Özellikle kabak, marul, mısır ve elma gibi ürünler misket büyüklüğündeki dolu yağışından dolayı zedelendi. Ürünü yağışlardan olumsuz etkilenen çiftçiler durum karşısında çaresiz kaldı. Hasat sezonuna bereketli yağan yağmurlarla giren çiftçilerin umutları, dolu yağışı ile birlikte bir nevi kayboldu.

“Kavurma boğazımızda kaldı”
Uzun yıllardır çiftçilik yapan Mustafa Ekşi, bayramın ilk günü yağan yağışın tarım arazilerinde büyük hasara neden olduğunu ifade etti. Marul, kabak, lahana gibi sebzelerini dalından koparamayan Ekşi, moral bozukluğu yaşadı. Talihsiz çiftçi yağışların olduğu günü, “Bu yağan dolu ve sağanak olumsuz etkiledi. 435 bin adet marulum, 10 dönüm kabağım, 20 dönüm maydanozum, 40 bin adet beyaz lahanam gitti. Tarlamda neredeyse hiçbir ürünüm kalmadı. En 1 milyon 200 bin liralık zararım var. Beklentimiz geçen senenin açıklarını kapatmaktı. Çünkü her sene benzer bir doğal afet oluyor, ama bize bir destek yapılmıyor. Domates, biber ve mısır eken arkadaşlarımız var hepsi bizim gibi. Umutlarımız yerle bir oldu, yağmurlar güzeldi her şey pahalı olmasına rağmen gübremizi, ilacımızı atmaya çalışıyorduk. Bayramın birinci günü yağan dolu bütün hayallerimiz bitirdi. Kurbanımız kestik, çok affedersiniz kavurma yiyecektik. Bir lokma aldık o anda dolu başladı o lokma boğazımızda kaldı. İnanın bayramlaşmaya bile gitmedik. Kolay değil emeklerimiz gitti” diyerek anlattı.

“Zararımız yüzde 100”
Bölgede etkili olana şiddetli yağışların çiftçiye olan olumsuz etkisine değinen Tepebaşı Ziraat Odası Başkanı Süleyman Buluşan, yetkililere seslendi. Konuyla ilgili konuşan Buluşan, “Tepebaşı bölgemizde afetsiz bir dönem geçirelim diye temennide bulunurken, bayramın birinci günü yağan dolu bu sene 5’incisi ve bu en kuvvetlisi oldu. Burada en büyük sıkıntı üreticinin mağduriyeti. Allah'tan gelen bir olay, yapılacak hiçbir şey yok, ama devletimizin olması gerek yer burası. Geçen yıl 1 liraya mal olan ürün bu yıl 4 liraya mal oluyor. Üreticimizin en büyük sorunu girdiler bunun yanında elindeki malının zayi olması. Planlı programlı tarımı uygulamamız gerekiyor. Bulunduğumuz bölgedeki 3 bin dönüm tarım arazisinin sahipleri bayramı geçiremedi. Ürün olarak zararımız yüzde 100, mısırdaki, domatesteki, kabaktaki zarar büyük. Domatesi bu saatten sonra diksen olmaz, kabak belki yüzde 5 kurtarabilirsin ama verim alamazsın. Yani hangi ürün olursa olsun dolu beresinden dolayı verim kaybı var burada. Bir kabak fidesi örneğin 1 lira, ama ona yapılan işlemler 4 lira civarında” ifadelerini kullanarak zararın boyutuna değindi.

Editör: Mustafa YILDIRIM