün işletmelerin tamamen kapanma ihtimalinin kendilerini büyük zarara uğratacağını belirtti. Öztürk, “Açıldık, stokları güncelledik depoları doldurduk ve eğer tekrar kapanırsak bu ekstra bir zarara sebep olacak. Yalnızca bizim için değil, daha büyük işletmeler bizden daha fazla zarara girmiş olacaklar. Hem stokları fazla olan hem de çalışan sayıları fazla olan işletmeler için sıkıntılı bir durum. Ödemeler aksıyor, bizim kendi ödemelerimiz de var onlar aksayacak. Tam kazanmaya başlamışken tekrar kapanması ekstra bir zarara neden olacak. Biz butik bir kafeyiz ben tek başıma yetişebiliyorum ya da bazen eşim destek oluyor ama daha büyük işletmelerin çalışan sayıları da fazla. Onlar hem sigortaları karşılamak hem de maaşları yatırmak durumundalar. İşten çıkartamazsınız çünkü devam etme zorunluluğunuz var. Siz kazanamadığınızda çalışan da kazanamıyor. Bu maddi ve manevi herkesi yıpratan bir süreç. Şu anda büyük çapta şirketlerden gelen şikayetler çok fazla. İnsanlar artık kendi canına kıyma noktasına geliyor. Kredi çeken işletmeler, kredilerini ödeyemiyor. Küçük işletmeler de kredi çekti bizim gibi ve bunun bir de geri dönüşü var. Gelmediği halde geri dönüş yapamıyoruz, yavaş yavaş batıyoruz” diye konuştu.
