Memleket Partisi Genel Başkan Vekili Prof. Dr. Gaye Usluer, Memleket Partisi Genel Merkezi'nde düzenlediği basın açıklamasında Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın “sürtük” ifadesini ağır bir şekilde eleştirerek “Gezi direnişinin 9.yılındayız. Geçtiğimiz hafta bu ülkenin Cumhurbaşkanı, AKP Genel Başkanı’nın bu ülkenin kadınlarına çürük ve sürtük dediğini duyduk. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiçbir Cumhurbaşkanı ya da Parti Genel Başkanı bu ülkenin kadınları için böyle bir dil kullanmamıştır” dedi. Usluer, açıklamalarına şöyle devam etti; AKP GENEL BAŞKANINA HAKARETTEN CEZA VERECEK MİSİNİZ Ne diyor AKP Genel Başkanı? “Ben sınır tanımam her şeyi söylerim” Geri adım atmadığı gibi, bir de bu dilin cumhurun dili olduğunu söylüyor. Hak ettiler diyor. Tüm ülkeyi küfürbaz ilan ediyor. Biz bu dili kabul etmiyoruz. Bu dili reddediyoruz. Kendisine yönelik en ufak eleştiriyi hemen yargıya taşıyan AKP Genel Başkanı gücünü kontrollü yargıdan alıyor. Ama o her türlü hakaret serbestisine sahip. Her türlü aşağılama serbestisine sahip. Genel Başkanımız bu küfür için savcılığa suç duyurusunda bulunan ilk siyasi parti lideri. Şimdi soruyoruz yargı mensuplarına; AKP Genel Başkanı’na bu hakaret nedeniyle ceza verecek misiniz? İSTANBUL SÖZLEŞMESİ İstanbul Sözleşmesi, “Kadınlara yönelik şiddet ve aile içi şiddetin önlenmesi ve bunlarla mücadele” bir Avrupa Konseyi sözleşmesi. 45 ülke ve Avrupa Birliği tarafından imzalanan bir uluslararası insan hakları sözleşmesi. 11 Mayıs 2011'de İstanbul’da imzalandı. 34 ülkede onaylandı. Bu sözleşme taraf devletleri hukuki olarak bağlayan bir sözleşme. Tarafların sözleşme kapsamında vermiş oldukları taahhütler, bağımsız uzmanlar grubu GREVİO tarafından izlenmekte. Türkiye 24 Kasım 2011’de parlamentosunda oy birliğiyle onaylayan ilk ülke. İSTANBUL SÖZLEŞMESİ CUMHURBAŞKANI KARARIYLA FESHEDİLEMEZ İstanbul Sözleşmesi’nin geçen yıl, 20 Mart 2021’de 3718 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile feshedilmesine karar verildi. Sözleşmenin 80. maddesine göre taraflardan herhangi biri bu sözleşmeyi feshedebilir. 1 Temmuz 2021 tarihinden itibaren Türkiye bu sözleşmeden çekilmiş sayılıyor. Öncelikle şunu belirtmeliyiz ki parlamentoda kabul edilen bir sözleşmeden çıkılış yolu da parlamentodan geçmek zorundadır. Bu karara karşı 26 ayrı iptal davası açıldı. Türkiye’nin İstanbul Sözleşmesi’nden çekilme kararına karşı açılan 10 dava 28 Nisan 2022’de Danıştay’da görüldü. Danıştay savcısı “TBMM’nin onayladığı sözleşme Cumhurbaşkanı kararıyla feshedilemez” dedi. İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ YENİDEN İMZALAYACAĞIZ 7-14-23 Haziran’da Danıştay 10. Dairesinde dava görülecek. Bugün siyasi partiler, kadın örgütleri hepsi Danıştay’da. Biz bu ülkenin kadınları olarak hep birlikte itiraz ediyoruz. Keyfiliğe itiraz ediyoruz. Ne yaparlarsa yapsınlar kadınların sesini kısamayacaklar. AKP’nin sandığa gömülmesiyle İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden imzalayacağımıza söz veriyoruz. Bütün muhalefet partilerini, Türkiye’yi yönetmeye talip bütün siyasi partileri “İstanbul Sözleşmesi’ni yeniden imzalayacağız” demeye ve söz vermeye çağırıyoruz. GEZİ UMUTTUR DİRENİŞTİR Ve biz bir kez daha tekrar ediyoruz; Gezi umuttur direniştir. Gezi bozuk düzene itirazımızdır. Bu düzeni birlikte değiştireceğiz. Karanlık gidecek gezi kalacak.